Aşık Veysel'i Örnek Alan Öğretmen Öğrencilerine Işık Oluyor
Trabzon'da yüzde 95 görme engelli 37 yaşındaki rehber öğretmen Yusuf Şafak, Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesinde karanlık dünyasını eğitime ve öğrencilerine sevgisiyle aydınlatıyor Yusuf Şafak:'Öğrencilerimize şunu söylüyorum, sorunlar hep var. Ama mutlaka çözümler de var. Mesele onları arayıp bulmak ve o süreçte yorulmayarak, kendimizi geliştirmemiz gerekir'
DUYGU AVUNDUK - Trabzon'da yüzde 95 görme engelli rehber öğretmen Yusuf Şafak, eğitime ve öğrencilerine sevgisiyle çevresine örnek oluyor.
Şafak, 9 yaşındayken glokom (göz tansiyonu) rahatsızlığı nedeniyle görme yetisini kaybetti. İlkokulu Trabzon'da okuyan 37 yaşındaki Şafak, ortaokulu Ankara Mitat Enç Görme Engelliler Ortaokulunda tamamlayarak, memleketine döndü.
Mahallesindeki lisede eğitimini tamamlamak isteyen Şafak, o yıllarda kaynaştırmalı sınıflar olmadığı için liseye kayıt yaptıramadı. Açık liseden eğitim hayatına devam eden Şafak, halk ozanı Aşık Veysel'i kendisine örnek alarak, Karadeniz Teknik Üniversitesi psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümünü kazandı. Şafak, 2002 yılında da üniversiteden mezun oldu.
Trabzon'da 16 yıldır kamu kurumlarında çeşitli görevlerde çalışan Şafak, 5 yıldır rehber öğretmen olarak öğrencilerin yaşamlarına ışık tutarak, onlara yol gösteriyor. Trabzon'da 12 sivil toplum örgütünde görev alarak, çeşitli projelerde hizmet veren Şafak, önceki yıl da "İnsan Olma Rüyasında" isimli kitap çıkararak, gelirini de Türkiye Körler Vakfı Trabzon Şubesine bağışladı.
Trabzon'da Ortahisar ilçesinde 850 öğrencinin eğitim gördüğü Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesinde iki rehber öğretmenden biri olan Şafak, öğrencilerle ağabeyleri gibi ilgilenerek, hem özel görüşmelerinde hemde teneffüslerde onların sorunlarına yardımcı olmaya çalışıyor.
Şafak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ankara'da aldığı eğitimin hayatının dönüm noktası olduğunu ve okulda kendileri için çok doğru model öğretmenlerin bulunduğunu ifade etti.
Şafak, lise eğitimi için o yıllarda okula alınmadığını dile getirerek, "Çocuk yaşta mahallemdeki okulumdan da dışlanmış olmak bende ciddi bir tramvaya neden oldu. Ama toparlanmam zaman almadı. Büyük ozanın da ifade ettiği gibi uzun ince bir yolda, gece gündüz sabır, inanç ve azimle yılmadan mücadele etme noktasında ciddi doktrinlerimiz oldu. Şimdide rehber öğretmen olarak görev yapıyorum." dedi.
- "2005 yılı engelliler için bir milat oldu"
Yaşamak ve üretmek için engellerin "engel" olmadığını dile getiren Şafak, karınca misali su taşıdığını belirtti.
Şafak, 2005 yılının engelliler için bir milat olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti:
"Engelliler kanunu ve sonrasında yaşanan olumlu gelişmeler engelliler ve aileleri açısından birçok hak tanımı geliştirildi. Sosyal devletin hizmet anlayışı ve kültürü bu anlamda artı değerdir. E-KPSS ile birlikte kamuda çalışan engelli sayısı 50 binlere ulaştı. Yüce Allah, bir taraftan kapatıyor diğer taraftan kapı açıyor. Mesele oradaki ışığı ve hissiyatı farketmek. Yılmadan mücadele etmek, işte bunu öğrencilerimize aşılıyoruz."
