Milletvekili Yılmaztekin Şanlıurfa'nın Kurtuluşunu Kutladı
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Kemalettin Yılmaztekin, Peygamberler şehri kültür ve medeniyetin beşiği Urfa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümünün her yıl büyük bir şeref ve gururla kutlandığını vurguladı.
Urfa’nın kurtuluşunun 98. yılı dolayısıyla TBMM Genel Kurulunda gündem dışı söz alan Yılmaztekin, “98 yıl önce Arabı, Kürdü ve Türkü ile temerküz eden Urfalılar, İngiliz ve Fransızların işgal girişimine geçit vermemiş, esarete karşı şahadet anlayışı bir kez daha galebe çalmışlardır. Şanlıurfa, kazandığını zannederek geldiği topraklarda, ‘galip devletin askeri neden karşılanmıyor. Kibrini yaşayanların ‘eğer misafir olarak gelseydiniz sizi Birecik’te karşılardım. İşgale gelmiş birini karşılamak bir Türk mutasarrıfına yakışmaz’ cevabıyla düşmanın kibrinin boynuna tasma yapıldığı yerin adıdır” dedi.
Kahraman görme ve destan okuma merakında olanlara Çanakkale’den Sakarya’ya, Büyük Taarruzdan 15 Temmuz’a geniş bir yelpazede kaynak sunan şanlı Türk tarihin en son Afrin operasyonu ile bu zaferleri güncelleyerek, “nisyan ile malul beşer hafızasını canlı tuttuğunu” ifade eden Yılmaztekin, “Tarihin her defasında tekerrür etmeyeceği umuduyla hainlik yollarına düşenler, tapındıkları zahiri gücün makam-ı ilahide bir değer ifade etmediğini gün gelip anlayacak; bu necip milletin tokadıyla acziyet çukuruna yuvarlanmaktan asla kurtulamayacaklardır. Yeniden dirilişimizi akim kılmak isteyenler ve içerdeki iş birlikçileri için artık zemberek boşalmış ve yolun sonu görünmüştür” şeklinde konuştu.
Terör örgütlerinin arkasına saklanarak bu coğrafyayı dizayn etmek isteyenler bölgesinde güçlü bir Türkiye’yi minder dışına itmek için her yolu denediğini bildiren Yılmaztekin, 7 Şubat MİT krizindeki ahlaksızlığı "basın ve ifade özgürlüğü sosu ile servis edenlerin 17-25 Aralık emniyet-yargı kumpası ile siyaset kurumunu esir almaya kalkıştığına işaret etti. Yılmaztekin, şöyle devam etti:
“Hainliğin sonu ekmeğini yediği milletin üzerine helikopterler, tanklar ve tüfeklerle kurşun sıkmaya kadar varmıştır. Aslında tüm bu yaşananlar terör örgütleri eliyle Türkiye’yi hizaya getirme gayretinden başka bir şey değildir. Siyasi ikballeri uğruna bu hainliklere ortak olanlar, maşeri vicdanda yargılanmış sadece sandığa gömülecekleri 2019 seçimlerini beklemektedir. Terör örgütlerini hem lojistik hem de finansman olarak destekleyenler, hiç şüphesiz ki akan binlerce masumun kanının failidir. Terör örgütü mensuplarına siyasi sığınma hakkı verenlerin, illegal her türlü faaliyetlerini görmezden gelerek bunu ‘demokrasi’ ve ‘ifade özgürlüğü’ ile gerekçelendirmeye çalışanların insanlık nezdinde hiç bir inandırıcılığı kalmamıştır. Artık herkesin aklını başına alması gereken vakittir. Zannediyorum ki; ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ sözünü söylerken ne kadar ciddi olduğumuzu, bunun kuru ve içi boş bir kabadayılık olmadığını herkes görmüştür. Artık herkes bilmelidir ki; bu sözün muhatabı Türkiye’nin bekasını hedef alan ve terör faaliyetinde bulunan tüm odaklardır. Afrin’i nasıl temizlemişse; Münbiç, Resulayn ve Tel Abyad’ı da sırası geldiğinde öyle temizleyecek. Kandil, Sincar ve terör tehdidi gördüğü her yere de müdahale etmekten çekinmeyecektir. FETÖ denen ihanet şebekesinin yaşattığı o meş’um gece şehit düşen Şanlıurfalı hemşehrilerim; Şefik Şefkatlioğlu, Ümit Yolcu, Halil İbrahim Yıldırım ve Mustafa Direkli ile Afrin’de yürütülen zeytin dalı operasyonunda şehit düşen hemşehrim teğmen