'Genç Yönetmenler Asla Pes Etmeyin'
Norveçli yönetmen, yapımcı ve yazar Bent Hamer: 'Sanıyorum bu işe, bana sürekli hikayeler anlatan büyük annem sayesinde başladım. Çocukluğumda hikayelerini dinlemek için hep çok istekliydim' 'Belki binlerce değil ama çok sayıda festival olduğu için çok mutluyum. Ben de dahil film yapanlar için oldukça önemli. Diğer film yapanlarla tanışmanızı sağlıyor. Filminizi göstermek için bir yol sunuyor. Bazı filmler, sinemalarda gösterilme şansı bulamıyor. Festivallerde daha geniş bir izleyici kitlesine ulaşmanızı sağlıyor' TRT Genel Müdürü İbrahim Eren: 'TRT 2, yakında kültür ve sanat kanalı olarak izleyiciyle buluşacak'
Norveçli yönetmen, yapımcı ve yazar Bent Hamer, genç yönetmen adaylarına film çekmekten vaz geçmemelerini söyleyerek, "Kendi bildiğiniz yoldan gidin. Sanıyorum en iyi tavsiye bu olur. Kalbinizi dinleyin. Asla pes etmeyin. Çoğu zaman imkansız görünecek ancak imkansız değil." dedi.
"6. Boğaziçi Film Festivali"ne katılan Hamer, Bosphorus Film Lab kapsamında gerçekleştirilen Masterclass'a katılarak deneyimlerini paylaştı.
Hamer, filmlerinde gülmece yaptığını ifade ederek, "Dağıtımcılar benim filmlerimi komedi olarak adlandırsalar da ben bunu reddediyorum. Hiçbir zaman komedi yapmadım. Bence, benim filmlerimde daha çok iletişimin en güzel yolu olan gülmece var." diye konuştu.
Şiirsel gülmece yaptığını dile getiren yönetmen, "Küçük bir yerde doğdum. Televizyonda film izlemeyi seviyorum. Sanıyorum bu işe de bana sürekli hikayeler anlatan büyük annem sayesinde başladım. Çocukluğumda hikayelerini dinlemek için hep çok istekliydim. Yapımcı olacağımı ya da filmler çekeceğimi o günlerde bilmiyordum. Yıllar içinde gelişti. Aslında kısa filmlerle başladım işe. Öğrenmenin en iyi yolu da bence bu." ifadelerini kullandı.
Başarılı yönetmen, ilk yapımının 30 dakikalık bir film olduğunu söyleyerek, düşük bütçeyle çektiği filmin Cannes Film Festivali'nde gösterildiğine işaret etti.
- "Yaşlılarla film çekmek daha kolay"
Oyuncu seçmekten hiç hoşlanmadığının altını çizen Hamer, ünlü bir yönetmenin oyunculara, "Lütfen rol yapmayın" dediğini aktararak, şöyle konuştu:
"Birkaç filmimi yaşlılarla çektim. Bence çok daha kolaydı. Çünkü aktörlükten daha önemlisi yaşlılar. Daha organize davranıyorlar. Ben de öğreniyorum onları seyrederken. Genç aktörlerle çalıştığımda ise daha zor. Kim olduklarını anlamaya çalışıyorlar. Onlar için yaşamın bir başka kademesi bu. Sanıyorum ne istediğimi biliyorum ama yeterince yönettiğimi hissetmiyorum. Çekimde değilken belki daha çok yönetiyorumdur, şunları yapın diyerek. Yönetmenin bir çok şekli vardır."
Başarılı yönetmen, oyuncu seçerken filmdeki karakteri ve hikayeyi yansıtabileceğine inandığı kişiyi seçtiğini dile getirerek, "Benim için aktör seçmek gerçekten çok zor. Çocukları seçerken daha çok deneme yapmak gerekiyor. Ancak yetişkinlerde daha kolay oluyor. Role göre de değişkenlik gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Senaryo yazmaktan büyük keyif aldığını ve çok hızlı yazdığını söyleyen Hamer, şiirsel gülmecenin daha büyük bir ilgi uyandırdığının altını çizdi.
