FETÖ Sanığının Bylock İtirafları
Hatay'da FETÖ/PDY'nin avukat yapılanması kapsamında yargılanan ve etkin pişmanlık yasasından yararlanarak tahliye edilen Z.K, ByLock'un telefonlara yüklenmesi ve kullanılmasıyla ilgili itiraflarda bulundu Avukat Z.K'nin ifadesinden: 'ByLock, Google Play'den falan yüklenmez, kimse bu şekilde sallamasın, dizüstü bilgisayarını getiriyor, akıllı telefonunu takıyor, o şekilde yükleme yapılıyor. Kodlarını da şifreyi de veriyorlar, o şekilde kullanmaya başlıyorsunuz. İrtibatlı olacağınız kişilerin de kodlarını girerek tanımlıyorsunuz' 'Laptoptan ya da bir yerden ByLock'u yüklersiniz akıllı telefonunuza. Böyle 'Yanlışlıkla oldu, yok ben bilmiyordum' yok öyle bir şey. Hayır, bunu indirirler, sizin telefonunuza yüklerler' 'Eğer eve çıkmamışsan, dershaneye gitmemişsen sen 'Nükleer artık olursun' sadece. Dedikleri tabir budur. Ben o zamanlardan bunu çok iyi biliyorum. Yani 'Senden çok fazla adam olmaz' manasındadır bu. Çünkü bizim için, bizim işimize gelen adam dershaneye gidecektir. Dershanede kalacaktır. Orada öğrenci yetiştirecektir'
Avukat Z.K. ifadesinde, ByLock'un indirilemediğini ancak bilgisayar yardımıyla telefonlara yüklenebileceğini belirtti.
Telefonuna ByLock programını R.C'nin dizüstü bilgisayarından yüklediğini kaydeden Z.K, 'ByLock, Google Play'den falan yüklenmez, kimse bu şekilde sallamasın, dizüstü bilgisayarını getiriyor, akıllı telefonunu takıyor, o şekilde yükleme yapılıyor. Kodlarını da şifreyi de veriyorlar, o şekilde kullanmaya başlıyorsunuz. İrtibatlı olacağınız kişilerin de kodlarını girerek tanımlıyorsunuz. Bu kodları girmeden kimseyle irtibata geçemezsiniz.' ifadelerini kullandı.
ByLock'ta birine mesaj atmak için kullanıcı kodlarını girmek gerektiğini anlatan Z.K, şöyle devam etti:
'Yoksa programla biriyle görüşemezsiniz. ByLock böyle bir şey değil. Birinin gelip dizüstü bilgisayarı ile programı sizin telefonunuza yüklemesi gerekiyor, ondan sonra görüşeceğiniz kişileri de tanımlamanız gerekiyor, görüşme bu şekilde yapılır, herkesin kodu vardır. Kullanıcı adı, kodu ve şifreyle giriş yapılır. Gelen mesajlar bir gün içerisinde kendiliğinden silinirdi, tüm programlarda da bu şekildeydi. Mesajlar silinmeyi unutulur da birinin eline geçerse diye kendiliğinden silinirdi.'
Bazılarının ByLock programına ilişkin 'Yanlışlıkla indirildi, şöyle oldu, böyle oldu.' gibi söylemlerini duyduğuna dikkati çeken Z.K, 'Yok öyle bir şey, yani gelir birisi size laptoptan ya bir yerden ByLock'u yüklersiniz akıllı telefonunuza. Böyle 'Yanlışlıkla oldu, yok ben bilmiyordum.' yok öyle bir şey. Hayır, bunu indirirler, sizin telefonunuza yüklerler. Kullanıcı kodunuzu verirler, Şifrenizi verirler, O şifreyi siz seçersiniz, rakam veya harflerden oluşur.' şeklindeki bilgileri verdi.
- Güncelleme uyarısı
İndirilen programların kesinlikle güncellenmemesi gerektiğinin kendilerine söylediğini vurgulayan Z.K, bu güncellemelerin bir yerlerde iz bırakacağının düşünüldüğünü aktardı.
ByLock'tan sonra örgütün Eagle ve Tango programlarını da kullandığını bildiren Z.K, 'Tango, kronolojik olarak bize daha sonra yüklendi. Yani Tango'yu biliyorsunuz, yani bilinen şu görüntülü konuşma değil, yani özel ByLock gibi olan program. O da laptoptan yüklenen bir şey yani. Kullanıcı adı, şifreler falan filan hep aynı. Bu programları kullanırken kullanıcı adı ve şifresi girildikten sonra mesajlaşılacak kişiler de program sahibi tarafından seçilirdi.' ifadelerini kullandı.
Örgütün avukatlar içerisinde de bir yapılanması olduğunu belirten Z.K, Hatay sorumlusunun 'Korhan' kod adlı R.C. olduğunu bilgisini paylaştı.
Avukatların, diğer 'yerel' olarak adlandırdıkları esnaf kesiminden farklı olduklarına işaret eden Z.K, onlarla avukatların arasında her zaman bir sınırın bulunduğunu anlattı.
Örgütü oluşturanların, asıl bu işin gizliliğini, sırrını bilen, genellikle bu yapıdan maaş alan kaim elemanlar olduğuna dikkati çeken Z.K, şu itiraflarda bulundu:
'Diğer esnaf, şirket kurucu ve ortakları, kritik işleri ve kararları genelde almazlar. Yani ismi mütevelli olsa bile aslında birçok şeyden bihaberdirler. Yani itaat kültürü, ağabey ne dediyse tamamdır. Yani mütevelliye katılan herkes daha doğrusu büyük bölümü adam yerine konmaz. Kararlar yukarıdan gelir, sonra da toplantı günü numaradan istişare edelim derler ama kararlar alınmıştır. İtiraz eden olursa da dinlenmez zaten. Mütevelli denen kişiler genel itibarıyla para kaynağı olarak görülür. Esnaftır, parası olan kişilerdir. Yani bir şekilde ondan faydalanılacaktır, etinden, sütünden diyelim yani. Bir şekilde faydalanılacak olan kişiler. Bağış yapan kişiler. Para tükenince bunlara başvururlar.'
- 'Nükleer artık'
Örgüt içerisinde dershanelerin çok önemli olduğunu vurgulayan Z.K, 'Bir seneden sonra eğer eve çıkmıyorsan, bana dedikleri şu, 'Sen nükleer artıksın.'dır. Yani tabir budur. Eğer eve çıkmamışsan, dershaneye gitmemişsen sen nükleer artık olursun sadece. Dedikleri tabir budur. Ben o zamanlardan bunu çok iyi biliyorum. Yani 'Senden çok fazla adam olmaz.' manasındadır bu. Çünkü bizim için, bizim işimize gelen adam dershaneye gidecektir, dershanede kalacaktır. Orada öğrenci yetiştirecektir.' şeklindeki ifadelere yer verdi.
Z.K, örgütün, seçim zamanlarında kararlarını da etkilediğini kaydetti.