Yoksulluk Nafakası Araştırma Raporu Tanıtıldı
Kadın Dayanışma Vakfınca 11 ildeki 140 nafaka talepli boşanma davası üzerinden yapılan 'Yoksulluk Nafakası Araştırması' raporu kamuoyuna sunuldu.
Kadın Dayanışma Vakfınca 11 ildeki 140 nafaka talepli boşanma davası üzerinden yapılan "Yoksulluk Nafakası Araştırması" raporu sonuçlandı.
Ankara'da bir otelde düzenlenen programda, projenin koordinatörü Sibel Güneş tarafından rapor kamuoyuna açıklandı.
Güneş, Vakfın gönüllü avukatlarından bir çalışma grubunun, 11 ilde görülmüş nafaka talepli 140 nafaka ve boşanma dava dosyasını inceleyerek raporu hazırladıklarını belirtti. Araştırmada öne çıkan verileri paylaşan Güneş, davaların büyük bölümünün kadınlar tarafından açıldığını, adli yardım alamayanlar bakımından ödenen zorunlu mahkeme masraflarının genellikle bağlanan nafaka miktarlarından çok daha yüksek olduğunu ifade etti.
Boşanma ve nafaka davaları ile cinsiyete dayalı şiddet arasından önemli bir ilişki tespit ettiklerini dile getiren Güneş, incelenen dosyaların yüzde 82,9'unda kadına yönelik şiddet iddiasının bulunduğunu aktardı. Boşanma ve nafaka taleplerinin müşterek çocukların varlığı ile önemli ölçüde ilişkili olduğunu vurgulayan Güneş, şöyle konuştu:
"Davalara taraf kadın ve erkeklerin, yüzde 72,2'sinin 1 ila 5 çocuğu var. Müşterek çocukların velayeti yüzde 79 oranında kadınlara verilirken, erkeklere ise sadece yüzde 7,40 oranında velayet verilmiş. Mahkemeler tarafından en yüksek oranda kabul edilen nafaka türü yüzde 69,73 ile müşterek çocuklara bağlanan iştirak nafakasıdır. Genellikle kadınların talep ettiği yoksulluk nafakasının kabul oranı ise ikinci sırada olup yüzde 48,83'tür."
Yapılan incelemelerde nafakaların ödenmediği sonucuna ulaştıklarının altını çizen Güneş, "Mahkemeler tarafından hükmedilen nafakaların yüzde 20,7'si yükümlüler tarafından ödenirken, söz konusu nafakaların yüzde 0,7'si kısmen ödenmiş, yüzde 50,7'si ise hiç ödenmemiştir. Erkekler, boşanma davaları sırasında çoğunlukla müşterek çocukların velayetini talep etmedikleri gibi bu çocukların gider ve bakım yüklerini de paylaşmaktan kaçınmaktadır." dedi.
Güneş ayrıca, araştırmada ulaşılan verilerin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileriyle uyumlu olarak kadının eğitim, meslek ve gelir durumlarının erkeklerin çok gerisinde olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.
Kaynak: AA
Ankara'da bir otelde düzenlenen programda, projenin koordinatörü Sibel Güneş tarafından rapor kamuoyuna açıklandı.
Güneş, Vakfın gönüllü avukatlarından bir çalışma grubunun, 11 ilde görülmüş nafaka talepli 140 nafaka ve boşanma dava dosyasını inceleyerek raporu hazırladıklarını belirtti. Araştırmada öne çıkan verileri paylaşan Güneş, davaların büyük bölümünün kadınlar tarafından açıldığını, adli yardım alamayanlar bakımından ödenen zorunlu mahkeme masraflarının genellikle bağlanan nafaka miktarlarından çok daha yüksek olduğunu ifade etti.
Boşanma ve nafaka davaları ile cinsiyete dayalı şiddet arasından önemli bir ilişki tespit ettiklerini dile getiren Güneş, incelenen dosyaların yüzde 82,9'unda kadına yönelik şiddet iddiasının bulunduğunu aktardı. Boşanma ve nafaka taleplerinin müşterek çocukların varlığı ile önemli ölçüde ilişkili olduğunu vurgulayan Güneş, şöyle konuştu:
"Davalara taraf kadın ve erkeklerin, yüzde 72,2'sinin 1 ila 5 çocuğu var. Müşterek çocukların velayeti yüzde 79 oranında kadınlara verilirken, erkeklere ise sadece yüzde 7,40 oranında velayet verilmiş. Mahkemeler tarafından en yüksek oranda kabul edilen nafaka türü yüzde 69,73 ile müşterek çocuklara bağlanan iştirak nafakasıdır. Genellikle kadınların talep ettiği yoksulluk nafakasının kabul oranı ise ikinci sırada olup yüzde 48,83'tür."
Yapılan incelemelerde nafakaların ödenmediği sonucuna ulaştıklarının altını çizen Güneş, "Mahkemeler tarafından hükmedilen nafakaların yüzde 20,7'si yükümlüler tarafından ödenirken, söz konusu nafakaların yüzde 0,7'si kısmen ödenmiş, yüzde 50,7'si ise hiç ödenmemiştir. Erkekler, boşanma davaları sırasında çoğunlukla müşterek çocukların velayetini talep etmedikleri gibi bu çocukların gider ve bakım yüklerini de paylaşmaktan kaçınmaktadır." dedi.
Güneş ayrıca, araştırmada ulaşılan verilerin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileriyle uyumlu olarak kadının eğitim, meslek ve gelir durumlarının erkeklerin çok gerisinde olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.