Hamer, genç yönetmen adaylarına da tavsiyelerde bulunarak, şunları söyledi:
"Ne dersem diyeyim dinlemeyin. Kendi bildiğiniz yoldan gidin. Sanıyorum en iyi tavsiye bu olur. Kalbinizi dinleyin. Asla pes etmeyin. Çoğu zaman imkansız görünecek ancak imkansız değil. Charles Bukowski'den bir alıntı yapayım, 'Yangında asıl mesele sizin onunla nasıl baş ettiğinizdir'. Bence de çok doğru. Sürekli meydan okumanız, uğraşmanız gerekiyor. Filmlerinizi finanse etmek için para bulmanız gerekiyor. Sanatsal bir yaklaşım değil bu ama sanatçı olmak için finans kısmını da düşünmelisiniz. Bugünlerde bu işler çok karışık ve gerçekten de çok zor ve daha da zorlaşıyor."
- "Festivaller, filmler ve yapımcılar arasında diyalog kuruyor"
Yönetmen Hamer, filmler için maddi kaynak bulmanın zorluğuna vurgu yaparak, "Tüm dünyada bu böyle. Norveç'te işleyen finansal destek sistemimiz var ve tabii ki sürekli şikayet ediyoruz. Yine de iyi. Ancak filmi finanse edebilmek için bütçenin yüzde 60-70'ini bulabilmemiz gerekiyor. Norveç'te kendi başıma film yapamam." dedi.
Festivallerin yönetmenlerin kariyerleri için çok önemli olduğunu sözlerine ekleyen Hammer, şöyle devam etti:
"Belki binlerce değil ama çok sayıda festival olduğu için çok mutluyum. Ben de dahil film yapanlar için oldukça önemli. Diğer film yapanlarla tanışmanızı sağlıyor. Filminizi göstermek için bir yol sunuyor. Bazı filmler, sinemalarda gösterilme şansı bulamıyor. Festivallerde daha geniş bir izleyici kitlesine ulaşmanızı sağlıyor. Belki de hiçbir şekilde vizyona girmeyeceği bir ülkede filmi göstermek de çok önemli. Yani filmler ve film yapımcıları arasında bir çeşit diyalog kuruyor festivaller."
Bent Hamer, Türk sineması ile ilgili çok fazla bilgili olmadığını kaydederek, Nuri Bilge Ceylan'ın "Kış Uykusu" ve "Bir Zamanlar Anadolu'da" filmleriyle Ferzan Özpetek'in "Hamam" filmini izlediğini aktardı.
Toplantıyı izleyen TRT Genel Müdürü İbrahim Eren de TRT'nin bağımsız filmleri desteklediğini söyleyerek, TRT 2'nin yakında kültür ve sanat kanalı olarak izleyiciyle buluşacağını dile getirdi.
Toronto, Moskova, Ghent ve Kopenhag Film Festivallerinin de aralarında olduğu çok sayıda prestijli festivalden 20'nin üzerinde ödül kazanan Bent Hamer toplantının ardından yöneltilen soruları yanıtladı.
Yönetmen Derviş Zaim ile oyuncu Belçim Bilgin'in de katıldığı toplantıya genç sinemacılar yoğun ilgi gösterdi.
Kaynak: AA
"6. Boğaziçi Film Festivali"ne katılan Hamer, Bosphorus Film Lab kapsamında gerçekleştirilen Masterclass'a katılarak deneyimlerini paylaştı.
Hamer, filmlerinde gülmece yaptığını ifade ederek, "Dağıtımcılar benim filmlerimi komedi olarak adlandırsalar da ben bunu reddediyorum. Hiçbir zaman komedi yapmadım. Bence, benim filmlerimde daha çok iletişimin en güzel yolu olan gülmece var." diye konuştu.
Şiirsel gülmece yaptığını dile getiren yönetmen, "Küçük bir yerde doğdum. Televizyonda film izlemeyi seviyorum. Sanıyorum bu işe de bana sürekli hikayeler anlatan büyük annem sayesinde başladım. Çocukluğumda hikayelerini dinlemek için hep çok istekliydim. Yapımcı olacağımı ya da filmler çekeceğimi o günlerde bilmiyordum. Yıllar içinde gelişti. Aslında kısa filmlerle başladım işe. Öğrenmenin en iyi yolu da bence bu." ifadelerini kullandı.
Başarılı yönetmen, ilk yapımının 30 dakikalık bir film olduğunu söyleyerek, düşük bütçeyle çektiği filmin Cannes Film Festivali'nde gösterildiğine işaret etti.
