Hain Kalkışmanın Yıl Dönümünde Düzceliler Meydanları Doldurdu
Düzceliler 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü etkinlikleri kapsamında Cedidiye Meydanı’nda toplanarak Anıtpark Meydanı’na kadar yürüdü. Anıtpark Meydanı’nda toplanan binlerce kişi 15 Temmuz şehitlerini andı.
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyeleri tarafından girişilen hain kalkışmanın ve milletin kalkışmaya karşı duruşunun 3. yıl dönümü Düzce’de düzenlenen etkinliklerle anıldı. Düzce Belediyesi mehteran takımı ile birlikte Cedidiye Meydanı’ndan Anıtpark Meydanı’na kadar ellerinde Türk Bayrakları ve tekbir getirerek yürüyen vatandaşlar FETÖ/PYD silahlı terör örgütü aleyhine sloganlar attı.
Yürüyüşe il protokol üyeleri, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’na düzenlenen saldırıda şehit olan 3. Sınıf Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası Ramazan Baysan, siyasi parti il başkanları, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Anıtpark Meydanı’ndaki program ise saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Şehitlerin ruhuna okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam eden program Düzce Belediyesi mehter takımının seslendirdiği marşlarla devam etti.
Anıtpark’ta kurulan program alanında vatandaşlar 15 Temmuz ile ilgili olarak duygu ve düşüncelerini kurulan 15 Temmuz anı defterine yazdılar. Ayrıca 15 Temmuz gecesine ait fotoğrafların sergilendiği sergi de vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Anıtpark’taki programda konuşan Düzce Valisi Dr. Zülkif Dağlı, Türkiye’nin zorlu bir coğrafyada bulunduğuna dikkat çekerek, 15 Temmuz’ların yaşanmaması için birbirimize kenetlenmemiz gerektiğini ifade etti.
Vali Dağlı, “Bugün hem bir kutlama günü, hem de anma günü. 251 şehidimizi anıyoruz hep birlikte. Yine Ufuk Baysan şehidimizin ailesi de burada. Ve ondan önceki şehitlerimizin hepsini de rahmetle yad ediyoruz. 2 bin 916 gazimiz var. 15 Temmuz’da onları görüyoruz. Onlara sağlıklar diliyoruz ve yaptıklarından dolayı onlara milletçe teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Tabi 15 Temmuz uzun bir 48 saat. O 48 saat kolay geçmedi. Yaklaşık akşam 22.00 civarı başlayan bu çalışma 48 saat boyunca bu milletin feraseti ile Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde tam bir mücadeleye dönüştü. Hangi siyasi düşüncede olursa olsun, hangi sosyal yapıda olursa olsun milletimiz bir araya gelmek suretiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara sokaklara dökülmek suretiyle bu mücadeleyi hep birlikte yaptık. Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Kolay bir yerde değiliz. Bu coğrafyada yaşamanın bir bedeli var. Tarihte olduğu gibi 3 yıl önce de oldu. Bundan sonra da yine olacak. Buna karşın dimdik ayakta olmamız, birbirimize daha fazla kenetlenmemiz birbirimize daha fazla hoşgörülü yaklaşmamız ve birbirimizin hatalarını kusurlarını biraz daha hoş görmek sureti ile daha fazla kenetlenmemiz gerekiyor” dedi.
