TGDF'den Sektör Firmalarına Eğitim Programı
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), Gıda Savunması Planı konusunda sektör firmalarına yönelik bir eğitim programı hazırladı.
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), ABD'ye ihracat ve pazarda bulunmanın ön koşulu haline gelen Gıda Savunması Planı konusunda sektör firmalarına yönelik bir eğitim programı hazırladı.
TGDF'den yapılan açıklamaya göre, ABD'de Gıda Savunması Planı'nı içeren Gıda Güvenliği Modernizasyon Kanunu (FSMA), bu ülkeye ihracat yapmak isteyen firmaların, belirlenen kriterler kapsamında kendi gıda savunması planlarını oluşturmalarını öngörüyor.
Mayıs 2012'de Türkiye'de gerçekleşen ilk Gıda Savunması Çalıştayı'na destek veren TGDF, FSMA ile ABD'ye gıda ihracatı ve pazarda bulunma kriterlerinden birisi haline gelen Gıda Savunması Planı konusunda sektör firmalarına yönelik bir eğitim gerçekleştirecek. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı iş birliği ile düzenlenen eğitim programı, 14 Aralık'ta İstanbul'da yapılacak.
Gıda Savunması Planı'nı hazırlayan firmalar, bir yandan gıda savunması alanında ülkenin kapasitesini arttırırken, diğer yandan ABD'ye doğrudan veya dolaylı yapılacak ihracatta önemli bir avantaj elde etmiş olacak.
TGDF Başkanı Şemsi Kopuz ve Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Muharrem Selçuk'un açılış konuşmaları ile başlayacak programda eğitimi, gıda savunması alanında ülkedeki en yetkin isimlerin başında gelen ODTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hami Alpas verecek.
- Eğitim programı
ABD'ye gıda ihracatının yanı sıra gıda güvenliği ve tedarikçi sertifikasyonları tarafından da talep edilen Gıda Savunması Planı'nı sektör temsilcilerine anlatacak olan Alpas, "Gıda Savunması Planı nedir; ne değildir?", "Gıda Güvenliği Modernizasyon Kanunu ve gıda tedarikçisi verifikasyon programları neler getiriyor?", "Gıda üreticileri bu değişime nasıl hazırlanacak?" sorularına açıklık getirecek.
Öğleden sonra Prof. Dr. Alpas liderliğinde gerçekleşecek grup çalışmaları ile devam edecek olan eğitim programı, sunumlar ve değerlendirme bölümüyle sona erecek.
Verilen bilgiye göre, günümüzde uluslararası gıda ve içecek ticaretinin artması, güvenilir gıda üretimi ve dağıtımı konusunda yeni zorlukları da beraberinde getiriyor. Bunun için işletme içi ve işletme dışından gelebilecek kasıtlı eylemlere karşı risk ve tehdit oluşturacak noktaların işletmeye özgü olarak tespiti ve bu risklerin önlenmesine yönelik bir gıda savunma yönetim sisteminin, konunun uzmanlarıyla birlikte geliştirilerek kurulması büyük önem taşıyor.
Gıda Savunması (Food Defence) kavramı, gıda tedarik zincirinde kasıtlı tehditlerin bertaraf edilmesi için alınması gerekli önlemleri kapsıyor. Gıdanın sınır tanımadığı ve kasıtlı tehditlere her geçen gün daha açık hale geldiği günümüzde bütüncül bir gıda savunma inisiyatifi sağlayabilmek için akademi, halk sağlığı, endüstri ve yasa koyuculardan oluşan bileşenlerin bir araya gelerek ortak hareket etmesi bir zorunluluk...
Yaklaşık 12 milyar dolar ihracata ulaşan gıda sektörünün, gıda savunması konusundaki düzenlemelerden olumsuz etkilenmemesi ve tüm paydaşların bilgi kirliliğinden uzak ve doğru bir şekilde Gıda Savunması Vizyonu'na hakim olabilmesi önem taşıyor.
