Usta Oyuncu Yıldız Kenter İçin Kenter Tiyatrosunda Tören
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy: 'Onun emanetine sahip çıkmaya, onları taze tutmaya yaşatmaya devam edeceğiz' Sanatçının torunu Müşfik Uzun: 'Yaşamımızdaki tüm önemli kilometre taşlarında hep yanımızda hep arkamızdaydı. Onun varlığı bize daima güç verdi'
Tedavi gördüğü hastanede pazar günü hayatını kaybeden tiyatro sanatçısı Yıldız Kenter için Kenter Tiyatrosu'nda tören düzenlendi.
Ailesinin, yakınlarının yanı sıra çok sayıda tiyatrocu ve oyuncunun katıldığı törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, söz konusu Yıldız Kenter olduğunda sözlerin yetersiz kaldığını söyledi.
Büyük sanatçıların kendi branşlarıyla ilgili geriye bıraktıklarına bakıldığında onların tam bir yansımasının görüldüğünü belirten Ersoy, "Neşet Ertaş hala türküleriyle aramızda, Ara Güler fotoğraflarından bize bakmaya devam ediyor, Abidin Dino resimlerinde renk renk yaşamaya devam etmekte. Tiyatro dediğimizde de ilk önce Yıldız Kenter akla geliyor." ifadesini kullandı.
- "Emanetine sahip çıkmaya devam edeceğiz"
Tiyatro denildiğinde ilk olarak Yıldız Kenter'in ve sahne performansının akla geldiğini kaydeden Ersoy, "Türk tiyatro sahnesi her açıldığında onun sözlerini, onun mimiklerini öğrencilerinde görmeye devam edeceğiz. Tabii ki biz onun emanetine sahip çıkmaya, onları taze tutmaya yaşatmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
Bakan Ersoy, Devlet Tiyatroları'nın sahne ve oyunların arttırılmasıyla ilgili proje başlattıklarını anımsatarak, Yıldız Kenter'i vefatından bir gün önce hastanedeki ziyaretinde Kenter'in kızıyla Kenter Tiyatrosu'yla ilgili konuştuklarını anlattı.
Ailesinin de uygun bulduğu bir proje kapsamında Devlet Tiyatroları oyunlarının Kenter Tiyatrosu'nda sahnelenebileceğini, Kenter Tiyatrosu'na destek olmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını ifade eden Ersoy, "Yıldız Kenter hanımefendiyi saygıyla anıyorum Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum." dedi.
- Ekrem İmamoğlu
Konuşmasına başsağlığı dileklerini ifade ederek başlayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da "Yüzyılın bir abidesini kaybettik ama bu insanlar kaybolmaz çünkü zihinlerde bir yıldız olarak kalırlar. Yıldız Kenter öyle bir isimdi. Anadolu'da çok saygın özel kadınlar tarih boyunca varolmuştur. Yıldız Kenter de Anadolu'nun yetiştirdiği en saygın en özel kadınlardan biri olarak tarihe geçmiştir." diye konuştu.
Kenter'in hayatını tiyatroya sanata ülkeye adamış bir isim olduğunu belirten İmamoğlu, "Bu güzel tiyatronun varlığını biz emanet etmiş birinden bahsediyoruz. Kenter tiyatrosunu yaşatmak sorumluluğumuzdur, vazifemizdir." ifadesini kullandı.
Ailesiyle başlatılan sürecin sağlığına yetişmiş olmasını arzu ettiklerini ve alkışların dinmeyeceği bir salonu İstanbul şehrine hediye etmek istediklerini dile getiren İmamoğlu, şunları ekledi:
"Genç sanatçıların sanata burada adım attığını biliyoruz. yine aynı sorumlulukla devam etmesi gerektiğini biliyoruz. Sanat tarihimizin odak noktalarından birisi olma kimliğini koruması gerektiğini biliyoruz. Bütün bu inançla sürece dahil olacağımızı hepinizin bilmesini istiyorum. Tiyatromuza sahip çıkmak hem Yıldız Kenter ismine layık olmak adına şarttır hem de Türk tiyatrosu Türk sanatı İstanbul'un sanat yaşamı için zorunluluktur, sorumluluktur."
- "Onun varlığı bize daima güç verdi"
Sanatçının torunu Müşfik Uzun, "Hepiniz onu bir şekilde tanıyorsunuz, belki öğrencisi belki izleyicisi belki de iş arkadaşı olarak. Ben ise bugün torunu olarak size anneanne Yıldız Kenter'i anlatmak istiyorum." dedi.