- "Yaşlılarla film çekmek daha kolay"
Oyuncu seçmekten hiç hoşlanmadığının altını çizen Hamer, ünlü bir yönetmenin oyunculara, "Lütfen rol yapmayın" dediğini aktararak, şöyle konuştu:
"Birkaç filmimi yaşlılarla çektim. Bence çok daha kolaydı. Çünkü aktörlükten daha önemlisi yaşlılar. Daha organize davranıyorlar. Ben de öğreniyorum onları seyrederken. Genç aktörlerle çalıştığımda ise daha zor. Kim olduklarını anlamaya çalışıyorlar. Onlar için yaşamın bir başka kademesi bu. Sanıyorum ne istediğimi biliyorum ama yeterince yönettiğimi hissetmiyorum. Çekimde değilken belki daha çok yönetiyorumdur, şunları yapın diyerek. Yönetmenin bir çok şekli vardır."
Başarılı yönetmen, oyuncu seçerken filmdeki karakteri ve hikayeyi yansıtabileceğine inandığı kişiyi seçtiğini dile getirerek, "Benim için aktör seçmek gerçekten çok zor. Çocukları seçerken daha çok deneme yapmak gerekiyor. Ancak yetişkinlerde daha kolay oluyor. Role göre de değişkenlik gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Senaryo yazmaktan büyük keyif aldığını ve çok hızlı yazdığını söyleyen Hamer, şiirsel gülmecenin daha büyük bir ilgi uyandırdığının altını çizdi.
Hamer, genç yönetmen adaylarına da tavsiyelerde bulunarak, şunları söyledi:
"Ne dersem diyeyim dinlemeyin. Kendi bildiğiniz yoldan gidin. Sanıyorum en iyi tavsiye bu olur. Kalbinizi dinleyin. Asla pes etmeyin. Çoğu zaman imkansız görünecek ancak imkansız değil. Charles Bukowski'den bir alıntı yapayım, 'Yangında asıl mesele sizin onunla nasıl baş ettiğinizdir'. Bence de çok doğru. Sürekli meydan okumanız, uğraşmanız gerekiyor. Filmlerinizi finanse etmek için para bulmanız gerekiyor. Sanatsal bir yaklaşım değil bu ama sanatçı olmak için finans kısmını da düşünmelisiniz. Bugünlerde bu işler çok karışık ve gerçekten de çok zor ve daha da zorlaşıyor."
- "Festivaller, filmler ve yapımcılar arasında diyalog kuruyor"
Yönetmen Hamer, filmler için maddi kaynak bulmanın zorluğuna vurgu yaparak, "Tüm dünyada bu böyle. Norveç'te işleyen finansal destek sistemimiz var ve tabii ki sürekli şikayet ediyoruz. Yine de iyi. Ancak filmi finanse edebilmek için bütçenin yüzde 60-70'ini bulabilmemiz gerekiyor. Norveç'te kendi başıma film yapamam." dedi.
Festivallerin yönetmenlerin kariyerleri için çok önemli olduğunu sözlerine ekleyen Hammer, şöyle devam etti:
"Belki binlerce değil ama çok sayıda festival olduğu için çok mutluyum. Ben de dahil film yapanlar için oldukça önemli. Diğer film yapanlarla tanışmanızı sağlıyor. Filminizi göstermek için bir yol sunuyor. Bazı filmler, sinemalarda gösterilme şansı bulamıyor. Festivallerde daha geniş bir izleyici kitlesine ulaşmanızı sağlıyor. Belki de hiçbir şekilde vizyona girmeyeceği bir ülkede filmi göstermek de çok önemli. Yani filmler ve film yapımcıları arasında bir çeşit diyalog kuruyor festivaller."
Bent Hamer, Türk sineması ile ilgili çok fazla bilgili olmadığını kaydederek, Nuri Bilge Ceylan'ın "Kış Uykusu" ve "Bir Zamanlar Anadolu'da" filmleriyle Ferzan Özpetek'in "Hamam" filmini izlediğini aktardı.
Toplantıyı izleyen TRT Genel Müdürü İbrahim Eren de TRT'nin bağımsız filmleri desteklediğini söyleyerek, TRT 2'nin yakında kültür ve sanat kanalı olarak izleyiciyle buluşacağını dile getirdi.
Toronto, Moskova, Ghent ve Kopenhag Film Festivallerinin de aralarında olduğu çok sayıda prestijli festivalden 20'nin üzerinde ödül kazanan Bent Hamer toplantının ardından yöneltilen soruları yanıtladı.
Yönetmen Derviş Zaim ile oyuncu Belçim Bilgin'in de katıldığı toplantıya genç sinemacılar yoğun ilgi gösterdi.