Gaziantep Emniyet Müdürlüğüne Yönelik Terör Saldırısının İddianamesi Tamamlandı
Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, 3 polisin şehit olduğu 34 kişinin yaralandığı terör saldırısıyla ilgili 62'si tutuklu 110 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezası istendi Saldırıda kullanılacak patlayıcıların, telefon görüşmelerinde 'Çiçekleri aldın mı?', 'Çiçekler gelmedi', 'Yolda mı?', 'Geldiğinde hemen gidelim' ifadeleri kullanılarak sağlandığı; saldırının zamanın ise 'Akşam maç var, 910 gibi' ifadesiyle duyurulduğu belirlendi
Gaziantep Emniyet Müdürlüğüne yönelik 3 polisin şehit olduğu 34 kişinin yaralandığı terör saldırısının iddianamesi tamamlandı.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlarla Mücadele Bürosu Savcılığınca hazırlanan ve 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 96 sayfalık iddianamede, terör örgütü DEAŞ tarafından 1 Mayıs 2016 tarihinde İl Emniyet Müdürlüğüne yönelik bomba yüklü araçla gerçekleştirilen terör saldırısında 3 polisin şehit edildiği, 27'si polis 34 kişinin yaralandığı belirtildi. DEAŞ'ın söz konusu saldırının yanı sıra Suruç, Gar, Beyoğlu ve Gaziantep'teki sokak düğününe yönelik terör saldırılarının da aralarında bulunduğu '18 eylem' gerçekleştirdiği bilgisine yer verildi.
Saldırıyı İsmail Güneş'in gerçekleştirdiğinin Adli Tıp Kurumunca belirlendiği aktarılan iddianamede, aralarında Güneş'in akrabalarının da bulunduğu bazı sanıkların, 19 Mayıs 2016'da polisin operasyonunda üzerindeki bombayı infilak ettiren 'Abdüllatif Efe' kod adlı örgütün sözde 'Türkiye emiri' ve 'eylem sorumlusu' Yunus Durmaz'la irtibatlı olduğuna dikkat çekildi.
- Patlayıcıya 'çiçek', eyleme 'maç' demişler
Telefon kayıtlarına da yer verilen iddianamede, sanıklardan Yunus Aracı'nın saldırıda kullanılacak patlayıcıları, 'Çiçekleri aldın mı?', 'Çiçekler gelmedi', 'Yolda mı?', 'Geldiğinde hemen gidelim' şeklinde telefon görüşmeleri yaparak sağladığı belirtildi.
Sanık Yusuf Ay'ın saldırının yaşandığı pazar günü, saat 07.28'de, 'Cumanız mübarek olsun' ve yol tarifi içeren mesajlarıyla bombalı saldırıda kullanılan araca gözcülük yaptığı ifade edildi. Sanık Ahmet Zehirci'nin ise 'Akşam maç var, 9-10 gibi' içerikli görüşmesinde saldırının gerçekleştirileceği zamanı bildirdiğine ve devamındaki görüşmelerde de kimlerin saldırıda görev alacağını söylediği tespitine yer verildi.
İddianamede ifadesine yer verilen 'Piramit' kod adlı gizli tanık, sanıklardan Ömer Şan Beltekin, 'Seta' kod ismini kullandığını, Rakka'da askeri eğitim aldığını ve rahatsızlığı sonucu Gaziantep'e döndüğünü ifade etti. Gizli tanık, ifadesinde, Durmaz tarafından bu kişiye sözde 'Gaziantep emirliği' verildiğini, patlayıcıların saklandığı depoları kiraladığını ve Beltekin'in eşi sanık Merve Beltekin'in de 'medrese'de kız çocuklarına eğitim verdiğini anlattı.
- Patlayıcılar kitap kutularında saklanmış
Gizli tanık 'Piramit', kod adı 'Ebu Eyyaş' olan sanık Hanifi Küplü'nün, Suriye'ye gidecek şahısları satın aldığı evde misafir ettiğini, sanık Erman Ekici'nin ise DEAŞ'ın Gaziantep'teki mali işlerinden sorumlu olduğunu ifade etti. Gizli tanık, Ekici'nin örgüte giden kişilerin ailelerine yardım ettiğini ve Durmaz'ın sözde 'silahlı kanat'ta yer aldığını ifade etti.
Gizli tanık, sanık Cuma Şahin'in kitabevi işlettiğini ve örgütün patlayıcılarını kitap kutularında sakladığını anlattı.