Anneannesini hayatı boyunca çok sevdiklerini, Kenter'in de kendisinden ve kardeşinden desteğini eksik etmediğini anlatan Uzun, "Yaşamımızdaki tüm önemli kilometre taşlarında hep yanımızda hep arkamızdaydı. Onun varlığı bize daima güç verdi ve her zaman bize olan sevgisini çokça hissettirdi." ifadesini kullandı.
Kenter'i her zaman çok özleyeceklerini vurgulayan Uzun, "Bize aşılamaya çalıştığı şeyler hep güçlü olmak, zorluklar karşısında hiçbir şekilde yılmamak ve azimli olmaktı. Yani kendi yaşam felsefesiydi. Hayattan, öğrencilerinden hatta kendinden beklentisi son derece yüksek bir insan olarak biz torunlarından da başka türlüsünü istemesi düşünülemezdi." şeklinde konuştu.
Oyuncu ve yönetmen Suat Özturna, Kenter'in modern Türk tiyatrosunun kilit taşı olduğunu belirterek, "Yüzlerce oyun yönetti, yüzlerce oyuna can verdi, yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Yorulduğunu hiç görmedik. Kendi kendine güç üreten bir dinamo gibiydi. Gücünü işine tutkuyla bağlılığından, aşkından alıyordu." dedi.
Hastaneye son yatışında Kenter'i ziyaret ettiğini anlatan Özturna, "Arada bir kendine gelir gibi olduğunda 'Ne zaman provaya çıkacağız?' diyordu." ifadesini kullandı.
Rus yazar Dostoyevski'nin Gogol'un Palto adlı oyunundaki "Biz hepimiz Gogol'un paltosundan çıktık" ifadesini anımsatan Özturna, "Ben de yetiştirdiği öğrencilerine bakarak, 'Biz hepimiz Yıldız hocanın mantosundan çıktık' diyorum." değerlendirmesini yaptı.
Tilbe Saral, Mehmet Birkiye, Zeynep Oral ve Genco Erkal gibi isimlerin de ünlü tiyatrocuyla anılarını paylaştığı törene sanat camiasından isimlerinin yanı sıra çok sayıda tiyatrocu ve oyuncu da katıldı.
Törenin ardından Yıldız Kenter'in tabutu, alkışlar eşliğinde taşınarak cenaze namazının kılınacağı Levent Afet Yolal Cami'ye doğru yola çıktı.
Kaynak: AA
Ailesinin, yakınlarının yanı sıra çok sayıda tiyatrocu ve oyuncunun katıldığı törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, söz konusu Yıldız Kenter olduğunda sözlerin yetersiz kaldığını söyledi.
Büyük sanatçıların kendi branşlarıyla ilgili geriye bıraktıklarına bakıldığında onların tam bir yansımasının görüldüğünü belirten Ersoy, "Neşet Ertaş hala türküleriyle aramızda, Ara Güler fotoğraflarından bize bakmaya devam ediyor, Abidin Dino resimlerinde renk renk yaşamaya devam etmekte. Tiyatro dediğimizde de ilk önce Yıldız Kenter akla geliyor." ifadesini kullandı.
- "Emanetine sahip çıkmaya devam edeceğiz"
Tiyatro denildiğinde ilk olarak Yıldız Kenter'in ve sahne performansının akla geldiğini kaydeden Ersoy, "Türk tiyatro sahnesi her açıldığında onun sözlerini, onun mimiklerini öğrencilerinde görmeye devam edeceğiz. Tabii ki biz onun emanetine sahip çıkmaya, onları taze tutmaya yaşatmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
Bakan Ersoy, Devlet Tiyatroları'nın sahne ve oyunların arttırılmasıyla ilgili proje başlattıklarını anımsatarak, Yıldız Kenter'i vefatından bir gün önce hastanedeki ziyaretinde Kenter'in kızıyla Kenter Tiyatrosu'yla ilgili konuştuklarını anlattı.
Ailesinin de uygun bulduğu bir proje kapsamında Devlet Tiyatroları oyunlarının Kenter Tiyatrosu'nda sahnelenebileceğini, Kenter Tiyatrosu'na destek olmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını ifade eden Ersoy, "Yıldız Kenter hanımefendiyi saygıyla anıyorum Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum." dedi.