Eski Bakan Dr. Faruk Özlü 15 Temmuz gecesini anlattı
Hain darbe kalkışmasında Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı olan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü ise o gece yaşadıklarını anlatarak, 15 Temmuz 2016’da hükümet üyesi olarak görevdeydim 15 Temmuz aslında hükümeti devirmek üzerine yapılmış bir kalkışma girişimidir. O akşamı çok iyi hatırlıyorum. O akşam ben yurt dışında bir konferansa gitmek üzere arkadaşlarımla beraber çalışma yapıyordum. Bakanlıkta çalışırken korumalarım başbakanlıktan arandığımı ve bir hareket, bir kalkışma olduğunu, bakanlıktan ayrılarak güvenlik bir yere gitmemiz söylendiğini bana ilettiler. Biz saat 10.30 gibi bakanlığı terk ettik. Başbakanlığa gittim. Başbakanlıkta bakanlardan gelenler ile toplantı yaptık. Bu toplantıda darbe girişiminin muhtevası hakkında bilgi almaya çalışıyorduk. Sayın Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız tabi ki Ankara dışında. Biz orada Bakanlar kurulunda 5-6 bakan arkadaş ile beraber darbe girişiminin muhtevası hakkında bilgi almaya çalışıyorduk. Kötü bir geceydi. Allah milletimize tekrar böyle bir geceyi böyle bir kalkışmayı yaşatmasın. Gerçekten Türk milleti çok asil bir millet. Milletimiz bu hain darbe girişimine karşı gereken tepkiyi verdi ve hainler emellerine ulaşamadılar. Bugün 3. yılı. Ben bir darbe girişimi olduğunu ilk duyduğumda çok şaşırmıştım. 21. yüzyılda Türkiye’de bir darbe girişimi olması ihtimali beni çok şaşırtmıştı. Bugün geldiğimiz noktada kınamanın ötesinde lanetliyoruz. Bu girişimi gerçekleştirilenlerin bugün KHK ile işlerinden uzaklaştırılan, KHK ile ki hepsinde benim imzam vardır. Devlet memuriyetinden atılanlar var. Bunların bir kısmı ile ben karşılaşıyorum ve gerçekten insanlar belki suçları yok belki suçları var tam bilemiyoruz, bunu mahkemeler ayıklayacak ama mağdurlar. Bu mağdur olan insanların mağduriyet sebepleri FETÖ denen hain kişidir. Ben insanlarımıza kızmaları gereken bir kişi varsa bunun Amerika’da yaşayan vatan haini olduğunu hatırlatmak isterim. Allah tekrar milletimize böyle bir gün yaşatmasın” dedi.
Şehit Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası o geceyi anlattı
15 Temmuz gecesi Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda görevli olan ve hainlerin saldırısında şehit olan 4. Sınıf Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası Ramazan Baysan ise konuşmasında, “15 Temmuz gecesi gece saat 23.30 civarında telefon çaldı. Ben o an farklı bir kanalda farklı bir program izliyorum. Arayan oğlumdu. ’Anne nasılsın, baba nasılsın iyi misiniz? Kendinize iyi bakın, ola ki kapınıza birileri gelirse açmayın kendinizi koruyun. Ben tekrar arayacağım’ dedi kapattı telefonu. Bir daha arayamadı. Sabaha kadar defalarca ve defalarca aradık ancak, kendisini çocuklarını Ankara’yı ama ulaşmak mümkün olmadı. Ertesi gün tabii ki haberlerdeki Özel Hareket Daire Başkanlığı’nda açılan hain ateş sonucu benim oğlum ve diğer oğullarım çocuklarımız şehit olmuşlardı. O gece hainler özellikle İstanbul ve Ankara’da insanlarımızın üzerine çılgınca ve bütün insani değerlerden yoksun bir şekilde koşarken Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine sokağa çıkan o mert yiğit insanların karşı koyması sonucu o hain pusuyu kuranların her türlü kötülüğü göze almış insanları vurmak zorunda kaldılar. Bilmiyorlardı ki bizim insanımız tarihten bugüne kadar vatanı için devleti için inancı için canını seve seve verir. Ve nitekim o gece sokağa çıkan insanlar tankların önünde öleceğini bildiği halde gözünü kırpmadan genç, yaşlı bütün insanlarımız olabildiğince karşı koydular. Dolayısıyla onların hain düşünceleri planları programları hakir kaldı. Yarım kaldı. Sonuca ulaşamadılar” dedi.
Selalar 3 yıl öncesine götürdü
Hain silahlı terör örgütü FETÖ/PDY’nin darbe girişimine karşı vatandaşların milli iradeye sahip çıkması için okunan selalar hain kalkışmanın 3. yılında da 2016 yılında okunduğu 00.13’te okundu. Anıtpark Meydanı’nda okunan selalar, vatandaşları hain kalkışmanın olduğu geceye götürürken, selayı duyan vatandaşlar duygusal anlar yaşadı. Düzceliler; hainlerin Türk topraklarını ele geçiremeyeceklerini dile getirdiler. Vatandaşlar, okunan selalar ile ilgili olarak, "Yine üç sene önceki aynı duyguyu yaşadık. Bu topraklara bu millete var olan bu yapılan kalkışmayı darbeyi buradan lanetliyoruz. Aynı duyguları yeniden yaşadık. Tekrar böyle bir şey yaşanmaması için Allah’a dua ediyoruz. 3 yıl önce yine bu saatlerde abdestimizi aldık çıktık sokaklara. Bu vatana, vatanımıza göz dikenlere bertaraf etmek için 3 yıl önce buradaydık. 3 yıl sonra yine buradayız. Demokrasi ile ilgili verilen savaşı hatırlıyorum. Şehitlerimizi hatırlıyoruz. Allah mekanlarını cennet eylesin, Allah razı olsun” diye konuştular.
