Kiraz'daki Tarihi Evler Koruma Altına Alınmalı
Ödemiş Müzesi Uzmanı Ayşen Gürsel, Ödemiş ve çevresindeki köylerde çok sayıda tarihi köy evlerinin bulunduğunu ve bunların koruma altına alınması gerektiğini söyledi. Gürsel, “Eğer yakın zamanda ilgi gösterilmezse bu kültürümüze ait tarihi evler yağmurlarla birlikte yok olup gidecekler” dedi.
Kiraz’dan Beydağ’a uzanan tarihi yol üzerindeki Helenistik çağa ilişkin bir kalenin eteklerinde bulunan Yağlar köyünde, karşılaştıkları evin bu tür evlerden biri olduğunu belirten Gürsel, “Geçtiğimiz sonbaharda Çayağzı Mahallesi yakınında yaptığımız bir kurtarma kazısı sırasında uğradığımız Kiraz Belediye Başkanı Sayın Saliha Özçınar bize Yağlar’ın tarihi evlerinden övgüyle söz edince içimizi büyük bir merak kapladı ve methedilen bu konutları görmek için hocam Prof. Dr. Veli Sevin ile birlikte köye gittik. Terk edilen, giderek harabeye dönen hüzünlü bir köy görüntüsü ile karşılaştık. Zamana karşı direnemeyerek mücadeleyi kaybetmiş büyük ve döneminin konak olarak nitelenebilecek heybetli konutları vardı. Sokak aralarında gezmeye devam ederken, yıkılmış olsalar da eski bir zenginliği ifade etmeye çalışan konutlarla karşılaştık. Geçmişten bugünlere kadar gelebilen bu ve benzeri evlerin bazılarını gelecek kuşaklara miras olarak bırakabilmeliyiz” dedi.
19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş bu güzel evlerin Kiraz yöresinin tarımla uğraşan varlıklı ailelerine ait olduklarını sandıklarını ifade eden Gürsel, “Yaşamımızın en yakın ve dilsiz tanıklarıdır onlar. Bir zamanlar akşam ezanına kadar sokaklarında sek sek ve yakar top oynanan mahalle araları yoğun bir sessizliğe bürünmüş şimdilerde. Misafir ağırlanan o güzelim salonlar acınacak durumda. Hemen hemen tümünün çatıları büyük çapta hasara uğrayıp çökmüş, büyük bir çoğunluğu yıkılmış durumda. Son günlerini yaşayan birkaç ev ise hala zamana direnmekte. Bunların koruma altına alınması gerekir. Eğer yakın zamanda ilgi gösterilmezse bu kültürümüze ait tarihi evler yağmurlarla birlikte yok olup gidecekler” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş bu güzel evlerin Kiraz yöresinin tarımla uğraşan varlıklı ailelerine ait olduklarını sandıklarını ifade eden Gürsel, “Yaşamımızın en yakın ve dilsiz tanıklarıdır onlar. Bir zamanlar akşam ezanına kadar sokaklarında sek sek ve yakar top oynanan mahalle araları yoğun bir sessizliğe bürünmüş şimdilerde. Misafir ağırlanan o güzelim salonlar acınacak durumda. Hemen hemen tümünün çatıları büyük çapta hasara uğrayıp çökmüş, büyük bir çoğunluğu yıkılmış durumda. Son günlerini yaşayan birkaç ev ise hala zamana direnmekte. Bunların koruma altına alınması gerekir. Eğer yakın zamanda ilgi gösterilmezse bu kültürümüze ait tarihi evler yağmurlarla birlikte yok olup gidecekler” şeklinde konuştu.