Gıda işletmelerinin Gıda Savunması Planı'na sahip olmaları, bir yandan ulusal pazarda gıda güvenliğinin geliştirilmesi diğer yandan da yeni yasal düzenlemeleri ile ihracatta önemli yeri bulunan ABD pazarına giriş kriterlerini de etkileyecek.
Kaynak: AA
TGDF'den yapılan açıklamaya göre, ABD'de Gıda Savunması Planı'nı içeren Gıda Güvenliği Modernizasyon Kanunu (FSMA), bu ülkeye ihracat yapmak isteyen firmaların, belirlenen kriterler kapsamında kendi gıda savunması planlarını oluşturmalarını öngörüyor.
Mayıs 2012'de Türkiye'de gerçekleşen ilk Gıda Savunması Çalıştayı'na destek veren TGDF, FSMA ile ABD'ye gıda ihracatı ve pazarda bulunma kriterlerinden birisi haline gelen Gıda Savunması Planı konusunda sektör firmalarına yönelik bir eğitim gerçekleştirecek. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı iş birliği ile düzenlenen eğitim programı, 14 Aralık'ta İstanbul'da yapılacak.
Gıda Savunması Planı'nı hazırlayan firmalar, bir yandan gıda savunması alanında ülkenin kapasitesini arttırırken, diğer yandan ABD'ye doğrudan veya dolaylı yapılacak ihracatta önemli bir avantaj elde etmiş olacak.
TGDF Başkanı Şemsi Kopuz ve Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Muharrem Selçuk'un açılış konuşmaları ile başlayacak programda eğitimi, gıda savunması alanında ülkedeki en yetkin isimlerin başında gelen ODTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hami Alpas verecek.
- Eğitim programı
ABD'ye gıda ihracatının yanı sıra gıda güvenliği ve tedarikçi sertifikasyonları tarafından da talep edilen Gıda Savunması Planı'nı sektör temsilcilerine anlatacak olan Alpas, "Gıda Savunması Planı nedir; ne değildir?", "Gıda Güvenliği Modernizasyon Kanunu ve gıda tedarikçisi verifikasyon programları neler getiriyor?", "Gıda üreticileri bu değişime nasıl hazırlanacak?" sorularına açıklık getirecek.
Öğleden sonra Prof. Dr. Alpas liderliğinde gerçekleşecek grup çalışmaları ile devam edecek olan eğitim programı, sunumlar ve değerlendirme bölümüyle sona erecek.
Verilen bilgiye göre, günümüzde uluslararası gıda ve içecek ticaretinin artması, güvenilir gıda üretimi ve dağıtımı konusunda yeni zorlukları da beraberinde getiriyor. Bunun için işletme içi ve işletme dışından gelebilecek kasıtlı eylemlere karşı risk ve tehdit oluşturacak noktaların işletmeye özgü olarak tespiti ve bu risklerin önlenmesine yönelik bir gıda savunma yönetim sisteminin, konunun uzmanlarıyla birlikte geliştirilerek kurulması büyük önem taşıyor.
Gıda Savunması (Food Defence) kavramı, gıda tedarik zincirinde kasıtlı tehditlerin bertaraf edilmesi için alınması gerekli önlemleri kapsıyor. Gıdanın sınır tanımadığı ve kasıtlı tehditlere her geçen gün daha açık hale geldiği günümüzde bütüncül bir gıda savunma inisiyatifi sağlayabilmek için akademi, halk sağlığı, endüstri ve yasa koyuculardan oluşan bileşenlerin bir araya gelerek ortak hareket etmesi bir zorunluluk...
Yaklaşık 12 milyar dolar ihracata ulaşan gıda sektörünün, gıda savunması konusundaki düzenlemelerden olumsuz etkilenmemesi ve tüm paydaşların bilgi kirliliğinden uzak ve doğru bir şekilde Gıda Savunması Vizyonu'na hakim olabilmesi önem taşıyor.
Gıda işletmelerinin Gıda Savunması Planı'na sahip olmaları, bir yandan ulusal pazarda gıda güvenliğinin geliştirilmesi diğer yandan da yeni yasal düzenlemeleri ile ihracatta önemli yeri bulunan ABD pazarına giriş kriterlerini de etkileyecek.