FETÖ'nün Kayseri'deki 'Oturma İmamları' Davası
Örgütün 'oturma imamları' oldukları iddiasıyla 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan haklarında dava açılan, aralarında Boydak Holding eski yöneticisi Ş.B'nin eşi A.B'nin de bulunduğu 11 kişinin yargılanmasına devam edildi
Kayseri'de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında haklarında örgütün 'oturma imamları' oldukları iddiasıyla 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan dava açılan, aralarında Boydak Holding eski yöneticisi Ş.B'nin eşi A.B'nin de bulunduğu 9'u tutuklu 11 kişinin yargılanmasına devam edildi.
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar İ.C, M.O, Y.İ, A.B, A.K, B.K, H.Ş. ve tutuksuz yargılanan A.C. ve M.Y. ile avukatları katıldı.
Sanıklardan Ö.A. Sincan'dan, M.Y. ise Burhaniye'den Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile salona bağlandı. Duruşmada tanıklar Hasan Hüseyin Köse, Muzaffer Arslan ve Recep İmre dinlendi.
Köse, sanıklardan M.Y'nin kendilerine oturmalarda dini bilgiler verdiğini, toplantı bitiminde de para toplandığını söyledi.
Muzaffer Arslan da 2008-2011 yıllarında oturmalara birkaç defa katıldığını dile getirdi. Burada genelde dini sohbetler yapıldığını belirten Arslan, 'Sanık M.Y, hoca olarak katılıyordu. Sadaka adı altında 10-20 lira veriyorduk. Parayı hoca istiyordu. Öğrencilere burs ve kurban bağışını genelde hocalar isterdi. Ben vermedim.' diye konuştu.
Tanık Recep İmre ise katıldığı yemekli bir toplantıda tartışma çıktığını, bu tartışmanın, hakim ve savcı sınav sorularının çalınmasıyla ilgili olup olmadığını bilmediğini söyledi.
Tutuklu sanık A.B, savunmasında devletin, ülkenin ve milletin aleyhine hiçbir oluşum ve örgütün içinde yer almadığını öne sürdü.
FETÖ terör örgütü ile hiçbir bağı olmadığını belirten A.B, '17-25 Aralık öncesi devlet büyüklerimizin teşvikleri ile bazı kurum, kuruluşlara yardım yaptım ancak 17-25 Aralık sonrası hiçbir derneğe yardım yapmadım. 60 yaşını doldurmuş bir anneyim, iki kardeşim engelli. Ailenin sağlıklı tek bireyi benim. Annem ve babam yaşlı, benim yolumu gözlüyor. Delilleri karartma durumum yok. İlkokul mezunuyum, yabancı dilim yok. Bütün ailem burada, hiçbir yere kaçmam. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum.' diye konuştu.
Diğer sanıklar da üzerilerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, ara kararında, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, dijital materyaller ve ByLock raporlarının beklenmesi, sanıklardan Ö.A. ile ilgili 3 tanığın dinlenmesi ve diğer eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 14 Aralık'a erteledi.
Kaynak: AA
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar İ.C, M.O, Y.İ, A.B, A.K, B.K, H.Ş. ve tutuksuz yargılanan A.C. ve M.Y. ile avukatları katıldı.
Sanıklardan Ö.A. Sincan'dan, M.Y. ise Burhaniye'den Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile salona bağlandı. Duruşmada tanıklar Hasan Hüseyin Köse, Muzaffer Arslan ve Recep İmre dinlendi.
Köse, sanıklardan M.Y'nin kendilerine oturmalarda dini bilgiler verdiğini, toplantı bitiminde de para toplandığını söyledi.
Muzaffer Arslan da 2008-2011 yıllarında oturmalara birkaç defa katıldığını dile getirdi. Burada genelde dini sohbetler yapıldığını belirten Arslan, 'Sanık M.Y, hoca olarak katılıyordu. Sadaka adı altında 10-20 lira veriyorduk. Parayı hoca istiyordu. Öğrencilere burs ve kurban bağışını genelde hocalar isterdi. Ben vermedim.' diye konuştu.
Tanık Recep İmre ise katıldığı yemekli bir toplantıda tartışma çıktığını, bu tartışmanın, hakim ve savcı sınav sorularının çalınmasıyla ilgili olup olmadığını bilmediğini söyledi.
Tutuklu sanık A.B, savunmasında devletin, ülkenin ve milletin aleyhine hiçbir oluşum ve örgütün içinde yer almadığını öne sürdü.
FETÖ terör örgütü ile hiçbir bağı olmadığını belirten A.B, '17-25 Aralık öncesi devlet büyüklerimizin teşvikleri ile bazı kurum, kuruluşlara yardım yaptım ancak 17-25 Aralık sonrası hiçbir derneğe yardım yapmadım. 60 yaşını doldurmuş bir anneyim, iki kardeşim engelli. Ailenin sağlıklı tek bireyi benim. Annem ve babam yaşlı, benim yolumu gözlüyor. Delilleri karartma durumum yok. İlkokul mezunuyum, yabancı dilim yok. Bütün ailem burada, hiçbir yere kaçmam. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum.' diye konuştu.
Diğer sanıklar da üzerilerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, ara kararında, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, dijital materyaller ve ByLock raporlarının beklenmesi, sanıklardan Ö.A. ile ilgili 3 tanığın dinlenmesi ve diğer eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 14 Aralık'a erteledi.