'Yüzde 5 Engelli Kotası Uygulanmalı'
MHP Genel Başkan Yardımcısı Depboylu: 'Birçok ülkede kamu kurumlarında yüzde 5 ve üzerinde engelli kotası uygulaması yapılmaktadır. Bu kota oranı bizde de geçerli olmalıdır' 'Engellilerin muhtaçlığının belirlenmesinde 'hane başına düşen gelir' uygulamasından vazgeçilip, kendi gelirinin esas alınmasına yönelik düzenleme yapılmalıdır'
MHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Depboylu, "Birçok ülkede kamu kurumlarında yüzde 5 ve üzerinde engelli kotası uygulaması yapılmaktadır. Bu kota oranı bizde de geçerli olmalıdır." dedi.
Depboylu, parti genel merkezinde "Engelliler Haftası" dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, engelli vatandaşların sosyal dışlanmaya en fazla maruz kalan, toplumsal bütünleşmeyle ilgili sorunlar yaşayan, koruyucu önlemlerle yaşam standartları yükseltilmesi gereken özel bir grup olduğunu söyledi.
Sorunların çözümünün, yardıma ihtiyacı olan engellilerin sayısı, sıkıntıları ve beklentilerinin belirlenmesiyle mümkün olabileceğini ifade eden Depboylu, TÜİK'in engellilerin sorunlarına ilişkin 2002 ve 2010'da yaptığı saha çalışmalarına değindi. Depboylu, 8 yıldır bu konuda hiçbir çalışma yapılmadığına dikkati çekti.
Depboylu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının "2011 Nüfus ve Konut Araştırması" çerçevesinde Türkiye'de engelli nüfusu oranının yüzde 6,9 olduğu, 2 milyon 85 bin erkeğin ve 2 milyon 792 bin kadının en az bir engeli olduğu bilgisinin paylaşıldığını anımsattı.
Engelli vatandaşların sayısı ve sorunlarıyla ilgili en kısa sürede kapsamlı bir çalışma yapılması zorunluluğu bulunduğunun altını çizen Depboylu, engellilerin yaşadığı sorunları anlattı.
- "Engellilerin yaşadığı mağduriyet giderilmelidir"
Bu konudaki en büyük sorunun yoksulluk olduğuna işaret eden Depboylu, bu sorunun çözümü amaçlanarak mevcut hükümetin engelli vatandaşlara engelli maaşı ödemeye başladığını söyledi.
Bu uygulamanın kendi içinde sorunlar barındırdığını belirten Depboylu, "Engellilerin muhtaçlığının belirlenmesinde 'hane başına düşen gelir' uygulamasından vazgeçilip, kendi gelirinin esas alınmasına yönelik düzenleme yapılmalı, engellilerin yaşadığı mağduriyet giderilmelidir." dedi.
Depboylu, üniversiteye gitmeyen 18 yaşını doldurmamış erkek çocukları ile üniversiteye giden gençlere 25 yaşını dolduruncaya kadar verilen SGK desteğinin zihinsel engelli erkeklere de uygulanması gerektiğini vurguladı.
Yaş sınırını aşan engelli gençlerin anne babaları üstünden kazandıkları sağlık bakım haklarını kaybettiğini, anne babası vefat eden 18 yaşından büyük zihinsel engelli erkeklerin hiçbir şeyden faydalanamadığını dile getiren Depboylu, zihinsel engelli olan erkek ile engeli olmayanlar arasında uygulamada farklılık bulunmadığının altını çizdi.
"Sağlıklı bir genç ile yüzde 60'ın üzerinde zihinsel engeli olan bir genç nasıl eşit sayılabilir?" diye soran Depboylu, engelli vatandaşların maddi sorunlarının çözülerek bakımlarının devlet tarafından güvence altına alınması mecburiyeti bulunduğunu söyledi.
Engellilerin malul sayılması ve engellilere maluliyet aylığı bağlanmasında farklı uygulama bulunduğunu ifade eden Depboylu, doğuştan ya da sigortalılıktan önce engeli olanlar ilgili kanunun malul sayılma ve maluliyet aylığı bağlanması ile ilgili hükümlerinden yararlandırılması gerektiğini aktardı.
