Kapadokya Üniversitesinde 'İran' Konulu Seminer Düzenlendi
Kapadokya Üniversitesi Lisansüstü Eğitim, Öğretim ve Araştırma Enstitüsü tarafından “Antikiteden Moderniteye İran” başlıklı seminer düzenlendi.
Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Mezhepleri Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Çelenk’in katılımıyla Kapadokya Üniversitesinin tarihi enstitü binasında düzenlenen seminere üniversitenin yüksek lisans programları öğrencilerinin yanı sıra akademisyenler de katılım sağladı.
Düzenlenen seminerde konuşan Dr. Mehmet Çelenk, “Geçtiğimiz Ekim ayında İran’a 16. seferini düzenlemiş birisi olarak İran’ı konuşmak benim için ayrı bir keyif. Hepimizin zihninde iki farklı İran vardır: Birincisi medyayla, paranın sahiplerinin ve siyasetin gücüyle pazarlanan İran. İkincisi ise kendi gerçekliği içerisinde var olan renkli bir İran. Dolayısıyla bu anlamda zihinsel anlamda bir dezenformasyon ile karşı karşıya olduğumuzu peşinen kabul etmemiz lazım” şeklindeki açıklamasından sonra bir müddet İran ile ilgili gözlem ve araştırmalarını katılımcılara aktardı.
Arap Baharı sonrası gelişen Türkiye-İran ilişkilerini yorumladıktan sonra Osmanlı - İran ilişkilerine dair yorum ve tespitlerini de katılımcılarla paylaşan Dr. Mehmet Çelenk, “Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail arasındaki kavga da uzun yıllar devam etmiştir ama ilginçtir ki, o dönemde entelektüel bir kriz yaşanmamıştır. Yani Osmanlı’nın Sultanları ile Safeviler’in Sultanları savaş meydanlarında cenk etmekle beraber Osmanlı kültür havzasının İran’dan, İran kültür havzasının Osmanlı’dan istifadesi kesilmemiştir” yorumunda bulundu.
Seminer, Dr. Mehmet Çelenk’in katılımcıların sorularını cevaplandırmasıyla sona erdi.
Kaynak: İHA
Düzenlenen seminerde konuşan Dr. Mehmet Çelenk, “Geçtiğimiz Ekim ayında İran’a 16. seferini düzenlemiş birisi olarak İran’ı konuşmak benim için ayrı bir keyif. Hepimizin zihninde iki farklı İran vardır: Birincisi medyayla, paranın sahiplerinin ve siyasetin gücüyle pazarlanan İran. İkincisi ise kendi gerçekliği içerisinde var olan renkli bir İran. Dolayısıyla bu anlamda zihinsel anlamda bir dezenformasyon ile karşı karşıya olduğumuzu peşinen kabul etmemiz lazım” şeklindeki açıklamasından sonra bir müddet İran ile ilgili gözlem ve araştırmalarını katılımcılara aktardı.
Arap Baharı sonrası gelişen Türkiye-İran ilişkilerini yorumladıktan sonra Osmanlı - İran ilişkilerine dair yorum ve tespitlerini de katılımcılarla paylaşan Dr. Mehmet Çelenk, “Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail arasındaki kavga da uzun yıllar devam etmiştir ama ilginçtir ki, o dönemde entelektüel bir kriz yaşanmamıştır. Yani Osmanlı’nın Sultanları ile Safeviler’in Sultanları savaş meydanlarında cenk etmekle beraber Osmanlı kültür havzasının İran’dan, İran kültür havzasının Osmanlı’dan istifadesi kesilmemiştir” yorumunda bulundu.
Seminer, Dr. Mehmet Çelenk’in katılımcıların sorularını cevaplandırmasıyla sona erdi.