Muhammed Cihangir Çubukçu’ya tüm şehitlerimizle birlikte Cenab-ı Hakk’tan rahmet ve merhamet diliyor, makamlarının âli olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum. Ayrıca, Akçakaleli hemşehrim Afrin gazimiz İsmail Tokmak ve tüm gazilerimize de acil şifalar diliyorum. Bir kez daha memleketim Şanlıurfa’nın Kurtuluşu’nun 98.yıldönümünü tebrik ediyor, bu gururu bizlere yaşatanları minnetle ve şükranla anıyorum” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Kahraman görme ve destan okuma merakında olanlara Çanakkale’den Sakarya’ya, Büyük Taarruzdan 15 Temmuz’a geniş bir yelpazede kaynak sunan şanlı Türk tarihin en son Afrin operasyonu ile bu zaferleri güncelleyerek, “nisyan ile malul beşer hafızasını canlı tuttuğunu” ifade eden Yılmaztekin, “Tarihin her defasında tekerrür etmeyeceği umuduyla hainlik yollarına düşenler, tapındıkları zahiri gücün makam-ı ilahide bir değer ifade etmediğini gün gelip anlayacak; bu necip milletin tokadıyla acziyet çukuruna yuvarlanmaktan asla kurtulamayacaklardır. Yeniden dirilişimizi akim kılmak isteyenler ve içerdeki iş birlikçileri için artık zemberek boşalmış ve yolun sonu görünmüştür” şeklinde konuştu.
Terör örgütlerinin arkasına saklanarak bu coğrafyayı dizayn etmek isteyenler bölgesinde güçlü bir Türkiye’yi minder dışına itmek için her yolu denediğini bildiren Yılmaztekin, 7 Şubat MİT krizindeki ahlaksızlığı "basın ve ifade özgürlüğü sosu ile servis edenlerin 17-25 Aralık emniyet-yargı kumpası ile siyaset kurumunu esir almaya kalkıştığına işaret etti. Yılmaztekin, şöyle devam etti:
“Hainliğin sonu ekmeğini yediği milletin üzerine helikopterler, tanklar ve tüfeklerle kurşun sıkmaya kadar varmıştır. Aslında tüm bu yaşananlar terör örgütleri eliyle Türkiye’yi hizaya getirme gayretinden başka bir şey değildir. Siyasi ikballeri uğruna bu hainliklere ortak olanlar, maşeri vicdanda yargılanmış sadece sandığa gömülecekleri 2019 seçimlerini beklemektedir. Terör örgütlerini hem lojistik hem de finansman olarak destekleyenler, hiç şüphesiz ki akan binlerce masumun kanının failidir. Terör örgütü mensuplarına siyasi sığınma hakkı verenlerin, illegal her türlü faaliyetlerini görmezden gelerek bunu ‘demokrasi’ ve ‘ifade özgürlüğü’ ile gerekçelendirmeye çalışanların insanlık nezdinde hiç bir inandırıcılığı kalmamıştır. Artık herkesin aklını başına alması gereken vakittir. Zannediyorum ki; ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ sözünü söylerken ne kadar ciddi olduğumuzu, bunun kuru ve içi boş bir kabadayılık olmadığını herkes görmüştür. Artık herkes bilmelidir ki; bu sözün muhatabı Türkiye’nin bekasını hedef alan ve terör faaliyetinde bulunan tüm odaklardır. Afrin’i nasıl temizlemişse; Münbiç, Resulayn ve Tel Abyad’ı da sırası geldiğinde öyle temizleyecek. Kandil, Sincar ve terör tehdidi gördüğü her yere de müdahale etmekten çekinmeyecektir. FETÖ denen ihanet şebekesinin yaşattığı o meş’um gece şehit düşen Şanlıurfalı hemşehrilerim; Şefik Şefkatlioğlu, Ümit Yolcu, Halil İbrahim Yıldırım ve Mustafa Direkli ile Afrin’de yürütülen zeytin dalı operasyonunda şehit düşen hemşehrim teğmen Muhammed Cihangir Çubukçu’ya tüm şehitlerimizle birlikte Cenab-ı Hakk’tan rahmet ve merhamet diliyor, makamlarının âli olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum. Ayrıca, Akçakaleli hemşehrim Afrin gazimiz İsmail Tokmak ve tüm gazilerimize de acil şifalar diliyorum. Bir kez daha memleketim Şanlıurfa’nın Kurtuluşu’nun 98.yıldönümünü tebrik ediyor, bu gururu bizlere yaşatanları minnetle ve şükranla anıyorum” diye konuştu.