Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gedikli'den 'Fire' Tartışmalarına İlişkin Açıklama
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, anayasa değişiklik teklifi için yapılan "fire" tartışmalarına ilişkin değerlendirmede bulunarak, "Ana muhalefetin eski ve yeni genel başkanının ve onların etrafında kümelenen ’seçmen dışı’ birtakım çevrelerin ’fire’ tartışması başlatması, AK Parti milletvekilleri arasında böyle bir durum söz konusu olduğu için değil; tamamen toplumu tedirgin etmeye yönelik bir algı operasyonudur" dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, Cumhurbaşkanlığı üzerine kaleme aldığı yazıda, AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından bugüne kadar sayısız tarihi karar verdiğini ve birçok olmaz denileni başardığını belirterek, "Bu sefer hallolmaz denilen bundan sağ çıkamaz ülke denilen sorunu akılla, basiretle, istişare sonucunda tek seslilikle çözüme kavuşturdu. Türkiye siyasetinde istişare ve teşkilat kültürünün bizim zamanımızda başka ülkelere bile örnek olacak hale geldiği de aşikar. Hal böyleyken ana muhalefetin eski ve yeni genel başkanının ve onların etrafında kümelenen ’seçmen dışı’ birtakım çevrelerin ’fire’ tartışması başlatması, AK Parti milletvekilleri arasında böyle bir durum söz konusu olduğu için değil; tamamen toplumu tedirgin etmeye yönelik bir algı operasyonudur. Bu operasyonun asıl amacı ise ekonomide ’siyasi belirsizlik’ fiyatlamasını bahane ederek not vermeye hazır olan Fitch ve benzeri kuruluşlara malzeme vermektir. Türkiye ekonomisinin başta kamu maliyesi olmak üzere,bankacılık sistemi ve kurumsal alt yapısının sağlamlığı bizi bugünlere sağ salim ulaştırdı" ifadelerini kullandı.
Gedikli, açıklamasını şöyle sürdürdü: "15 Temmuz’dan sonra başlayan; not indirimi, borsa ve dolar kuru üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırma taktikleri, satıh mücadelesi için başlattığımız, milli güvenliğimizi sağlamak dışında başka hiçbir amacı olmayan El Bab operasyonu için başkasının toprağında gözümüz var imaları, Cumhurbaşkanlığı sistemi hakkında ipe sapa gelmez ve gerçek dışı olmasına rağmen ısrarla söylenen ’rejim değişiyor’ iddiaları bunca çarpıtmanın hedefinin sadece Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldığını sananlar,Erdoğan karşıtlığı için bu bölücü propagandalara hep bir ağızdan katılanların göremediği gerçek ise ;hedefin tam manasıyla güçlenen,üreten ve artık emir almayan Türkiye olduğudur.İdeolojisi ne olursa olsun herkesin görmesi gereken gerçek şu; Dünya’nın bugün geldiği noktada Türkiye istikrarının sadece bizim coğrafyamız için değil tüm Dünya için hayati olduğunu itiraf eden bir çok Avrupalı siyasetçiye rağmen içeride istikrarın kaosa dönmesi için başta mezhep kavgası olmak üzere birçok olmayan ayrıştırmaları başlatmak isteyen bir çok hizipçi mevcut."
"2017 Cumhurbaşkanlığı ve Yeni Anayasa referandumu hem Türkiye’nin hem bölgenin hem de dünyanın önümüzde ki 100 yıllık ekonomik/siyasi istikrarını belirleyecek" diyen Gedikli, "Şahsen hiçbir AK Partili milletvekili kardeşlerimden hiçbirinin altına imza attığı tekliften geri dönmesini beklemiyorum.Çünkü mesele sen ben değil Türkiye meselesi şiarıyla siyaset yapan bir partinin, halka hizmet Hak’ka hizmet diyen Sayın Erdoğan’ı gerçek bir lider olarak gören insanlar. Kısacası AK Parti kurucu üyesi olarak hiçbir zaman olmadığı gibi Cumhurbaşkanlığı Sistemi konusunda da yani ülkemiz için tarihi virajda savrulmayacağımızı biliyorum. Krizi, kaosu avuçlarını ovuşturarak kapıda bekleyen ekonomik suikastçilerin ocağına incir ağacı dikecek olan istikrardır, o istikrarın formülü de vesayete hayır, cumhurbaşkanlığına evet demekten geçer" açıklamasında bulundu.
Kaynak: İHA
Gedikli, açıklamasını şöyle sürdürdü: "15 Temmuz’dan sonra başlayan; not indirimi, borsa ve dolar kuru üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırma taktikleri, satıh mücadelesi için başlattığımız, milli güvenliğimizi sağlamak dışında başka hiçbir amacı olmayan El Bab operasyonu için başkasının toprağında gözümüz var imaları, Cumhurbaşkanlığı sistemi hakkında ipe sapa gelmez ve gerçek dışı olmasına rağmen ısrarla söylenen ’rejim değişiyor’ iddiaları bunca çarpıtmanın hedefinin sadece Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldığını sananlar,Erdoğan karşıtlığı için bu bölücü propagandalara hep bir ağızdan katılanların göremediği gerçek ise ;hedefin tam manasıyla güçlenen,üreten ve artık emir almayan Türkiye olduğudur.İdeolojisi ne olursa olsun herkesin görmesi gereken gerçek şu; Dünya’nın bugün geldiği noktada Türkiye istikrarının sadece bizim coğrafyamız için değil tüm Dünya için hayati olduğunu itiraf eden bir çok Avrupalı siyasetçiye rağmen içeride istikrarın kaosa dönmesi için başta mezhep kavgası olmak üzere birçok olmayan ayrıştırmaları başlatmak isteyen bir çok hizipçi mevcut."
"2017 Cumhurbaşkanlığı ve Yeni Anayasa referandumu hem Türkiye’nin hem bölgenin hem de dünyanın önümüzde ki 100 yıllık ekonomik/siyasi istikrarını belirleyecek" diyen Gedikli, "Şahsen hiçbir AK Partili milletvekili kardeşlerimden hiçbirinin altına imza attığı tekliften geri dönmesini beklemiyorum.Çünkü mesele sen ben değil Türkiye meselesi şiarıyla siyaset yapan bir partinin, halka hizmet Hak’ka hizmet diyen Sayın Erdoğan’ı gerçek bir lider olarak gören insanlar. Kısacası AK Parti kurucu üyesi olarak hiçbir zaman olmadığı gibi Cumhurbaşkanlığı Sistemi konusunda da yani ülkemiz için tarihi virajda savrulmayacağımızı biliyorum. Krizi, kaosu avuçlarını ovuşturarak kapıda bekleyen ekonomik suikastçilerin ocağına incir ağacı dikecek olan istikrardır, o istikrarın formülü de vesayete hayır, cumhurbaşkanlığına evet demekten geçer" açıklamasında bulundu.