FETÖ'nün Düzce'deki 'Mahrem Yapı' Davası
Soruşturma kapsamında haklarında dava açılan, aralarında eski polis ve öğretmenlerin de bulunduğu 5'i tutuklu 8 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Düzce'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında haklarında dava açılan, "mahrem yapı" içerisinde oldukları iddia edilen 5'i tutuklu 8 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Selman Alkan, Osman Kürşat, Kazım Öncü, Nuh Özköse ve Yakup Seyar ile tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı.
Duruşmada savunma yapan Kazım Öncü, FETÖ ile iltisakı bulunan ve KHK ile kapatılan bir okulda öğretmen olarak görev yaptığını, örgütün "cemaat" olan yüzünü bildiğini belirtti.
Dosyaya "kumpas" yoluyla girdiğini savunan Öncü, şöyle konuştu:
"Bu örgütle hiçbir bağlantım yok. Bu okuldan ayrılmak için 17-25 olayları sonrası KPSS'ye girmek için istifa dilekçesi verdim. Kasıtlı olarak bu dosyaya sokulduğumu düşünüyorum. Hakkımdaki suçlamaları dahi bilmiyorum, hakkımda tanık ya da sanık beyanı yok. Ben aklımı kiraya vermedim."
Cezaevinde psikolojik destek aldığını ve sağlık sorunları olduğunu aktaran Öncü, "Tutukluluk benim için artık bir tedbir değil, ceza oldu. 13 aydır tutukluyum, psikolojik destek alıyorum. Hem benim ablam yurt dışında yaşıyor, eğer örgüt üyesi olsaydım, Türkiye'de hiç durmaz kaçardım." ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, sanığa "Bu nasıl savunma?. Kabul etmiyorum." dedi.
Sanık Öncü, "Özür dilerim. Kaçma şüphem olmadığını ifade etmek için böyle söyledim. Yanlış anlamanızı istemem. Tahliyemi talep ediyorum." diye konuştu.
- Mahkeme Başkanından sanığa savunma uyarısı
Diğer tutuklu sanık Osman Kürşat da 15 yıl öğretmenlik yaptığını, 12 aydır tutuklu olarak yargılandığını kaydetti.
Hakkında hiçbir delil ve ifadenin bulunmadığını öne süren Kürşat, şunları kaydetti:
"Hazırlanan ve iddianamede yer alan belgedeki bilgiler, herkesin ulaşabileceği bilgilerdir. Bu bilgiler olmadan sosyal medyada hesap bile açamıyorsunuz. Ben bu bilgiler ışığında tutuklu bulunuyorum ama vicdanen rahatım, suç işlemedim. Bu belgeler çok basit, eğer bu örgüt bu yolla çalışıyorsa yazık. Terör örgütü kurma ve yönetme suçu ile yargılanıyorum. Hangi söz ve fiille tutuklu olduğumu bilmiyorum. Ne suç işledim?"
Araya giren Mahkeme Başkanı sanığı, "Ağzına geleni söylüyorsun. Dikkat et, biz Türkiye Cumhuriyeti adına burada karar veren bir heyetiz. Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri ile alay etmeyin, düzgünce savunmanı yap. Saygısızlık yapma. Sanıksın, savunma yapmak hakkın ama bizi aşağılayamazsın." diyerek uyardı.
Kürşat, heyetten özür dileyerek "Terbiyesizlik yapmak istemedim. 10 kere hastaneye gittim, masraf yapıyorlar benim için. Tutukluluğumla devlete ve millete yük oluyorum. Bunu anlatmak istedim. Raporlarımı bana vermiyorlar, ölümcül bir hastalığım var galiba. Tahliyemi talep ediyorum." şeklinde savunma yaptı.
Diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkları dinleyen heyet, karar için duruşmaya ara verdi.
Heyet, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 24 Temmuz'a erteledi.
- İddianameden
Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 8 sanığın "mahrem yapı" içerisinde örgüt adına farklı birimler kurarak terör örgütü elebaşına bağlı birimleri yöneterek çeşitli faaliyetler düzenlediği yer alıyor.
