Sanata Ev Dekorasyonu Olarak Bakıp, Sanatçıdan Satın Alıyoruz
‘Contemporary Istanbul Ziyaretci Anketi’ sonuçları ilginç sonuçlar ortaya çıkardı. Sonuçlara göre sanat eserleri büyük oranlara ev döşemek için ve destek olmak amacıyla çoğunlukla sanatçıdan satın alınıyor.
Contemporary Istanbul Yonetim Kurulu Başkanı Ali Güreli ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Seçkin, düzenlenen basın toplantısı ile ‘Contemporary Istanbul Ziyaretçi Anketi’ sonuçlarını açıkladı.
Marka ve etkinliği büyürken Türkiye’deki sanat çevresini de büyütmek, bilinçlendirmek, gençleştirmek misyonunu önemseyen Contemporary Istanbul, Bilgi Üniversitesi ile birlikte akademik bir araştırmaya imza attı.
Contemporary Istanbul, Türkiye ve dünya çağdaş sanatının en iyi örneklerini bir araya getirerek 19 -23 Eylül tarihleri arasında 74 binin üzerinde ziyaretçi ağırladı. Aynı tarihlerde İstanbul Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aylin Seçkin ve öğrencileri, Contemporary Istanbul’u gezen yaklaşık bin 300 ziyaretçi ile yüz yüze yapılan bir anket gerçekleştirdi.
Anket sonuçları gösterdi ki, Türkiye’de insanlar sanata keyif almak için yaklaşıyor. Büyük çoğunluk modern sanattan hoşlanırken sanat eseri satın alınırsa da sanatçıya destek olmak amacıyla en çok sanatçıdan alınıyor. İkinci seçenek olarak ise galeriler tercih ediliyor.
Sanat eseri satın almayanlar ise en fazla yüksek fiyatlardan yakınıyor İkinci neden olarak ise sadece bakmayı sevdikleri öne çıkıyor.
Büyük çoğunluk evini döşemek, diğer kesim ise koleksiyonları için sanat eseri satın alıyorlar. Çok az bir kesim ise yatırım amaçlı sanat eserlerine yöneldiğini kaydediyor.
“Türkiye sanat pazarı hızla büyüyor”
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli dünyada 2018 yılında sanat piyasası pazarının 80 milyar doları aştığını söyleyerek, “İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyada sanata yatırım yapan insan sayısı 500 bin iken bugün 90 milyonu geçmiş durumda. Bu çok önemli bir rakam. Bu kadar büyük rakamların sanatın ekonomik boyutunu göz ardı edemeyiz. Bu pazar gelişmektedir. İnternetle beraber bu gelişim hızlanmıştır. Sadece geçen yıl online satış rakamları 5 milyar doları geçti. Türkiye bu sistem içerisinde emekleme aşamasında ancak hızlı büyümekte” dedi.
“Türkiye’de sanat pazarının gelişmesi için bir takım değişikliklere ihtiyaç var”
Güreli, “Sanata yaklaşmak için önce bilgi sahibi olmak lazım. Bilgi sahibi olduktan sonra bir sanat eseri alırken cesaretli olun ve hata yapmaktan korkmayın. Sanat pazarının büyümesi için Türkiye’nin mevzuatında bir takım değişiklikler yapılmalıdır. KDV oranlarının indirilmesi lazım, Kurumlar Vergisi matrahı içerisinde sanat eseri satın almanın tariflenmesi lazım. Bunların düzenlenmesi halinde pazar kendiliğinden büyüyecektir. Bunun içine vadeli alımların alınmasıyla birlikte de Türkiye’de büyük kitlenin sanata yaklaşması kolaylaşacaktır” ifadelerini kullandı.
“Erişilebilir sanat piyasasının Türkiye’de var olması gerekiyor”
Anketten elde edilen en önemli sonucun Türkiye’de genç, eğitimli ve meraklı bir kitlenin bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Aylin Seçkin ise “Bir yandan da sanat koleksiyonu yapmaya hevesliler. Bununla beraber bilgi eksikliği var, fiyatları yüksek buluyorlar. Erişilebilir sanat piyasasının Türkiye’de var olması gerekiyor. Seyircinin sanat aşkını harekete geçirmek lazım” dedi.
“Sanat eseri uzun vadeli bir yatırım aracıdır”
’Sanat eseri bir yatırım aracı mıdır?’ sorusunda yıllardır ben de cevap aradığını kaydeden Prof. Dr. Seçkin, “Bu konudaki tespitlerim çok net; sanat eseri uzun vadeli bir yatırım aracıdır. Bir eser en az 15-20 yıl elde tutulduğu takdirde bir takım getiriler sağlayabilir” dedi.
Prof. Dr. Seçkin, sanat yatırımlarının bir yandan finansal bir yandan da psikolojik getirilerinin kaydedilebileceğini belirterek, “O sanat eserinin size verdiği mutluluk, prestij, kişisel mutluluk da parasal olarak fiyatlanabilir.Türkiye’de bu oran dünya ortalamasının çok üzerinde” diye konuştu.
Türkiye’de olası bir sanat fonu oluşturulmasının yansımalarına ilişkin değerlendirmede bulunan Prof. Dr. Seçkin, “Bu teknik bir iş. Türkiye’de henüz piyasa buna hazır değil. Türkiye’de sanat pazarı rakamlarının fon kurulması için yüksek seviyeye gelmedi. Bir de mevcut sanat eserlerinin dünyada ilgi görüyor olması gerekir. Bireylerin sanat eseri alması doğru zamanda yapılacak alış ve satışlarda bir getiri elde ettiklerini biliyoruz” ifadelerini kullandı.