Kaynak: İHA
Yürüyüşe il protokol üyeleri, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’na düzenlenen saldırıda şehit olan 3. Sınıf Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası Ramazan Baysan, siyasi parti il başkanları, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Anıtpark Meydanı’ndaki program ise saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Şehitlerin ruhuna okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam eden program Düzce Belediyesi mehter takımının seslendirdiği marşlarla devam etti.
Anıtpark’ta kurulan program alanında vatandaşlar 15 Temmuz ile ilgili olarak duygu ve düşüncelerini kurulan 15 Temmuz anı defterine yazdılar. Ayrıca 15 Temmuz gecesine ait fotoğrafların sergilendiği sergi de vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Anıtpark’taki programda konuşan Düzce Valisi Dr. Zülkif Dağlı, Türkiye’nin zorlu bir coğrafyada bulunduğuna dikkat çekerek, 15 Temmuz’ların yaşanmaması için birbirimize kenetlenmemiz gerektiğini ifade etti.
Vali Dağlı, “Bugün hem bir kutlama günü, hem de anma günü. 251 şehidimizi anıyoruz hep birlikte. Yine Ufuk Baysan şehidimizin ailesi de burada. Ve ondan önceki şehitlerimizin hepsini de rahmetle yad ediyoruz. 2 bin 916 gazimiz var. 15 Temmuz’da onları görüyoruz. Onlara sağlıklar diliyoruz ve yaptıklarından dolayı onlara milletçe teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Tabi 15 Temmuz uzun bir 48 saat. O 48 saat kolay geçmedi. Yaklaşık akşam 22.00 civarı başlayan bu çalışma 48 saat boyunca bu milletin feraseti ile Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde tam bir mücadeleye dönüştü. Hangi siyasi düşüncede olursa olsun, hangi sosyal yapıda olursa olsun milletimiz bir araya gelmek suretiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara sokaklara dökülmek suretiyle bu mücadeleyi hep birlikte yaptık. Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Kolay bir yerde değiliz. Bu coğrafyada yaşamanın bir bedeli var. Tarihte olduğu gibi 3 yıl önce de oldu. Bundan sonra da yine olacak. Buna karşın dimdik ayakta olmamız, birbirimize daha fazla kenetlenmemiz birbirimize daha fazla hoşgörülü yaklaşmamız ve birbirimizin hatalarını kusurlarını biraz daha hoş görmek sureti ile daha fazla kenetlenmemiz gerekiyor” dedi.
Eski Bakan Dr. Faruk Özlü 15 Temmuz gecesini anlattı
Hain darbe kalkışmasında Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı olan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü ise o gece yaşadıklarını anlatarak, 15 Temmuz 2016’da hükümet üyesi olarak görevdeydim 15 Temmuz aslında hükümeti devirmek üzerine yapılmış bir kalkışma girişimidir. O akşamı çok iyi hatırlıyorum. O akşam ben yurt dışında bir konferansa gitmek üzere arkadaşlarımla beraber çalışma yapıyordum. Bakanlıkta çalışırken korumalarım başbakanlıktan arandığımı ve bir hareket, bir kalkışma olduğunu, bakanlıktan ayrılarak güvenlik bir yere gitmemiz söylendiğini bana ilettiler. Biz saat 10.30 gibi bakanlığı terk ettik. Başbakanlığa gittim. Başbakanlıkta bakanlardan gelenler ile toplantı yaptık. Bu toplantıda darbe girişiminin muhtevası hakkında bilgi almaya çalışıyorduk. Sayın Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız tabi ki Ankara dışında. Biz orada Bakanlar kurulunda 5-6 bakan arkadaş ile beraber darbe girişiminin muhtevası hakkında bilgi almaya çalışıyorduk. Kötü bir geceydi. Allah milletimize tekrar böyle bir geceyi böyle bir kalkışmayı yaşatmasın. Gerçekten Türk milleti çok asil bir millet. Milletimiz bu hain darbe girişimine karşı gereken tepkiyi verdi ve hainler emellerine ulaşamadılar. Bugün 3. yılı. Ben bir darbe girişimi olduğunu ilk duyduğumda çok şaşırmıştım. 21. yüzyılda Türkiye’de bir darbe girişimi olması ihtimali beni çok şaşırtmıştı. Bugün geldiğimiz noktada kınamanın ötesinde lanetliyoruz. Bu girişimi gerçekleştirilenlerin bugün KHK ile işlerinden uzaklaştırılan, KHK ile ki hepsinde benim imzam vardır. Devlet memuriyetinden atılanlar var. Bunların bir kısmı ile ben karşılaşıyorum ve gerçekten insanlar belki suçları yok belki suçları var tam bilemiyoruz, bunu mahkemeler ayıklayacak ama mağdurlar. Bu mağdur olan insanların mağduriyet sebepleri FETÖ denen hain kişidir. Ben insanlarımıza kızmaları gereken bir kişi varsa bunun Amerika’da yaşayan vatan haini olduğunu hatırlatmak isterim. Allah tekrar milletimize böyle bir gün yaşatmasın” dedi.
