Tarımda Sessiz Müttefiğimiz Açıklaması Toprak
5 Aralık Dünya Toprak Günü nedeniyle Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi konferans salonunda “Tarımda Sessiz Müttefiğimiz: Toprak” konulu konferans düzenlendi.
Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Yıldız tarafından gerçekleştirilen konferansa, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Çelik ile dekan yardımcıları, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Sürdürülebilir bir toprak yönetimi için mücadele edilmesi gerektiğini ifade ederek sözlerine başlayan Prof. Dr. Yıldız, toprağı korumak için yapılabilecek şeylerin var olduğunu ve bunları dikkate alarak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. Bütün zenginliklerin kaynağının toprak olduğunu dile getiren Yıldız: “Her ülkenin en gözde doğal kaynaklarından biri topraktır. Toprak, dün olduğu gibi bugün de stratejik önemini korumaktadır. Ekonomik ve ekolojik değeri son derece yüksektir ve bu yüzden korunmaları gerekir. Bu nedenle; uğruna kan dökülüp, can verilen vatan adı altında bayraklaşan ulusal ve kutsal varlığımız toprağımıza sahip çıkmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Mevcut Tarım Topraklarımızı Korumalıyız”
Üretimin beşiği olan toprağın korunduğu takdirde sürdürülebilir verimli bir biçimde kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Yıldız, böylece üzerinde yetiştireceği bitkinin de kuvvetli olacağını, bunun da bitki hastalıklarına ve haşerelere karşı etkili bir yöntem olduğuna dikkat çekti.
Toprağın kıymetini sadece özel günlerde değil, yaşam boyunca bilmek gerektiğini aktaran Prof. Dr. Nesrin Yıldız tarımın; toprak, hava ve su faktörlerini kullanarak bitkisel ve hayvansal organik maddeleri üretme bilim ve tekniği olduğunu ancak bu üretme tekniklerinin bilimsel temellere dayalı yürütülmezse toprağı kirleteceğinin altını çizerek şunları söyledi: “Hızlı nüfus artışı ve hızlı gıda üretimi ile bilinçsiz toprak yönetimi yüzünden topraklarımızı kaybedeceğimiz endişesinin zihinlerde doğurduğu “Geleceğin tarım şekli topraksız tarımdır” düşüncesini ertelemeli, ekonomik ve ekolojik ürün yetiştiriciliğinde mevcut tarım topraklarımızı koruyarak kullanmalı, ekilmemiş alanlardan gereken potansiyel verimi almalı, doğal ve kontrollü tarım teknikleri tercih ettiğimiz sürece en kullanışlı yetiştirme ortamının toprak olduğunu unutmamalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle konferansa katılan tüm konuklara teşekkür ediyor, 5 Aralık Dünya Toprak Gününün kutlu olmasını temenni ediyorum.”
Kaynak: İHA
Sürdürülebilir bir toprak yönetimi için mücadele edilmesi gerektiğini ifade ederek sözlerine başlayan Prof. Dr. Yıldız, toprağı korumak için yapılabilecek şeylerin var olduğunu ve bunları dikkate alarak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. Bütün zenginliklerin kaynağının toprak olduğunu dile getiren Yıldız: “Her ülkenin en gözde doğal kaynaklarından biri topraktır. Toprak, dün olduğu gibi bugün de stratejik önemini korumaktadır. Ekonomik ve ekolojik değeri son derece yüksektir ve bu yüzden korunmaları gerekir. Bu nedenle; uğruna kan dökülüp, can verilen vatan adı altında bayraklaşan ulusal ve kutsal varlığımız toprağımıza sahip çıkmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Mevcut Tarım Topraklarımızı Korumalıyız”
Üretimin beşiği olan toprağın korunduğu takdirde sürdürülebilir verimli bir biçimde kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Yıldız, böylece üzerinde yetiştireceği bitkinin de kuvvetli olacağını, bunun da bitki hastalıklarına ve haşerelere karşı etkili bir yöntem olduğuna dikkat çekti.
Toprağın kıymetini sadece özel günlerde değil, yaşam boyunca bilmek gerektiğini aktaran Prof. Dr. Nesrin Yıldız tarımın; toprak, hava ve su faktörlerini kullanarak bitkisel ve hayvansal organik maddeleri üretme bilim ve tekniği olduğunu ancak bu üretme tekniklerinin bilimsel temellere dayalı yürütülmezse toprağı kirleteceğinin altını çizerek şunları söyledi: “Hızlı nüfus artışı ve hızlı gıda üretimi ile bilinçsiz toprak yönetimi yüzünden topraklarımızı kaybedeceğimiz endişesinin zihinlerde doğurduğu “Geleceğin tarım şekli topraksız tarımdır” düşüncesini ertelemeli, ekonomik ve ekolojik ürün yetiştiriciliğinde mevcut tarım topraklarımızı koruyarak kullanmalı, ekilmemiş alanlardan gereken potansiyel verimi almalı, doğal ve kontrollü tarım teknikleri tercih ettiğimiz sürece en kullanışlı yetiştirme ortamının toprak olduğunu unutmamalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle konferansa katılan tüm konuklara teşekkür ediyor, 5 Aralık Dünya Toprak Gününün kutlu olmasını temenni ediyorum.”