- İstihdam ve eğitim sorunları
Kamu kurumlarının çalıştırmak zorunda olduğu engelli kontenjan oranının yüzde 3 olduğunu hatırlatan Depboylu, "Birçok ülkede kamu kurumlarında yüzde 5 ve üzerinde engelli kotası uygulaması yapılmaktadır. Bu kota oranı bizde de geçerli olmalıdır." diye konuştu.
Kamuda istihdam edilmek üzere engelliler için ayrılmış kontenjanların önemli bir kısmının boş olduğuna dikkati çeken Depboylu, şöyle devam etti:
"Engel durumları dikkate alınarak, uygun eğitimleri almış, rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmış engellilerimiz de kendilerine uygun işlerde çalışabilir, üretime ve de kendi bütçelerine katkıda bulunabilirler. Engellilerin de iş piyasasının özellikleri ve gereksinimleri doğrultusunda eğitilmesi, istihdam için hazırlanması gerekir."
Engellilerin toplumla bütünleşmesinin önündeki bir engelin de eğitim olduğunu vurgulayan Depboylu, müfredat programlarının, engel türleri ve dereceleri ile engellilerin kişisel özellikleri ve gereksinimleri de dikkate alınacak şekilde esnek hazırlanması gerektiğini belirtti.
Depboylu, engellilerin eğitiminde görevlendirilmek üzere yeterli sayıda meslek elemanı yetiştirilmesi ve istihdam edilmesi, eğitim kurumlarının engelli çocuk ve gençler için ulaşılabilir kılınması, fiziki şartların uygun hale getirilmesi gerektiğini söyledi.
Engelli vatandaşların ulaşım ve fiziksel çevre sorunlarına da değinen Depboylu, İçel Büyükşehir Belediyesinin, engelliler için hazırladığı ve hayata geçirdiği projeleriyle sunduğu hizmetlerden dolayı Dünya Engelliler Vakfı ve Dünya Engelliler Birliği tarafından "Küresel Sosyal Farkındalık Ödülü"ne layık görüldüğünü, 2016'da da Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesine göre, "Erişilebilirlik Ödülünü" aldığını aktardı.
Depboylu, parti olarak TBMM'de yürütülen çalışmaların yanı sıra tüm MHP'li belediyelerin de engelli vatandaşların sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalar yaptığını kaydetti.
Kaynak: AA
Depboylu, parti genel merkezinde "Engelliler Haftası" dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, engelli vatandaşların sosyal dışlanmaya en fazla maruz kalan, toplumsal bütünleşmeyle ilgili sorunlar yaşayan, koruyucu önlemlerle yaşam standartları yükseltilmesi gereken özel bir grup olduğunu söyledi.
Sorunların çözümünün, yardıma ihtiyacı olan engellilerin sayısı, sıkıntıları ve beklentilerinin belirlenmesiyle mümkün olabileceğini ifade eden Depboylu, TÜİK'in engellilerin sorunlarına ilişkin 2002 ve 2010'da yaptığı saha çalışmalarına değindi. Depboylu, 8 yıldır bu konuda hiçbir çalışma yapılmadığına dikkati çekti.
Depboylu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının "2011 Nüfus ve Konut Araştırması" çerçevesinde Türkiye'de engelli nüfusu oranının yüzde 6,9 olduğu, 2 milyon 85 bin erkeğin ve 2 milyon 792 bin kadının en az bir engeli olduğu bilgisinin paylaşıldığını anımsattı.
Engelli vatandaşların sayısı ve sorunlarıyla ilgili en kısa sürede kapsamlı bir çalışma yapılması zorunluluğu bulunduğunun altını çizen Depboylu, engellilerin yaşadığı sorunları anlattı.
- "Engellilerin yaşadığı mağduriyet giderilmelidir"
Bu konudaki en büyük sorunun yoksulluk olduğuna işaret eden Depboylu, bu sorunun çözümü amaçlanarak mevcut hükümetin engelli vatandaşlara engelli maaşı ödemeye başladığını söyledi.