Şehit Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası o geceyi anlattı
15 Temmuz gecesi Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda görevli olan ve hainlerin saldırısında şehit olan 4. Sınıf Emniyet Müdürü Ufuk Baysan’ın babası Ramazan Baysan ise konuşmasında, “15 Temmuz gecesi gece saat 23.30 civarında telefon çaldı. Ben o an farklı bir kanalda farklı bir program izliyorum. Arayan oğlumdu. ’Anne nasılsın, baba nasılsın iyi misiniz? Kendinize iyi bakın, ola ki kapınıza birileri gelirse açmayın kendinizi koruyun. Ben tekrar arayacağım’ dedi kapattı telefonu. Bir daha arayamadı. Sabaha kadar defalarca ve defalarca aradık ancak, kendisini çocuklarını Ankara’yı ama ulaşmak mümkün olmadı. Ertesi gün tabii ki haberlerdeki Özel Hareket Daire Başkanlığı’nda açılan hain ateş sonucu benim oğlum ve diğer oğullarım çocuklarımız şehit olmuşlardı. O gece hainler özellikle İstanbul ve Ankara’da insanlarımızın üzerine çılgınca ve bütün insani değerlerden yoksun bir şekilde koşarken Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine sokağa çıkan o mert yiğit insanların karşı koyması sonucu o hain pusuyu kuranların her türlü kötülüğü göze almış insanları vurmak zorunda kaldılar. Bilmiyorlardı ki bizim insanımız tarihten bugüne kadar vatanı için devleti için inancı için canını seve seve verir. Ve nitekim o gece sokağa çıkan insanlar tankların önünde öleceğini bildiği halde gözünü kırpmadan genç, yaşlı bütün insanlarımız olabildiğince karşı koydular. Dolayısıyla onların hain düşünceleri planları programları hakir kaldı. Yarım kaldı. Sonuca ulaşamadılar” dedi.
Selalar 3 yıl öncesine götürdü
Hain silahlı terör örgütü FETÖ/PDY’nin darbe girişimine karşı vatandaşların milli iradeye sahip çıkması için okunan selalar hain kalkışmanın 3. yılında da 2016 yılında okunduğu 00.13’te okundu. Anıtpark Meydanı’nda okunan selalar, vatandaşları hain kalkışmanın olduğu geceye götürürken, selayı duyan vatandaşlar duygusal anlar yaşadı. Düzceliler; hainlerin Türk topraklarını ele geçiremeyeceklerini dile getirdiler. Vatandaşlar, okunan selalar ile ilgili olarak, "Yine üç sene önceki aynı duyguyu yaşadık. Bu topraklara bu millete var olan bu yapılan kalkışmayı darbeyi buradan lanetliyoruz. Aynı duyguları yeniden yaşadık. Tekrar böyle bir şey yaşanmaması için Allah’a dua ediyoruz. 3 yıl önce yine bu saatlerde abdestimizi aldık çıktık sokaklara. Bu vatana, vatanımıza göz dikenlere bertaraf etmek için 3 yıl önce buradaydık. 3 yıl sonra yine buradayız. Demokrasi ile ilgili verilen savaşı hatırlıyorum. Şehitlerimizi hatırlıyoruz. Allah mekanlarını cennet eylesin, Allah razı olsun” diye konuştular.