Lav Yolu Doğa Tutkunlarını Ağırlıyor
Diyarbakır ve Şanlıurfa illerinin sınırlarında yer alan sönmüş yanardağ Karacadağ'da kraterlerden çıkan lavların oluşturduğu dağın eteklerindeki engebeli alan, doğa ve fotoğraf tutkunlarına ev sahipliği yapıyor Özellikle yürüyüş için tercih edilen bölge, yüzlerce volkanik mağara ile de ilgi görüyor Profesyonel dağcı Hacı Cebe:'Burası aynı bir film platosu. Doğa ve fotoğraf tutkunları için alabildiğince güzel bir zemin. Keşfedilmeyi bekleyen birçok köşesi var'
Diyarbakır ve Şanlıurfa illerinin sınırlarında yer alan, tarihsel süreçte faaliyetini çeşitliaralıklarla sürdüren, son faaliyetini 100 bin yıl önce gerçekleştiren 1957 metre yüksekliğindeki Karacadağ'dan çıkan lavların oluşturduğu 120 kilometrelik bazalt plato, özellikle yürüyüş için tercih ediliyor.
Doğa tutkunlarına doğal yapısı ile farklı bir yürüyüş keyfi yaşatan, iple tırmanma ve fotoğraf çekimi için birçok imkan sunan lav yolu, yüzlerce volkanik mağara ile ilgi görüyor, doğal kaynak sularıyla da serinletiyor.
Bölgede yürüyüş yapan profesyonel dağcı ve doğa tutkunu Hacı Cebe, lavların soğumasıyla oluşan mağaraları gezginlerle özellikle hafta sonu ziyaret ettiklerini söyledi.
Yaklaşık 1 kilometre uzunlukta, yer yer yüksekliğin 5 metreyi geçtiği mağaranın bölgedeki yüzlerce volkanik mağaradan sadece biri olduğunu ifade eden Cebe, "Bölgedeki köylüler binlerce mağaradan bahsediyor. Biz de bunlardan sadece 2-3 tanesine girdik. Buralarda çekim yaptık. Mağaranın sonunda da bir su kaynağı var. Buz gibi sudan kana kana içtik." dedi.
Karacadağ lav yolunun emsaline az rastlanır bir arazi olduğunu belirten Hacı Cebe, şunları kaydetti:
"Benim bildiğim böyle bir yüzey Türkiye'de yok. Böyle volkanik lavın akışının olduğu gibi soğuyarak çatlaklar, mağaralar oluşturduğu bir doku yok. Yukarıdan baktığınızda Mars'ın yüzeyine benzer çok güzel görüntüler var. Burası aynı bir film platosu. Doğa ve fotoğraf tutkunları için alabildiğince güzel bir zemin. Keşfedilmeyi bekleyen birçok köşesi var."
- "Görsel dokusu mükemmel"
Doğa sporlarına ilgi duyan Oktay İlkören de oluşturdukları ekiple başta Diyarbakır olmak üzere Anadolu'nun keşfedilmeyi bekleyen doğal güzelliklerine sahip yerlerini gezdiklerini belirtti.
İlkören, son olarak Karacadağ kraterine yakın bir yerde bulunan yaklaşık 400 metre derinlikteki mağaraya girdiklerini anlatarak, "Doğa yürüyüşü yapılacak mükemmel alanlarımız var. Keşfedilmeyi bekleyen mağaralar, görsel dokusu mükemmel yerler var. Burası bakir yerlerimizden sadece biri. Mağaraya girdiğimde büyülendim. Doğa tutkunlarının gelip, muazzam güzellikleri görebileceği bir yerdeyiz. Mağaranın dışında termometre 35 dereceyi mağarada ise 4-5 dereceyi gösteriyor." diye konuştu.
Yürüyüşe katılan Enam Seyrek ise doğa tutkunları olarak böyle yerleri keşfetmeye her zaman hazır olduklarını dile getirdi.
Herkese bu alanı görmelerini tavsiye eden Seyrek, adeta görsel bir şölen sunan Karacadağ lav yolunu ziyaret edeceklere "temiz çevre" uyarısında bulundu.
Enam Seyrek, Diyarbakır ve çevresinde onlarca güzellik bulunduğunu, tek ricalarının bu alanların temiz tutulması olduğunu aktardı.
Fotoğraf eğitmeni Mehmet Kılıçoğlu, Diyarbakır'ın turizm açısından bir hazine olduğunu ifade etti.
Diyarbakır Surları, Ulu Cami, Birkleyn mağaraları, Zerzevan Kalesi gibi birçok yerin görülmeye değer olduğunu vurgulayan Kılıçoğlu, "Burası da Karacadağ eteklerinde doğal bir plato. Buraya her gelen bu platoyu keşfetmenin tadına varacak." şeklinde konuştu.
- "Kapımız herkese açık"
Diyarbakır'ın Çınar ilçesine bağlı Karaçevre köyünün muhtarı Hasan Tüfek ise köy sakinleri olarak bölgeyi ziyarete gelenleri ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirtti.
Diyarbakır halkının misafirperverliğini herkese göstermek istediklerini aktaran Tüfek, "Herkesi buraya bekliyoruz. Burası güvenli yerler. Kapımız herkese açık." ifadelerini kullandı.