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü önündeki terör saldırısının aydınlatılmasına yönelik çalışmalara işaret edilerek, örgütün sözde 'eylem sorumlusu' Durmaz'ın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında eylem hazırlığında olduğu aktarılan iddianamede, Çağlayan Mahallesi Berber Mustafa Sokak'taki bir eve düzenlenen operasyonda, Durmaz'ın üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirdiği ve sanıklar Nesibe, kardeşi Hacı Ali Durmaz ve ev sahibi Emin Kepel ile ailesinin gözaltına alındığı hatırlatıldı.
Mehmet D'nin Yunus Durmaz'a para gönderdiği yönünde istihbari bilgiye ulaşan polisin Sanayi Mahallesi'ndeki bir bankamatikten paranın çekildiğini ve kamera kayıtları incelemesinde de parayı sanık Emin Kepel'in çektiğini belirlediği aktarıldı.
Ayrıca, Durmaz'ın sanık Vakıf Polat'a 7 bin 200 dolar vererek, bombanın tesirini artırmak için çivi ve bilye almasını istediği bilgisine ulaşıldığı, Polat'ın ikametinde yapılan aramada 17 365 lira ve bin 2 bin 400 dolar ele geçirildiği, sanık Hanifi Çelik'in ikametinde yapılan aramadaysa çivi ve bilye bulunduğu belirtildi.
Gaziantep Emniyet Müdürlüğüne gelen bir ihbara da yer verilen iddianamede, Akkent Mahallesi 12. Cadde'deki sitede sanık Yakup Sözmez'e ait eve, gece bazı kişilerin gelip gittiği bilgisi üzerine yapılan incelemelerde, Sözmez'in Durmaz ile irtibatının belirlendiği kaydedildi.
- 12 sanığa ağırlaştırılmış müebbet, diğer sanıklara 15 yıla kadar hapis
Sanıklardan 12'si hakkında 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'tasarlayarak öldürme', 'tasarlayarak öldürmeye iştirak', 'tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme' ve 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet, diğerleri hakkında ise 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğüne 1 Mayıs 2016'da bombalı araçla düzenlenen saldırıda 3 polis şehit olmuş, aralarında polislerin de bulunduğu 34 kişi yaralanmıştı.
Saldırının faillerinin yakalanmasına yönelik çalışmaların ardından, 19 Mayıs'ta merkez Şehitkamil ilçesinde düzenlenen operasyonda, örgütün sözde 'Türkiye emiri' Yunus Durmaz, üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirerek ölmüş, Durmaz'ın eşi, kardeşi ve aynı binadaki şüpheliler gözaltına alınmıştı.
Kaynak: AA
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlarla Mücadele Bürosu Savcılığınca hazırlanan ve 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 96 sayfalık iddianamede, terör örgütü DEAŞ tarafından 1 Mayıs 2016 tarihinde İl Emniyet Müdürlüğüne yönelik bomba yüklü araçla gerçekleştirilen terör saldırısında 3 polisin şehit edildiği, 27'si polis 34 kişinin yaralandığı belirtildi. DEAŞ'ın söz konusu saldırının yanı sıra Suruç, Gar, Beyoğlu ve Gaziantep'teki sokak düğününe yönelik terör saldırılarının da aralarında bulunduğu '18 eylem' gerçekleştirdiği bilgisine yer verildi.
Saldırıyı İsmail Güneş'in gerçekleştirdiğinin Adli Tıp Kurumunca belirlendiği aktarılan iddianamede, aralarında Güneş'in akrabalarının da bulunduğu bazı sanıkların, 19 Mayıs 2016'da polisin operasyonunda üzerindeki bombayı infilak ettiren 'Abdüllatif Efe' kod adlı örgütün sözde 'Türkiye emiri' ve 'eylem sorumlusu' Yunus Durmaz'la irtibatlı olduğuna dikkat çekildi.
- Patlayıcıya 'çiçek', eyleme 'maç' demişler
Telefon kayıtlarına da yer verilen iddianamede, sanıklardan Yunus Aracı'nın saldırıda kullanılacak patlayıcıları, 'Çiçekleri aldın mı?', 'Çiçekler gelmedi', 'Yolda mı?', 'Geldiğinde hemen gidelim' şeklinde telefon görüşmeleri yaparak sağladığı belirtildi.
