Yabancı Otları Kaz Ve Koyunlara Yedirerek Kara Geçiyorlar
Yozgat'ın Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyünde, yabancı otla mücadele ilaç ve mekanik yöntem yerine kaz ve koyunlar kullanılıyor Tarlayı kiralayan firmanın yetkilisi Fahrettin Aksakal: 'Yabancı otla mücadeleden 67 kat tasarruf ettiğimizi gördük. Arazinin altındaki otu, beslediğimiz koyun ve kazlara yediriyoruz. Bir nevi onları işçi olarak çalıştırıyoruz'
ÖMER ERTUĞRUL - Yozgat'ın Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyünde, yabancı otla mücadele, ilaç ve mekanik yöntem yerine kaz ve koyunlarla yapılıyor.
Deveci Havzası Meyvecilik Entegrasyon Projesi kapsamında, 2009 yılında tarlalarını birleştiren Kabalı köyü sakinleri, 10 bin 920 dekar tarım alanı ortaya çıkardı. Arazinin 5 bin 540 dekarlık bölümünde oluşturulan meyve bahçesinde, elma, armut, şeftali, nektarin ve kiraz yetiştiriliyor. Arazilerini kiraya veren köylülerin maaş alarak çalıştığı meyve bahçesi, yöre halkından yüzlerce kişiye de iş imkanı sağlıyor.
Tarım ve hayvancılığın bir bütün olarak düşünüldüğü işletmede, meyve bahçesinde farklı bir uygulama başlatıldı. İşletmede, yabancı otlarla mücadelede kaz ve koyunlar kullanılıyor.
Bahçede, yaklaşık 250 koyun ve bin kaz ile yapılan yabancı ot mücadelesinde, ilaç ve mekanik yönteme göre tasarruf sağlandı.
Tarlayı kiralayan firmanın yetkilisi Fahrettin Aksakal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayvancılık ve tarımın birbirinden çok izole yapılmasından rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Meyvecilikte, meyvelerin altındaki otların imha edilmesi gerektiğini, bunun için de en yaygın yönetimin ilaç kullanmak ya da mekanik sistemle çapa yapmak olduğunu dile getiren Aksakal, ilacın sağlıksız çapanın da maliyetli olduğunu belirtti.
- "Bir nevi onları işçi olarak çalıştırıyoruz"
Aksakal, meyve ağaçlarının diplerindeki otlara karşı, koyun ve kaz gibi otlayan hayvanlarla mücadele etmeye karar verdiklerini anlatarak, şöyle konuştu:
"Koyunlar ağaçların alt dallarını yer ve zarar verir. Biz de bunu inceledik, analiz ettik, denemeler yaptık, gerçekten de yediğini gördük. Şu hesabı yaptık: Yenilen dalların miktarları ve oralarda kaybettiğimiz meyveleri, ağacın üstünden ve ağacın toplam enerjisiyle tekrar alabildiğimizi, değişenin sadece yerden hasat yerine merdivenli miktarın bir miktar artması olduğunu ölçtük. Bunun maliyetini hesapladık. Yabancı otla mücadeleden 6-7 kat tasarruf ettiğimizi gördük. Dolayısıyla arazinin altındaki otu, beslediğimiz koyun ve kazlara yediriyoruz. Bir nevi onları işçi olarak çalıştırıyoruz."
Aksakal, kaz ve koyunları sevdiklerini, onların kattıkları katma değerden de keyif aldıklarını dile getirerek, "Bu çalışmayı 250 civarı koyun, bin civarı kazla yapıyoruz. Bu rakamlar bizim hedeflerimizin çok altında. Bu sayıları, minimum 10 katı civarı gibi artırma hedefimiz var." dedi.
Kaynak: AA
Deveci Havzası Meyvecilik Entegrasyon Projesi kapsamında, 2009 yılında tarlalarını birleştiren Kabalı köyü sakinleri, 10 bin 920 dekar tarım alanı ortaya çıkardı. Arazinin 5 bin 540 dekarlık bölümünde oluşturulan meyve bahçesinde, elma, armut, şeftali, nektarin ve kiraz yetiştiriliyor. Arazilerini kiraya veren köylülerin maaş alarak çalıştığı meyve bahçesi, yöre halkından yüzlerce kişiye de iş imkanı sağlıyor.
Tarım ve hayvancılığın bir bütün olarak düşünüldüğü işletmede, meyve bahçesinde farklı bir uygulama başlatıldı. İşletmede, yabancı otlarla mücadelede kaz ve koyunlar kullanılıyor.
Bahçede, yaklaşık 250 koyun ve bin kaz ile yapılan yabancı ot mücadelesinde, ilaç ve mekanik yönteme göre tasarruf sağlandı.
Tarlayı kiralayan firmanın yetkilisi Fahrettin Aksakal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayvancılık ve tarımın birbirinden çok izole yapılmasından rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Meyvecilikte, meyvelerin altındaki otların imha edilmesi gerektiğini, bunun için de en yaygın yönetimin ilaç kullanmak ya da mekanik sistemle çapa yapmak olduğunu dile getiren Aksakal, ilacın sağlıksız çapanın da maliyetli olduğunu belirtti.
- "Bir nevi onları işçi olarak çalıştırıyoruz"
Aksakal, meyve ağaçlarının diplerindeki otlara karşı, koyun ve kaz gibi otlayan hayvanlarla mücadele etmeye karar verdiklerini anlatarak, şöyle konuştu:
"Koyunlar ağaçların alt dallarını yer ve zarar verir. Biz de bunu inceledik, analiz ettik, denemeler yaptık, gerçekten de yediğini gördük. Şu hesabı yaptık: Yenilen dalların miktarları ve oralarda kaybettiğimiz meyveleri, ağacın üstünden ve ağacın toplam enerjisiyle tekrar alabildiğimizi, değişenin sadece yerden hasat yerine merdivenli miktarın bir miktar artması olduğunu ölçtük. Bunun maliyetini hesapladık. Yabancı otla mücadeleden 6-7 kat tasarruf ettiğimizi gördük. Dolayısıyla arazinin altındaki otu, beslediğimiz koyun ve kazlara yediriyoruz. Bir nevi onları işçi olarak çalıştırıyoruz."
Aksakal, kaz ve koyunları sevdiklerini, onların kattıkları katma değerden de keyif aldıklarını dile getirerek, "Bu çalışmayı 250 civarı koyun, bin civarı kazla yapıyoruz. Bu rakamlar bizim hedeflerimizin çok altında. Bu sayıları, minimum 10 katı civarı gibi artırma hedefimiz var." dedi.