'Tip 2 Diyabetlilerin Tamamı Tam Şifayla İyileşebilir'

Bahçeşehir Üniversitesi Fitoterapi Eğitim Koordinatörü Dr. Aktaş: 'Tip 2 diyabet hastalarının tamamı tam şifayla iyileşebilir. Tip 2 diyabet hastalarının ilaçlı tedaviye ihtiyacı yoktur. Bu hastalara ilaç vermek yerine beslenmelerinin düzenlenmesi önemlidir. Böylece bu hastalar iyileşecektir' 'Bugün diyabet gerçekten bir salgın hastalık gibi artarak, son derece hızlı yayılarak, sanki bir mikrobik hastalık gibiymiş gibi ilerlemeye devam ediyor. Bu noktada diyabetin engellenmesini sağlamak çok kolay'

Bahçeşehir Üniversitesi Fitoterapi Eğitim Koordinatörü Dr. Ümit Aktaş, tip 2 diyabetli hastaların tamamının tam şifayla iyileşebileceğini belirterek, 'Tip 2 diyabet hastalarının ilaçlı tedaviye ihtiyacı yoktur. Bu hastalara ilaç vermek yerine beslenmelerinin düzenlenmesi önemlidir. Böylece bu hastalar iyileşecektir.' dedi.

Tip 2 diyabetin 91 günde tamamen iyileşebileceğini anlattığı sağlıklı yaşam programına ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan Aktaş, diyabetin çağın en önemli hastalıkları arasında yer aldığını ifade etti.

Aktaş, hastalığın oluşturduğu problemlerin ötesinde, komplikasyonları nedeniyle çok önemli bir sorun olduğuna dikkati çekerek, diyabetin kalp-damar hastalıklarının bir numaralı nedeni olduğunu, kansere dahi yol açabildiğini ve hastaların ömürleri boyunca her türlü hastalığa açık hale geldiğini anlattı.

'Çünkü diyabet hastasında sinir harabiyeti, ayak yaraları, nöropatiler meydana geliyor, ağrılar görülüyor. Diyabet hastasında göz etkileniyor, kör oluyor. Diyabet hastasında böbrek etkileniyor, diyalize giriyor. Diyabet hastası kalp-damar hastası oluyor.' diyen Dr. Aktaş, dünyadaki bir numaralı ölüm sebebinin kalp-damar hastalıkları olduğunu söyledi.

- 'Böyle giderse Türkiye'de herkes 30 sene sonra diyabetli olacak'

Dr. Ümit Aktaş, diyabet hastalarının, kansere yakalanma oranlarının da daha yüksek olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

'Dolayısıyla diyabet bizim için en önemli hastalık. Üstelik diyabet en hızlı artan hastalık. Bugün baktığınızda diyabet hastalığı Türkiye'de 1998'den 2010'a kadar iki kart arttı. Prediyabet (gizli şeker) dört kat arttı. Eğer böyle giderse memlekette 30 sene sonra herkes diyabet hastası olacak. Biz torunlarımıza insülin kalemi hediye edeceğiz. Bugün diyabet gerçekten bir salgın hastalık gibi artarak, son derece hızlı yayılarak, sanki bir mikrobik hastalık gibiymiş gibi ilerlemeye devam ediyor. Bu noktada diyabetin engellenmesini sağlamak çok kolay. Diyabeti tedavi etmek de çok kolay. Tüm diyabetlilerin yüzde 95'i tip 2 diyabettir. Tip 2 dediğimiz diyabet, insüline bağlı olmayan diyabettir. Eskiden biz buna erişkin tipi diyabet derdik ancak maalesef günümüzde 8 yaşındaki çocuklarda dahi tip 2 diyabet görülür oldu. Bu nedenle erişkin diyabet diyemiyoruz. İşte bu tip 2 diyabet direkt beslenmeyle alakalıdır, bir karbonhidrat toksisitesidir. Bir gluten intoleransı hastalığıdır. Bu tip 2 diyabeti tedavi etmenin yolu, beslenmesinin düzenlenmesidir. Karbonhidrattan, glutenden, işlenmiş gıdadan uzak yaşayacaksınız. Buna rağmen tip 2 diyabet olan hastalar ne yapacak? Bu hastalığın çaresi yok mu? Var. Tip 2 diyabet olan hastaların tamamı beslenmenin düzenlenmesiyle iyileşebilir.'

Aktaş, 3 aylık bir beslenme programıyla diyabetin sonlandırılabileceğini dile getirerek, 'Bu programda karbonhidrat yok, işlenmiş gıda ve gluten içeren gıdalar yok. Programda bol bol fermente gıdalar var. Yani probiyotik içeren ev sirkesi, yoğurdu, turşusu var. Kefir var. Programda bolca zeytinyağ, tereyağ, protein, kuruyemiş, mevsim sebzeleri var. Az miktarda da kurubaklagil olan programı uyguladığınız zaman tip 2 diyabetten tam şifayla kurtulma şansınız var.' diye konuştu.

Bu programın uygulanması halinde insilün direnciyle hipogliseminin de sona ereceğini anlatan Aktaş, polikistik over sendromu olanların da bu programı uygulayarak, hastalıklarından kurtulabileceklerini söyledi.

Aktaş, 'Bu program diyabetin iyileşmesi için önemli bir program. Tip 2 diyabet hastalarının tamamı tam şifayla iyileşebilir. Tip 2 diyabet hastalarının ilaçlı tedaviye ihtiyacı yoktur. Bu hastalara ilaç vermek yerine beslenmelerinin düzenlenmesi gerekir. Böylece bu hastalar iyileşecektir. Ancak bu program yaşam şekli haline getirilmezse diyabet geri döner. Dolayısıyla bu bir diyet değildir, bu bir sağlık yaşam programıdır. Hastalarımız bunu yaşam tarzı haline getirmelidir.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA