Uluslararası Koruma Altındaki Kişiler Hakkında Polisin Bilgilendirilmesi Çalıştayı

Ankara’da Uluslararası Koruma Altındaki Kişiler Hakkında Polisin Bilgilendirilmesi Çalıştayı düzenlendi. Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya, Türkiye’nin 3 milyon 600 binden fazla kayıtlı Suriyeli mültecinin yanı sıra 1 milyona yakın diğer uyruklardan yabancıya ev sahipliği yaptığını söyledi.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ile Polis Akademisi Başkanlığınca Türkiye’de bulunan farklı statüdeki kişilerin durumu, özellikle bu kişilerin karıştığı asayişe ilişkin fiillerde polisin tutumu, yaşanan sorunlar, karşılaşılan güçlükler, kurumlar arası işbirliği ve koordinasyonun etkin bir biçimde sağlanabilmesi amacıyla “Uluslararası Koruma Altındaki Kişiler Hakkında Polisin Bilgilendirilmesi Çalıştayı” düzenlendi.

Çalıştaya Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Akarca, Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak, Polis Akademisi Başkan Yardımcıları Fatih İnal, Doç. Dr. Ufuk Ayhan, Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş, UNHCR Türkiye Temsilcisi Katharina Lumpp katıldı.

Emniyet Genel Müdürü Uzunkaya yaptığı konuşmada, “İnsanların en temel aidiyetlerinden birisi ve belki de birincisi doğdukları, ait oldukları ve yaşam koşullarına alışık oldukları yerde, vatandaşlık bağı ile bağlı oldukları ülkede yaşama arzusudur. Ancak dünya üzerinde birçok dengenin değişmesi ile özellikle üçüncü dünya ülkelerinde süregelen ciddi ekonomik sıkıntılar, kronik yoksulluk, fırsat yoksunluğu ve buna ek olarak insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan baskıcı otoriter rejimler, terör, savaşlar, genel şiddet eylemleri ve bunların neden olduğu güvensizlik ortamı insanları bulundukları toprakları, ülkeleri ve kısaca ana vatanlarını terk etmeye zorlayan nedenler arasındadır” diye konuştu.

Türkiye’nin Asya, Avrupa ve Afrika kıtaları arasındaki ulaşım güzergâhları üzerinde bulunması itibariyle eski tarihlerden beri önemli göç rotaları üzerinde yer aldığını belirten Uzunkaya, “Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra da büyük insan kitlelerinin hareketlerine ev sahipliği yapmış, Türkiye ile tarihsel veya kültürel bağları bulunan gruplar Anadolu coğrafyasına göç etmişlerdir. Bu özelliklerine ve coğrafi konumuna bağlı olarak uzun kara ve deniz sınırları yanında çok sayıda sınır kapısına sahip olan ülkemiz, insan hareketliliği ve sirkülâsyonu açısından yoğunluğunun yanında yasa dışı göçte ciddi boyutlara ulaşmıştır. Bunun en büyük sebebi ise başta Suriye olmakla birlikte Orta Doğu ülkelerinde gerçekleşen terör olayları ve iç savaşlardır” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de 3 milyon 600 binden fazla kayıtlı Suriyeli mültecinin yanı sıra 1 milyona yakın diğer uyruklardan kişi olduğunu ifade eden Uzunkaya, “Tarih boyunca zalimin karşısında ve mazlumun ise yanında duruş sergileyen milletimiz, ’açık kapı’ politikası çerçevesinde sınırdan giriş yapan hiçbir Suriyeliyi geri göndermemiş ve bu politika çerçevesinde Türkiye’ye giriş yapan Suriyelilere geçici koruma statüsü vermiştir. Aynı zamanda bu yabancılara sağlık, eğitim, iş piyasasına erişim, sosyal yardım ve hizmetler ile tercümanlık ve benzeri hizmetler de sağlanmaktadır. Bu bağlamda çatışma, şiddet ve zulüm sebebiyle zorla yerinden edilen kişilerin sayısı küresel çapta rekor düzeylere ulaşırken, Türkiye dünyada en fazla sayıda mülteciye ev sahipliği yapan ülke durumuna gelmiş olup, bugün itibariyle 3 milyon 600 binden fazla kayıtlı Suriyeli mültecinin yanı sıra 1 milyona yakın diğer uyruklardan kişiye de ev sahipliği yapmaktadır” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA