Bahçeli'nin 'Tercihli İttifak' önerisine AK Parti'den yanıt

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'dan Bahçeli'nin 'Tercihli İttifak' önerisine yanıt geldi.

Bahçeli'nin 'Tercihli İttifak' önerisine AK Parti'den yanıt
Bahçeli'nin 'Tercihli İttifak' önerisine AK Parti'den yanıt
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Habertürk TV'de soruları yanıtladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'tercihli ittifak' önerisi hakkında açıklamalarda bulunan Yazıcı, 'Bireyler dolambaçlı prosedürlerden hoşlanmazlar. Bir formülasyon öneriyor sayın genel başkan. Fazla prosedür içermeyen bir şekilde kullanmak ister seçmen. Bunlar oturulur konuşulur' dedi.

ABD'deki Reza Zarrab davasına ilişkin açıklamalarda bulunan Yazıcı, 'Tehdit altında, özgür değil. Özgür olmayan bir kişinin özgürlüğüne kavuşmak için icra edebileceği söylemlerin hukuksal bir değeri olabilir mi?' diye konuştu.

Yazıcı'nın açıklamalarından satır başları:

(Kılıçdaroğlu) Akla mantığa sığmayan isnatlarda bulundu. Geçen hafta bir Cumhurbaşkanımızla alakalı, densizce beyanlarda bulundu. Edep dışı, ahlak dışı söylemler. CHP camiası önemli bir camiadır. Bir kişinin bu söylemi kabul edilebilir değildir. Edepsizce, aymazca beyanlar, elbette ki yargı önünde bunun hesabını verecektir.

'CUMHURBAŞKANIMIZIN AVUKATLARI CEZA KOVUŞTURMASI İÇİN GEREKENİ YAPACAK'


Bu söylem suç isnadı içermesi durumundan ceza yargısına da konu olabilecek bir fiil. Cumhurbaşkanımızın avukatları ceza kovuşturması için gerekeni yapacak.

Salı günkü konuşmalarını irdeleyin. Hiçbir proje önerisi yoktur. Ayağı yere basmayan, bir takım mahfillerin sözcülüğüne soyunmuş bir adam konumunda. Türkiye düşmanları, hükümetimizin faaliyetlerini önemsemeyen, Türkiye'nin ilerlemesini riskli gören çevrelerin dile getirdikleri söylemlerin sözcülüğüne soyunmuş bir durumda. Muhalefet partisi genel başkanı bu tür bir söylemi nasıl gerçekleştirir.

Bunlar konuşulacak, müzakere edilecek konular. Bizim mevzuatımızda siyasi partilerin ittifakına imkan sağlayan pratikler var. En geniş kapsamlı olanı 1991'de yaşanan MHP de yer aldı. Mevcut mevzuatımız partilerin tüzel kişiliklerini bir yere bırakarak bir tanesinin logosu ve listesi altında yer almak suretiyle ittifaka imkan veriyor. Bu daha somutlaştırılabilir mi? Bu tartışılır, konuşulur. Bir düzenleme yapılabilir ama bizim yaptığımız uyum yasaları kapsamında şu ana kadar böyle bir konu gündeme gelmedi.

BAHÇELİ'NİN 'TERCİHLİ İTTİFAK' ÖNERİSİ

Seçme hakkı önemli. Kişiye bağlı en temel siyasal hakların başında geliyor. Bireyler dolambaçlı prosedürlerden hoşlanmazlar. Bir formülasyon öneriyor sayın genel başkan. Fazla prosedür içermeyen bir şekilde kullanmak ister seçmen. Bunlar oturulur konuşulur. Bu düzenlemeler olabilir ama seçmenin kafa karışıklığına yol açacak, seçme hakkını zorlaştıracak prosedürlerden uzak durmak gerekir. Siyasi partiler seçimlerde aldıkları oy oranları ile hazine yardımı alıyorlar. Bu da konuşulur.

Uyum yasaları çok başka bir içerikte devam ediyor. Belli bir aşamaya geldi uyum yasaları ama bu seçim yasaları, farklı öneriler de Meclis gündeminde partiler arasında konuşulur, tartışılır. Kanaat oluşursa yasalaşmak üzere Meclis'e sevk edilir.

Daraltılmış bölgede barajla oynanması gerekir. Daraltılmış sistemde de bütün seçim bölgelerini 5 olarak alırsınız, o zaman yüzde 10 barajı da doğal olarak gündeme gelir. Meclis'te temsil partilerin temsili midir? Yoksa sosyal hayattaki kümelerin temsili midir? Ben yüzde 10 barajına rağmen Türkiye'de temsiliyet bakımından herhangi bir sorun olmadığı kanısındayım. Bunlar baskı gruplarıdır. Baskı grupları demokratik hayatın önemli gerçeğidir.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçeceğiz 2019 yılında. Yeni bir model. Cumhurbaşkanı 50+1 ile seçilecek. Yasama ne olursa olsun diyemeyiz. Parçalı olsun diyemeyiz. Değişen anayasanın ilk uygulamasını 2019 seçimleri itibarıyla hayata geçireceğiz.

REZA ZARRAB DAVASI

Bu bir projedir. Sarraf bir proje. Türkiye, Sarraf'la yatıp kalkamaz.Türkiye düşmanları Sarraf'a yaslanmışlar, Sarraf'tan medet umuyorlar. Sarraf çıktı ve saçmaladı kıyamet mi kopacak? . Özgür olmayan bir kişinin özgürlüğüne kavuşmak için icra edebileceği söylemlerin hukuksal bir değeri olabilir mi? Bir saçmalık, komedi oynuyoruz.