- "Aşık Veysel'in sözleri ve şiirleri hep kulağımda"
Öğrencileri geleceğe hazırladıklarını ifade eden Şafak, "Fiziksel yetersizliğe sahip bir birey olsam da çoğu zaman model olma noktasında geleceğin Türkiye'sinde iyi bireyler yetiştirme noktasında çalışmalar yürütüyoruz. Bu anlamda okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimizde yardımcı oluyorlar. Öğrencilerimize şunu söylüyorum, sorunlar hep var. Ama mutlaka çözümlerde var. Mesele onları arayıp bulmak ve o süreçte yorulmayarak, kendimizi geliştirmemiz gerekir." diye konuştu.
Şafak, bir eğitimci olmanın yanı sıra halen açıköğretim fakültesi adalet bölümü 2. sınıf öğrencisi olduğunu da belirterek, eğitim yaşamı boyunca halk ozanı Aşık Veysel'in hayatını örnek aldığını ifade etti.
Şafak, "Aşık Veysel gibi eksikliklerine rağmen birçok değerimiz durmadan üretmiş. O, görmüyordu dünyası karanlıktı ama ışığı arıyordu. Benim içinde en iyi model oldu. Bu uzun ince bir yolculuktu, iki kapılı bir handa gece gündüz velilerimizle ve öğrencilerimizle birlikteyiz." dedi.
Öğretmenlik mesleğinin kutsal olduğu kadar fedakarlıkta içerdiğini dile getiren Şafak, "İnsan sevdiği işi yapmalı." diye konuştu.
- "Hayattaki sorunlarımıza ışık oluyor"
Okulun 12. sınıf öğrencilerinden Tolga Altıntaş, Şafak'ın öğrencilerine "ışık olmaya" çalıştığını anlatarak, "Hayattaki sorunlarımıza ışık oluyor. Onun fiziksel engeli bizim önümüzdeki engelleri kaldırıyor. O bizim için bir model. Üniversiteye geçişte onun adımlarını takip ediyoruz. "O yapmış, biz de yapabiliriz." diye düşünüyoruz. Hocam gibi ben de eğitimci olmak istiyorum." dedi.
Eylem Kemaloğlu ise Şafak'ın kendileri için çok değerli olduğuna vurgu yaparak, "Eşi benzeri bulunmaz bir öğretmen. Yusuf hocanın fiziksel engelinin olması bizlere yol göstermesinde asla engel değil. Bizi, okuldayken evimizde gibi hissettiriyor. Bütün öğrencilere eşit ve aynı sevgiyi gösteriyor. O karanlık bir ormanda yürürken, sizin ışığınız oluyor. Meslek seçimimde de kendisinin çok büyük katkıları var." diye konuştu.
Kaynak: AA
Şafak, 9 yaşındayken glokom (göz tansiyonu) rahatsızlığı nedeniyle görme yetisini kaybetti. İlkokulu Trabzon'da okuyan 37 yaşındaki Şafak, ortaokulu Ankara Mitat Enç Görme Engelliler Ortaokulunda tamamlayarak, memleketine döndü.
Mahallesindeki lisede eğitimini tamamlamak isteyen Şafak, o yıllarda kaynaştırmalı sınıflar olmadığı için liseye kayıt yaptıramadı. Açık liseden eğitim hayatına devam eden Şafak, halk ozanı Aşık Veysel'i kendisine örnek alarak, Karadeniz Teknik Üniversitesi psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümünü kazandı. Şafak, 2002 yılında da üniversiteden mezun oldu.
Trabzon'da 16 yıldır kamu kurumlarında çeşitli görevlerde çalışan Şafak, 5 yıldır rehber öğretmen olarak öğrencilerin yaşamlarına ışık tutarak, onlara yol gösteriyor. Trabzon'da 12 sivil toplum örgütünde görev alarak, çeşitli projelerde hizmet veren Şafak, önceki yıl da "İnsan Olma Rüyasında" isimli kitap çıkararak, gelirini de Türkiye Körler Vakfı Trabzon Şubesine bağışladı.
Trabzon'da Ortahisar ilçesinde 850 öğrencinin eğitim gördüğü Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesinde iki rehber öğretmenden biri olan Şafak, öğrencilerle ağabeyleri gibi ilgilenerek, hem özel görüşmelerinde hemde teneffüslerde onların sorunlarına yardımcı olmaya çalışıyor.
