FETÖ'nün Nazilli'deki İş Adamları Yapılanmasına Yönelik Dava
Davanın üçüncü duruşmasında 32'si tutuklu 110 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Aydın'ın Nazilli ilçesinde, FETÖ/PDY'nin iş adamları yapılanmasına yönelik davada 32'si tutuklu 110 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonu'nda görülmeye başlanan davanın 3. duruşmasına bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları x-ray cihazından geçirildi.
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) kaydedilen duruşmada savunmaları tamamlanan tutuklu sanıklar, örgüt üyesi oldukları iddiasını reddetti.
Savunma yapan tutuksuz sanıklardan Metin Topaç, muhafazakar bir ailede büyüdüğü için 2006-2007'de 'hayır işleri' yapmak için bu yapının içine girdiğini, 2010 yılına kadar da bu örgütün toplantılarına katıldığını anlattı.
Topaç, yaklaşık 50 bin lira tutarında bağışta bulunduğunu, 2010 yılında yapıyla ilgili belirli konularda rahatsızlık duymaya başladığını, 2013'de Nazilli Ticaret Odası seçimlerinde bu yapıyla tamamen karşı karşıya geldiğini ve örgütün istediği adayı desteklemediği için Nedim Uymaz adlı kişi tarafından 'Başınıza geleceklere tahammül edebilecek misiniz?' diye tehdit edildiğini iddia etti.
Örgüte ait dernekten ayrıldıktan sonra iş yerine sürekli vergi müfettişlerinin geldiğini ve kendisine yüklü miktarda ceza kesildiğini öne süren Topaç, 'Bu yapının içinde olduğum sürece Abdullah Kadir Tuncer isimli biri iş yerime gelir ve himmetleri alırdı. Yemen Deli isimli kişi ise bize 'Nazilli’nin abisi' olarak tanıtıldı. FETÖ bizim işimizi, hayatımızı mahvetti. Allah da onları mahvetsin.' ifadelerini kullandı.
Uğur Soğutma Makinaları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ortaklarından tutuksuz sanık Muhammed Celali Takmaklı da savunmasında, örgüt üyesi olduğu ve örgüte finansal destek sağladığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini beyan etti.
- 'Ağabeyim iftira attı'
Kendisine, ölen ağabeyi Ünal Takmaklı tarafından iftira atıldığını ileri süren Takmaklı, şunları kaydetti:
'Bu suçlamalar kendini kurtarmak isteyen ağabeyim Ünal Takmaklı, oğlu ve gelini tarafından bana atıldı. Bunun sebebi ise, kardeşim ve ağabeyim arasında meydana gelen alacak verecek davasıdır. Ben fabrikada üretim sorumlusuyum. Finansman işleriyle kesinlikle ilgilenmiyorum. Hayatım boyunca sadece bir kere Amerika’ya gittim. Oğlum Fatih Takmaklı’yı görmek için gittim fakat bir yakınım öldüğü için 1,5 gün sonra geri dönmek zorunda kaldım. Bulunan 1 dolarlar ise oğlum Fatih Takmaklı’nın düğününden kalan paralar. FETÖ ile hiçbir ilişkisi yok. Tüm bunlar cemaat bankalarında milyon dolarları olan Ünal Takmaklı, oğlu ve gelininin bana attığı iftiralardır.'
Duruşmaya yarın devam edilecek.
- İddianame
Cumhuriyet Savcısı Ahmet Göçmen tarafından hazırlanan ve Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 32'si tutuklu 110 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Kaynak: AA
Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonu'nda görülmeye başlanan davanın 3. duruşmasına bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları x-ray cihazından geçirildi.
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) kaydedilen duruşmada savunmaları tamamlanan tutuklu sanıklar, örgüt üyesi oldukları iddiasını reddetti.
Savunma yapan tutuksuz sanıklardan Metin Topaç, muhafazakar bir ailede büyüdüğü için 2006-2007'de 'hayır işleri' yapmak için bu yapının içine girdiğini, 2010 yılına kadar da bu örgütün toplantılarına katıldığını anlattı.
Topaç, yaklaşık 50 bin lira tutarında bağışta bulunduğunu, 2010 yılında yapıyla ilgili belirli konularda rahatsızlık duymaya başladığını, 2013'de Nazilli Ticaret Odası seçimlerinde bu yapıyla tamamen karşı karşıya geldiğini ve örgütün istediği adayı desteklemediği için Nedim Uymaz adlı kişi tarafından 'Başınıza geleceklere tahammül edebilecek misiniz?' diye tehdit edildiğini iddia etti.
Örgüte ait dernekten ayrıldıktan sonra iş yerine sürekli vergi müfettişlerinin geldiğini ve kendisine yüklü miktarda ceza kesildiğini öne süren Topaç, 'Bu yapının içinde olduğum sürece Abdullah Kadir Tuncer isimli biri iş yerime gelir ve himmetleri alırdı. Yemen Deli isimli kişi ise bize 'Nazilli’nin abisi' olarak tanıtıldı. FETÖ bizim işimizi, hayatımızı mahvetti. Allah da onları mahvetsin.' ifadelerini kullandı.
Uğur Soğutma Makinaları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ortaklarından tutuksuz sanık Muhammed Celali Takmaklı da savunmasında, örgüt üyesi olduğu ve örgüte finansal destek sağladığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini beyan etti.
- 'Ağabeyim iftira attı'
Kendisine, ölen ağabeyi Ünal Takmaklı tarafından iftira atıldığını ileri süren Takmaklı, şunları kaydetti:
'Bu suçlamalar kendini kurtarmak isteyen ağabeyim Ünal Takmaklı, oğlu ve gelini tarafından bana atıldı. Bunun sebebi ise, kardeşim ve ağabeyim arasında meydana gelen alacak verecek davasıdır. Ben fabrikada üretim sorumlusuyum. Finansman işleriyle kesinlikle ilgilenmiyorum. Hayatım boyunca sadece bir kere Amerika’ya gittim. Oğlum Fatih Takmaklı’yı görmek için gittim fakat bir yakınım öldüğü için 1,5 gün sonra geri dönmek zorunda kaldım. Bulunan 1 dolarlar ise oğlum Fatih Takmaklı’nın düğününden kalan paralar. FETÖ ile hiçbir ilişkisi yok. Tüm bunlar cemaat bankalarında milyon dolarları olan Ünal Takmaklı, oğlu ve gelininin bana attığı iftiralardır.'
Duruşmaya yarın devam edilecek.
- İddianame
Cumhuriyet Savcısı Ahmet Göçmen tarafından hazırlanan ve Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 32'si tutuklu 110 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.