Üniversite Öğrencilerinden Kudüs İçin Ortak Bildiri
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğrenci Konseyi ve Kulüpler Birliği, ortak bir bildiri açıklayarak, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararını protesto etti.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan kararnameyi onaylaması, başta Türkiye olmak üzere Müslüman ülkelerde büyük bir infiale yol açtı. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın İstanbul’daki olağanüstü toplantısından da Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olarak tanınması kararı çıkarken, üniversite öğrencilerinden de destek gecikmedi. İstanbul Aydın Üniversitesi Öğrenci Konseyi ve üniversitenin öğrenci kulüplerinin oluşturduğu İAÜ Kulüpler Birliği, ortaklaşa hazırladıkları bir bildiriyi okuyarak ABD’nin Kudüs kararını protesto etti.
Öğrenci Konseyi Başkanı Ali Erdoğan ile Kulüpler Birliği Başkanı Burak Kulalı’nın ortaklaşa hazırladığı ve Filistin’in sahipsiz bırakılmaması gerektiği vurgulanan bildiride “Filistin’i işgal ederek, milyonlarca insanımızı yersiz, yurtsuz bırakan, işgal ettiği topraklarda kardeşlerimizi rehin alan, adeta baskı ve zulmün temsilcisi haline gelen, 1967’den bu yana Filistinlilerin topraklarını gasp eden işgalci İsrail yönetimini, 1980 yılına ait 478 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararına rağmen, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kudüs’ü ‘İsrail Yönetimi’nin sözde başkenti olarak’ tanıması kesinlikle kabul edilemez ve edilmeyecektir" ifadelerine yer verildi.
“Orta Doğu’da barışın yolu Kudüs’ten geçer”
Bildiride Kudüs’ün statüsünü değiştiren bir girişim olan bu karar karşısında yapılacakların protestoyla sınırlı kalmaması ve daha fazlasının yapılması gerektiğine değinilerek, şunlar kaydedildi:
"Filistin halkının yaraları kanamaya devam ederken, hak ihlalleri, zulüm ve baskılar sürerken, Kudüs işgalinin meşrulaştırılma çabalarına katkı sağlamak, sadece uluslararası hukuk ihlali değil aynı zamanda insanlık vicdanına da vurulmuş ağır bir darbedir. Adeta bir insanlık sınavına dönüşen Kudüs, yıllardır dünya kamuoyuna, barış ve istikrar getireceği vaadiyle arabuluculuk rolüne soyunan Amerika Birleşik Devletleri’nin taktığı maskeyi düşürmüş ve zulme taraf olduğunu ortaya çıkartmıştır. Gasp, hile ve desise ile Filistin’i açık hava hapishanesine çeviren, binlerce masum insanımızı katleden zihniyete olan destek derhal geri çekmelidir.
İnanıyoruz ki; Dünya barışının yolu Ortadoğu’dan, Ortadoğu barışının yolu ise Kudüs’ten geçer. Kudüs’e barış ancak, toplumsal vicdan, adalet, eşitlik ve hoşgörüyle gelecektir. Kudüs topraklarına, kan, gözyaşı ve zulmü taşıyan, bu zulme destek olan ve sessiz kalan kim olursa olsun hesabını mutlaka bir gün verecektir.
Şunu çok iyi biliyoruz ki; insanlığın vicdanını kanatan ve tüm bu hukuksuzlukların kaynağı, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’dir. İlk kıblemiz olan Kudüs’ü işgalle başkentleri yapabileceklerini zannedenlere, devlet ve millet olarak, elbet bir cevabımızın olacağını hatırlatırız.
İnsanlık vicdanını derinden yaralayan bu gelişmeler karşısında İstanbul Aydın Üniversitesi Kulüpler Birliği ve Öğrenci Konseyi olarak, Kudüs’ün statüsünü değiştirmeye yönelik tüm bu girişimleri kesin, tartışmasız bir şekilde reddediyor ve lanetliyoruz. Kudüs Kalbimizdir!”
Kaynak: İHA
Öğrenci Konseyi Başkanı Ali Erdoğan ile Kulüpler Birliği Başkanı Burak Kulalı’nın ortaklaşa hazırladığı ve Filistin’in sahipsiz bırakılmaması gerektiği vurgulanan bildiride “Filistin’i işgal ederek, milyonlarca insanımızı yersiz, yurtsuz bırakan, işgal ettiği topraklarda kardeşlerimizi rehin alan, adeta baskı ve zulmün temsilcisi haline gelen, 1967’den bu yana Filistinlilerin topraklarını gasp eden işgalci İsrail yönetimini, 1980 yılına ait 478 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararına rağmen, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kudüs’ü ‘İsrail Yönetimi’nin sözde başkenti olarak’ tanıması kesinlikle kabul edilemez ve edilmeyecektir" ifadelerine yer verildi.
“Orta Doğu’da barışın yolu Kudüs’ten geçer”
Bildiride Kudüs’ün statüsünü değiştiren bir girişim olan bu karar karşısında yapılacakların protestoyla sınırlı kalmaması ve daha fazlasının yapılması gerektiğine değinilerek, şunlar kaydedildi:
"Filistin halkının yaraları kanamaya devam ederken, hak ihlalleri, zulüm ve baskılar sürerken, Kudüs işgalinin meşrulaştırılma çabalarına katkı sağlamak, sadece uluslararası hukuk ihlali değil aynı zamanda insanlık vicdanına da vurulmuş ağır bir darbedir. Adeta bir insanlık sınavına dönüşen Kudüs, yıllardır dünya kamuoyuna, barış ve istikrar getireceği vaadiyle arabuluculuk rolüne soyunan Amerika Birleşik Devletleri’nin taktığı maskeyi düşürmüş ve zulme taraf olduğunu ortaya çıkartmıştır. Gasp, hile ve desise ile Filistin’i açık hava hapishanesine çeviren, binlerce masum insanımızı katleden zihniyete olan destek derhal geri çekmelidir.
İnanıyoruz ki; Dünya barışının yolu Ortadoğu’dan, Ortadoğu barışının yolu ise Kudüs’ten geçer. Kudüs’e barış ancak, toplumsal vicdan, adalet, eşitlik ve hoşgörüyle gelecektir. Kudüs topraklarına, kan, gözyaşı ve zulmü taşıyan, bu zulme destek olan ve sessiz kalan kim olursa olsun hesabını mutlaka bir gün verecektir.
Şunu çok iyi biliyoruz ki; insanlığın vicdanını kanatan ve tüm bu hukuksuzlukların kaynağı, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’dir. İlk kıblemiz olan Kudüs’ü işgalle başkentleri yapabileceklerini zannedenlere, devlet ve millet olarak, elbet bir cevabımızın olacağını hatırlatırız.
İnsanlık vicdanını derinden yaralayan bu gelişmeler karşısında İstanbul Aydın Üniversitesi Kulüpler Birliği ve Öğrenci Konseyi olarak, Kudüs’ün statüsünü değiştirmeye yönelik tüm bu girişimleri kesin, tartışmasız bir şekilde reddediyor ve lanetliyoruz. Kudüs Kalbimizdir!”