- Ekrem İmamoğlu
Konuşmasına başsağlığı dileklerini ifade ederek başlayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da "Yüzyılın bir abidesini kaybettik ama bu insanlar kaybolmaz çünkü zihinlerde bir yıldız olarak kalırlar. Yıldız Kenter öyle bir isimdi. Anadolu'da çok saygın özel kadınlar tarih boyunca varolmuştur. Yıldız Kenter de Anadolu'nun yetiştirdiği en saygın en özel kadınlardan biri olarak tarihe geçmiştir." diye konuştu.
Kenter'in hayatını tiyatroya sanata ülkeye adamış bir isim olduğunu belirten İmamoğlu, "Bu güzel tiyatronun varlığını biz emanet etmiş birinden bahsediyoruz. Kenter tiyatrosunu yaşatmak sorumluluğumuzdur, vazifemizdir." ifadesini kullandı.
Ailesiyle başlatılan sürecin sağlığına yetişmiş olmasını arzu ettiklerini ve alkışların dinmeyeceği bir salonu İstanbul şehrine hediye etmek istediklerini dile getiren İmamoğlu, şunları ekledi:
"Genç sanatçıların sanata burada adım attığını biliyoruz. yine aynı sorumlulukla devam etmesi gerektiğini biliyoruz. Sanat tarihimizin odak noktalarından birisi olma kimliğini koruması gerektiğini biliyoruz. Bütün bu inançla sürece dahil olacağımızı hepinizin bilmesini istiyorum. Tiyatromuza sahip çıkmak hem Yıldız Kenter ismine layık olmak adına şarttır hem de Türk tiyatrosu Türk sanatı İstanbul'un sanat yaşamı için zorunluluktur, sorumluluktur."
- "Onun varlığı bize daima güç verdi"
Sanatçının torunu Müşfik Uzun, "Hepiniz onu bir şekilde tanıyorsunuz, belki öğrencisi belki izleyicisi belki de iş arkadaşı olarak. Ben ise bugün torunu olarak size anneanne Yıldız Kenter'i anlatmak istiyorum." dedi.
Anneannesini hayatı boyunca çok sevdiklerini, Kenter'in de kendisinden ve kardeşinden desteğini eksik etmediğini anlatan Uzun, "Yaşamımızdaki tüm önemli kilometre taşlarında hep yanımızda hep arkamızdaydı. Onun varlığı bize daima güç verdi ve her zaman bize olan sevgisini çokça hissettirdi." ifadesini kullandı.
Kenter'i her zaman çok özleyeceklerini vurgulayan Uzun, "Bize aşılamaya çalıştığı şeyler hep güçlü olmak, zorluklar karşısında hiçbir şekilde yılmamak ve azimli olmaktı. Yani kendi yaşam felsefesiydi. Hayattan, öğrencilerinden hatta kendinden beklentisi son derece yüksek bir insan olarak biz torunlarından da başka türlüsünü istemesi düşünülemezdi." şeklinde konuştu.
Oyuncu ve yönetmen Suat Özturna, Kenter'in modern Türk tiyatrosunun kilit taşı olduğunu belirterek, "Yüzlerce oyun yönetti, yüzlerce oyuna can verdi, yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Yorulduğunu hiç görmedik. Kendi kendine güç üreten bir dinamo gibiydi. Gücünü işine tutkuyla bağlılığından, aşkından alıyordu." dedi.
Hastaneye son yatışında Kenter'i ziyaret ettiğini anlatan Özturna, "Arada bir kendine gelir gibi olduğunda 'Ne zaman provaya çıkacağız?' diyordu." ifadesini kullandı.
Rus yazar Dostoyevski'nin Gogol'un Palto adlı oyunundaki "Biz hepimiz Gogol'un paltosundan çıktık" ifadesini anımsatan Özturna, "Ben de yetiştirdiği öğrencilerine bakarak, 'Biz hepimiz Yıldız hocanın mantosundan çıktık' diyorum." değerlendirmesini yaptı.
Tilbe Saral, Mehmet Birkiye, Zeynep Oral ve Genco Erkal gibi isimlerin de ünlü tiyatrocuyla anılarını paylaştığı törene sanat camiasından isimlerinin yanı sıra çok sayıda tiyatrocu ve oyuncu da katıldı.
Törenin ardından Yıldız Kenter'in tabutu, alkışlar eşliğinde taşınarak cenaze namazının kılınacağı Levent Afet Yolal Cami'ye doğru yola çıktı.