Polonyalı Kadınlardan Hükümet Karşıtı Protesto
Polonyalı binlerce kadın, 2003 yılı Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi’nin de desteği ile hükümetin kadınlara yönelik politikasını protesto etti.
Polonyalı kadınlar hükümetin kadınlara yönelik politikalarını protesto için sokağa çıktı. Ülkenin değişik kentlerinde düzenlenen yürüyüş ve gösterilerle taleplerini haykıran kadınlara İranlı avukat, insan hakları savunucusu, 2003 yılı Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi de destek verdi.
Nüfusun çoğunluğunu Katolik Hristiyanların oluşturduğu Polonya’da yaklaşık 2 yıl önce iktidara gelen Jarosaw Kaczyski’nin liderliğini yaptığı Hukuk ve Adalet Partisi (PiS), bir kez daha kadınların hedefi oldu. Geçtiğimiz yıl kürtajın tamamen yasaklanmasını öngören yasa tasarısına karşı “Kara Protesto” (Czarny Protest) eylemi düzenleyen Polonyalı kadınlar, hükümete geri adım attıran protesto gösterisinin yıl dönümünde yeniden sokaklardaydı. Aradan geçen süre içerisinde tüp bebek yöntemiyle gebelik projesine son veren, ertesi gün hapını reçeteye bağlayan hükümet ülkenin çeşitli kentlerinde düzenlenen gösterilerle protesto edildi.
Yağmurlu havaya rağmen binlerce kişinin katıldığı Varşova’daki yürüyüş Kültür ve Bilim Sarayı’ndan başladı.
“Dayanışma bizim silahımız”, “Kadına karşı şiddete hayır”, “Kadınların cehennemine dur de” sloganları eşliğinde bir saatlik yürüyüşün ardından Plac Zamkowy’e ulaşan kadınlara yürüyüş boyunca erkekler de destek verdi. Burada kurulan kürsüde söz alan kadın örgütleri temsilcileri okullarda cinsellik eğitimi dersinin kaldırılmasını, doktorlara vicdanının sesini dinleyip doğum kontrol hapı reçetesi yazmama hakkı tanınmasını, ertesi gün hapının reçeteye bağlanmasını eleştirdi.
Polonyalı kadınlara bir programa katılmak için Varşova’da bulunan İranlı insan hakları savunucusu, 2003 yılı Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi de destek verdi. Ebadi, eylem alanında yaptığı kısa konuşmasında Polonyalı kadınları desteklemek için geldiğini, kadınların kaderinin ortak olduğunu söyledi.
Politikacıların kadınlara kulak tıkayamayacaklarını, onların sesini dinlemek zorunda olduğunu belirten Nobel ödüllü avukat, “Bizler hepimiz aynı cephenin üyeleriyiz, biliyorum ki kazanacağız” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
Hali hazırda kadının hayatı tehlikede olduğu durumlar, fetüs için geri döndürülemez riskli durumlar ile tecavüz sonucu gerçekleşen hamilelik durumunda kürtajın yapılabildiği yasanın değişmesi ve kürtajın tamamıyla yasal hale gelmesi için imza da toplanan protesto gösterisi, konuşmaların ardından olaysız bir şekilde sona erdi.
Kaynak: İHA
Nüfusun çoğunluğunu Katolik Hristiyanların oluşturduğu Polonya’da yaklaşık 2 yıl önce iktidara gelen Jarosaw Kaczyski’nin liderliğini yaptığı Hukuk ve Adalet Partisi (PiS), bir kez daha kadınların hedefi oldu. Geçtiğimiz yıl kürtajın tamamen yasaklanmasını öngören yasa tasarısına karşı “Kara Protesto” (Czarny Protest) eylemi düzenleyen Polonyalı kadınlar, hükümete geri adım attıran protesto gösterisinin yıl dönümünde yeniden sokaklardaydı. Aradan geçen süre içerisinde tüp bebek yöntemiyle gebelik projesine son veren, ertesi gün hapını reçeteye bağlayan hükümet ülkenin çeşitli kentlerinde düzenlenen gösterilerle protesto edildi.
Yağmurlu havaya rağmen binlerce kişinin katıldığı Varşova’daki yürüyüş Kültür ve Bilim Sarayı’ndan başladı.
“Dayanışma bizim silahımız”, “Kadına karşı şiddete hayır”, “Kadınların cehennemine dur de” sloganları eşliğinde bir saatlik yürüyüşün ardından Plac Zamkowy’e ulaşan kadınlara yürüyüş boyunca erkekler de destek verdi. Burada kurulan kürsüde söz alan kadın örgütleri temsilcileri okullarda cinsellik eğitimi dersinin kaldırılmasını, doktorlara vicdanının sesini dinleyip doğum kontrol hapı reçetesi yazmama hakkı tanınmasını, ertesi gün hapının reçeteye bağlanmasını eleştirdi.
Polonyalı kadınlara bir programa katılmak için Varşova’da bulunan İranlı insan hakları savunucusu, 2003 yılı Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi de destek verdi. Ebadi, eylem alanında yaptığı kısa konuşmasında Polonyalı kadınları desteklemek için geldiğini, kadınların kaderinin ortak olduğunu söyledi.
Politikacıların kadınlara kulak tıkayamayacaklarını, onların sesini dinlemek zorunda olduğunu belirten Nobel ödüllü avukat, “Bizler hepimiz aynı cephenin üyeleriyiz, biliyorum ki kazanacağız” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
Hali hazırda kadının hayatı tehlikede olduğu durumlar, fetüs için geri döndürülemez riskli durumlar ile tecavüz sonucu gerçekleşen hamilelik durumunda kürtajın yapılabildiği yasanın değişmesi ve kürtajın tamamıyla yasal hale gelmesi için imza da toplanan protesto gösterisi, konuşmaların ardından olaysız bir şekilde sona erdi.