Şafak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ankara'da aldığı eğitimin hayatının dönüm noktası olduğunu ve okulda kendileri için çok doğru model öğretmenlerin bulunduğunu ifade etti.
Şafak, lise eğitimi için o yıllarda okula alınmadığını dile getirerek, "Çocuk yaşta mahallemdeki okulumdan da dışlanmış olmak bende ciddi bir tramvaya neden oldu. Ama toparlanmam zaman almadı. Büyük ozanın da ifade ettiği gibi uzun ince bir yolda, gece gündüz sabır, inanç ve azimle yılmadan mücadele etme noktasında ciddi doktrinlerimiz oldu. Şimdide rehber öğretmen olarak görev yapıyorum." dedi.
- "2005 yılı engelliler için bir milat oldu"
Yaşamak ve üretmek için engellerin "engel" olmadığını dile getiren Şafak, karınca misali su taşıdığını belirtti.
Şafak, 2005 yılının engelliler için bir milat olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti:
"Engelliler kanunu ve sonrasında yaşanan olumlu gelişmeler engelliler ve aileleri açısından birçok hak tanımı geliştirildi. Sosyal devletin hizmet anlayışı ve kültürü bu anlamda artı değerdir. E-KPSS ile birlikte kamuda çalışan engelli sayısı 50 binlere ulaştı. Yüce Allah, bir taraftan kapatıyor diğer taraftan kapı açıyor. Mesele oradaki ışığı ve hissiyatı farketmek. Yılmadan mücadele etmek, işte bunu öğrencilerimize aşılıyoruz."
- "Aşık Veysel'in sözleri ve şiirleri hep kulağımda"
Öğrencileri geleceğe hazırladıklarını ifade eden Şafak, "Fiziksel yetersizliğe sahip bir birey olsam da çoğu zaman model olma noktasında geleceğin Türkiye'sinde iyi bireyler yetiştirme noktasında çalışmalar yürütüyoruz. Bu anlamda okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimizde yardımcı oluyorlar. Öğrencilerimize şunu söylüyorum, sorunlar hep var. Ama mutlaka çözümlerde var. Mesele onları arayıp bulmak ve o süreçte yorulmayarak, kendimizi geliştirmemiz gerekir." diye konuştu.
Şafak, bir eğitimci olmanın yanı sıra halen açıköğretim fakültesi adalet bölümü 2. sınıf öğrencisi olduğunu da belirterek, eğitim yaşamı boyunca halk ozanı Aşık Veysel'in hayatını örnek aldığını ifade etti.
Şafak, "Aşık Veysel gibi eksikliklerine rağmen birçok değerimiz durmadan üretmiş. O, görmüyordu dünyası karanlıktı ama ışığı arıyordu. Benim içinde en iyi model oldu. Bu uzun ince bir yolculuktu, iki kapılı bir handa gece gündüz velilerimizle ve öğrencilerimizle birlikteyiz." dedi.
Öğretmenlik mesleğinin kutsal olduğu kadar fedakarlıkta içerdiğini dile getiren Şafak, "İnsan sevdiği işi yapmalı." diye konuştu.
- "Hayattaki sorunlarımıza ışık oluyor"
Okulun 12. sınıf öğrencilerinden Tolga Altıntaş, Şafak'ın öğrencilerine "ışık olmaya" çalıştığını anlatarak, "Hayattaki sorunlarımıza ışık oluyor. Onun fiziksel engeli bizim önümüzdeki engelleri kaldırıyor. O bizim için bir model. Üniversiteye geçişte onun adımlarını takip ediyoruz. "O yapmış, biz de yapabiliriz." diye düşünüyoruz. Hocam gibi ben de eğitimci olmak istiyorum." dedi.
Eylem Kemaloğlu ise Şafak'ın kendileri için çok değerli olduğuna vurgu yaparak, "Eşi benzeri bulunmaz bir öğretmen. Yusuf hocanın fiziksel engelinin olması bizlere yol göstermesinde asla engel değil. Bizi, okuldayken evimizde gibi hissettiriyor. Bütün öğrencilere eşit ve aynı sevgiyi gösteriyor. O karanlık bir ormanda yürürken, sizin ışığınız oluyor. Meslek seçimimde de kendisinin çok büyük katkıları var." diye konuştu.