Sanık Yusuf Ay'ın saldırının yaşandığı pazar günü, saat 07.28'de, 'Cumanız mübarek olsun' ve yol tarifi içeren mesajlarıyla bombalı saldırıda kullanılan araca gözcülük yaptığı ifade edildi. Sanık Ahmet Zehirci'nin ise 'Akşam maç var, 9-10 gibi' içerikli görüşmesinde saldırının gerçekleştirileceği zamanı bildirdiğine ve devamındaki görüşmelerde de kimlerin saldırıda görev alacağını söylediği tespitine yer verildi.
İddianamede ifadesine yer verilen 'Piramit' kod adlı gizli tanık, sanıklardan Ömer Şan Beltekin, 'Seta' kod ismini kullandığını, Rakka'da askeri eğitim aldığını ve rahatsızlığı sonucu Gaziantep'e döndüğünü ifade etti. Gizli tanık, ifadesinde, Durmaz tarafından bu kişiye sözde 'Gaziantep emirliği' verildiğini, patlayıcıların saklandığı depoları kiraladığını ve Beltekin'in eşi sanık Merve Beltekin'in de 'medrese'de kız çocuklarına eğitim verdiğini anlattı.
- Patlayıcılar kitap kutularında saklanmış
Gizli tanık 'Piramit', kod adı 'Ebu Eyyaş' olan sanık Hanifi Küplü'nün, Suriye'ye gidecek şahısları satın aldığı evde misafir ettiğini, sanık Erman Ekici'nin ise DEAŞ'ın Gaziantep'teki mali işlerinden sorumlu olduğunu ifade etti. Gizli tanık, Ekici'nin örgüte giden kişilerin ailelerine yardım ettiğini ve Durmaz'ın sözde 'silahlı kanat'ta yer aldığını ifade etti.
Gizli tanık, sanık Cuma Şahin'in kitabevi işlettiğini ve örgütün patlayıcılarını kitap kutularında sakladığını anlattı.
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü önündeki terör saldırısının aydınlatılmasına yönelik çalışmalara işaret edilerek, örgütün sözde 'eylem sorumlusu' Durmaz'ın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında eylem hazırlığında olduğu aktarılan iddianamede, Çağlayan Mahallesi Berber Mustafa Sokak'taki bir eve düzenlenen operasyonda, Durmaz'ın üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirdiği ve sanıklar Nesibe, kardeşi Hacı Ali Durmaz ve ev sahibi Emin Kepel ile ailesinin gözaltına alındığı hatırlatıldı.
Mehmet D'nin Yunus Durmaz'a para gönderdiği yönünde istihbari bilgiye ulaşan polisin Sanayi Mahallesi'ndeki bir bankamatikten paranın çekildiğini ve kamera kayıtları incelemesinde de parayı sanık Emin Kepel'in çektiğini belirlediği aktarıldı.
Ayrıca, Durmaz'ın sanık Vakıf Polat'a 7 bin 200 dolar vererek, bombanın tesirini artırmak için çivi ve bilye almasını istediği bilgisine ulaşıldığı, Polat'ın ikametinde yapılan aramada 17 365 lira ve bin 2 bin 400 dolar ele geçirildiği, sanık Hanifi Çelik'in ikametinde yapılan aramadaysa çivi ve bilye bulunduğu belirtildi.
Gaziantep Emniyet Müdürlüğüne gelen bir ihbara da yer verilen iddianamede, Akkent Mahallesi 12. Cadde'deki sitede sanık Yakup Sözmez'e ait eve, gece bazı kişilerin gelip gittiği bilgisi üzerine yapılan incelemelerde, Sözmez'in Durmaz ile irtibatının belirlendiği kaydedildi.
- 12 sanığa ağırlaştırılmış müebbet, diğer sanıklara 15 yıla kadar hapis
Sanıklardan 12'si hakkında 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'tasarlayarak öldürme', 'tasarlayarak öldürmeye iştirak', 'tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme' ve 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet, diğerleri hakkında ise 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğüne 1 Mayıs 2016'da bombalı araçla düzenlenen saldırıda 3 polis şehit olmuş, aralarında polislerin de bulunduğu 34 kişi yaralanmıştı.
Saldırının faillerinin yakalanmasına yönelik çalışmaların ardından, 19 Mayıs'ta merkez Şehitkamil ilçesinde düzenlenen operasyonda, örgütün sözde 'Türkiye emiri' Yunus Durmaz, üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirerek ölmüş, Durmaz'ın eşi, kardeşi ve aynı binadaki şüpheliler gözaltına alınmıştı.