İddianamede, sanıkların "terör örgütü kurma ve yönetmek" veya "terör örgütüne üye olmak" suçundan 5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Kaynak: AA
Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Selman Alkan, Osman Kürşat, Kazım Öncü, Nuh Özköse ve Yakup Seyar ile tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı.
Duruşmada savunma yapan Kazım Öncü, FETÖ ile iltisakı bulunan ve KHK ile kapatılan bir okulda öğretmen olarak görev yaptığını, örgütün "cemaat" olan yüzünü bildiğini belirtti.
Dosyaya "kumpas" yoluyla girdiğini savunan Öncü, şöyle konuştu:
"Bu örgütle hiçbir bağlantım yok. Bu okuldan ayrılmak için 17-25 olayları sonrası KPSS'ye girmek için istifa dilekçesi verdim. Kasıtlı olarak bu dosyaya sokulduğumu düşünüyorum. Hakkımdaki suçlamaları dahi bilmiyorum, hakkımda tanık ya da sanık beyanı yok. Ben aklımı kiraya vermedim."
Cezaevinde psikolojik destek aldığını ve sağlık sorunları olduğunu aktaran Öncü, "Tutukluluk benim için artık bir tedbir değil, ceza oldu. 13 aydır tutukluyum, psikolojik destek alıyorum. Hem benim ablam yurt dışında yaşıyor, eğer örgüt üyesi olsaydım, Türkiye'de hiç durmaz kaçardım." ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, sanığa "Bu nasıl savunma?. Kabul etmiyorum." dedi.
Sanık Öncü, "Özür dilerim. Kaçma şüphem olmadığını ifade etmek için böyle söyledim. Yanlış anlamanızı istemem. Tahliyemi talep ediyorum." diye konuştu.
- Mahkeme Başkanından sanığa savunma uyarısı
Diğer tutuklu sanık Osman Kürşat da 15 yıl öğretmenlik yaptığını, 12 aydır tutuklu olarak yargılandığını kaydetti.
Hakkında hiçbir delil ve ifadenin bulunmadığını öne süren Kürşat, şunları kaydetti:
"Hazırlanan ve iddianamede yer alan belgedeki bilgiler, herkesin ulaşabileceği bilgilerdir. Bu bilgiler olmadan sosyal medyada hesap bile açamıyorsunuz. Ben bu bilgiler ışığında tutuklu bulunuyorum ama vicdanen rahatım, suç işlemedim. Bu belgeler çok basit, eğer bu örgüt bu yolla çalışıyorsa yazık. Terör örgütü kurma ve yönetme suçu ile yargılanıyorum. Hangi söz ve fiille tutuklu olduğumu bilmiyorum. Ne suç işledim?"
Araya giren Mahkeme Başkanı sanığı, "Ağzına geleni söylüyorsun. Dikkat et, biz Türkiye Cumhuriyeti adına burada karar veren bir heyetiz. Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri ile alay etmeyin, düzgünce savunmanı yap. Saygısızlık yapma. Sanıksın, savunma yapmak hakkın ama bizi aşağılayamazsın." diyerek uyardı.
Kürşat, heyetten özür dileyerek "Terbiyesizlik yapmak istemedim. 10 kere hastaneye gittim, masraf yapıyorlar benim için. Tutukluluğumla devlete ve millete yük oluyorum. Bunu anlatmak istedim. Raporlarımı bana vermiyorlar, ölümcül bir hastalığım var galiba. Tahliyemi talep ediyorum." şeklinde savunma yaptı.
Diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkları dinleyen heyet, karar için duruşmaya ara verdi.
Heyet, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 24 Temmuz'a erteledi.
- İddianameden
Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 8 sanığın "mahrem yapı" içerisinde örgüt adına farklı birimler kurarak terör örgütü elebaşına bağlı birimleri yöneterek çeşitli faaliyetler düzenlediği yer alıyor.
İddianamede, sanıkların "terör örgütü kurma ve yönetmek" veya "terör örgütüne üye olmak" suçundan 5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.