Bu uygulamanın kendi içinde sorunlar barındırdığını belirten Depboylu, "Engellilerin muhtaçlığının belirlenmesinde 'hane başına düşen gelir' uygulamasından vazgeçilip, kendi gelirinin esas alınmasına yönelik düzenleme yapılmalı, engellilerin yaşadığı mağduriyet giderilmelidir." dedi.
Depboylu, üniversiteye gitmeyen 18 yaşını doldurmamış erkek çocukları ile üniversiteye giden gençlere 25 yaşını dolduruncaya kadar verilen SGK desteğinin zihinsel engelli erkeklere de uygulanması gerektiğini vurguladı.
Yaş sınırını aşan engelli gençlerin anne babaları üstünden kazandıkları sağlık bakım haklarını kaybettiğini, anne babası vefat eden 18 yaşından büyük zihinsel engelli erkeklerin hiçbir şeyden faydalanamadığını dile getiren Depboylu, zihinsel engelli olan erkek ile engeli olmayanlar arasında uygulamada farklılık bulunmadığının altını çizdi.
"Sağlıklı bir genç ile yüzde 60'ın üzerinde zihinsel engeli olan bir genç nasıl eşit sayılabilir?" diye soran Depboylu, engelli vatandaşların maddi sorunlarının çözülerek bakımlarının devlet tarafından güvence altına alınması mecburiyeti bulunduğunu söyledi.
Engellilerin malul sayılması ve engellilere maluliyet aylığı bağlanmasında farklı uygulama bulunduğunu ifade eden Depboylu, doğuştan ya da sigortalılıktan önce engeli olanlar ilgili kanunun malul sayılma ve maluliyet aylığı bağlanması ile ilgili hükümlerinden yararlandırılması gerektiğini aktardı.
- İstihdam ve eğitim sorunları
Kamu kurumlarının çalıştırmak zorunda olduğu engelli kontenjan oranının yüzde 3 olduğunu hatırlatan Depboylu, "Birçok ülkede kamu kurumlarında yüzde 5 ve üzerinde engelli kotası uygulaması yapılmaktadır. Bu kota oranı bizde de geçerli olmalıdır." diye konuştu.
Kamuda istihdam edilmek üzere engelliler için ayrılmış kontenjanların önemli bir kısmının boş olduğuna dikkati çeken Depboylu, şöyle devam etti:
"Engel durumları dikkate alınarak, uygun eğitimleri almış, rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmış engellilerimiz de kendilerine uygun işlerde çalışabilir, üretime ve de kendi bütçelerine katkıda bulunabilirler. Engellilerin de iş piyasasının özellikleri ve gereksinimleri doğrultusunda eğitilmesi, istihdam için hazırlanması gerekir."
Engellilerin toplumla bütünleşmesinin önündeki bir engelin de eğitim olduğunu vurgulayan Depboylu, müfredat programlarının, engel türleri ve dereceleri ile engellilerin kişisel özellikleri ve gereksinimleri de dikkate alınacak şekilde esnek hazırlanması gerektiğini belirtti.
Depboylu, engellilerin eğitiminde görevlendirilmek üzere yeterli sayıda meslek elemanı yetiştirilmesi ve istihdam edilmesi, eğitim kurumlarının engelli çocuk ve gençler için ulaşılabilir kılınması, fiziki şartların uygun hale getirilmesi gerektiğini söyledi.
Engelli vatandaşların ulaşım ve fiziksel çevre sorunlarına da değinen Depboylu, İçel Büyükşehir Belediyesinin, engelliler için hazırladığı ve hayata geçirdiği projeleriyle sunduğu hizmetlerden dolayı Dünya Engelliler Vakfı ve Dünya Engelliler Birliği tarafından "Küresel Sosyal Farkındalık Ödülü"ne layık görüldüğünü, 2016'da da Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesine göre, "Erişilebilirlik Ödülünü" aldığını aktardı.
Depboylu, parti olarak TBMM'de yürütülen çalışmaların yanı sıra tüm MHP'li belediyelerin de engelli vatandaşların sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalar yaptığını kaydetti.