Siirt'te 'Güney Afrika'da İslam' Konulu Konferans
Güney Afrika Uluslararası İslam Medeniyeti Kongresi Koordinatörü Collier: '(Sakın yılmayın, üzüntüye kapılmayın. Eğer iman ediyorsanız, mutlaka üstün gelirsiniz) ayetinde anlatıldığı gibi mücadelemizi sürdüreceğiz'
Güney Afrika Uluslararası İslam Medeniyeti Kongresi Koordinatörü Mickaeel Collier, bölgedeki Müslümanların geçmişte büyük mücadeleler verdiğini belirterek, '(Sakın yılmayın, üzüntüye kapılmayın. Eğer iman ediyorsanız, mutlaka üstün gelirsiniz) ayetinde anlatıldığı gibi mücadelemizi sürdüreceğiz.' dedi.
Collier, Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesince mühendislik ve mimarlık fakültesi konferans salonunda düzenlenen 'Güney Afrika'da İslam' konulu konferansta, Osmanlı'nın Güney Afrika ile ilişkileri, bölgenin tarihi, İslam adına verilen mücadele ve Müslümanların bugünkü durumuyla ilgili bilgiler aktardı.
Osmanlı devleti ile Güney Afrika Müslümanlarının 17. yüzyılda bağlantı kuramadığını, o yıllarda Müslümanların Portekiz, Hollanda ve sonrasında İngiltere'nin emperyal politikaları altında eziyet çektiğini kaydeden Collier, Afrikalıların ibadet etme özgürlüğü bulunmadığını, Osmanlılılar ile arzu ettikleri bağlantıyı 19. yüzyılda kurabildiklerini söyledi.
Güney Afrika'daki İslami mücadeleyi üç safhaya ayıran Collier, şöyle devam etti:
'Güney Afrika'nın ilk Müslüman halkını Endonezya, Malezya ve Hindistan'dan köle olarak getirilen yerliler ile mahkum edilmiş veya siyasi sürgün yemiş Müslümanlar oluşturuyor. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti Güney Afrika Müslümanlarının dini eğitimlerine yardımcı olmak üzere Ebubekir Efendi adında bir alimi gönderdi ve çok geç başlayan Osmanlı Güney Afrika ilişkileri üzülerek söylüyorum ki bugün de istediğimiz aşamada değil. Biz bu dönemlerde 'kolonyalizm' karşısında Gava Sultanı'nın sürgün yeğeni Şeyh Yusuf, Şeyh Muhammed, İmam Yusuf gibi isimler ile İslami mücadeleye devam ettik.'
Mücadelenin ikinci kısmının, 1940'larda Apartehid rejimine karşı mücadele verdikleri yıllar olduğunu kaydeden Collier, rejime karşı hem ırk hem de dini kimlik üzerinden yapılan ayrımcılığa karşı mücadele ettiklerini, bu dönemin de Mandela'nın devlet başkanlığına kadar sürdüğünü aktardı.
En son mücadelenin demokratikleşme döneminde gerçekleştirdiklerini ifade eden Collier, bu dönemin başında da Müslümanların ne yapacağını bilmez halde olduğunu, buna rağmen devlet kadrolarında yer edinmeye başladığını vurguladı.
Collier, ülke içinde 2,5 milyonluk bir azınlık olmalarına rağmen ön saflarda olmayı başardıklarını kaydederek, birçok dernek ve heyet kurduklarını belirtti.
Dünyanın değişik yerlerindeki Müslümanlara destek olduklarını dile getiren Collier, 'Bosna, Filistin, Suriye gibi. Bugün kabinenin yüzde 10'luk gibi bir kısmında temsil ediliyoruz. Bu saydıklarım kaydettiğimiz aşamaların somut göstergesidir. 'Sakın yılmayın, üzüntüye kapılmayın. Eğer iman ediyorsanız, mutlaka üstün gelirsiniz' ayetinde anlatıldığı gibi mücadelemizi sürdüreceğiz.' ifadelerini kullandı.
Siirt Valisi Mustafa Tutulmaz, Collier'e üzerinde ismi yazılı Siirt tiftik battaniyesi hediye etti.
Kaynak: AA
Collier, Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesince mühendislik ve mimarlık fakültesi konferans salonunda düzenlenen 'Güney Afrika'da İslam' konulu konferansta, Osmanlı'nın Güney Afrika ile ilişkileri, bölgenin tarihi, İslam adına verilen mücadele ve Müslümanların bugünkü durumuyla ilgili bilgiler aktardı.
Osmanlı devleti ile Güney Afrika Müslümanlarının 17. yüzyılda bağlantı kuramadığını, o yıllarda Müslümanların Portekiz, Hollanda ve sonrasında İngiltere'nin emperyal politikaları altında eziyet çektiğini kaydeden Collier, Afrikalıların ibadet etme özgürlüğü bulunmadığını, Osmanlılılar ile arzu ettikleri bağlantıyı 19. yüzyılda kurabildiklerini söyledi.
Güney Afrika'daki İslami mücadeleyi üç safhaya ayıran Collier, şöyle devam etti:
'Güney Afrika'nın ilk Müslüman halkını Endonezya, Malezya ve Hindistan'dan köle olarak getirilen yerliler ile mahkum edilmiş veya siyasi sürgün yemiş Müslümanlar oluşturuyor. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti Güney Afrika Müslümanlarının dini eğitimlerine yardımcı olmak üzere Ebubekir Efendi adında bir alimi gönderdi ve çok geç başlayan Osmanlı Güney Afrika ilişkileri üzülerek söylüyorum ki bugün de istediğimiz aşamada değil. Biz bu dönemlerde 'kolonyalizm' karşısında Gava Sultanı'nın sürgün yeğeni Şeyh Yusuf, Şeyh Muhammed, İmam Yusuf gibi isimler ile İslami mücadeleye devam ettik.'
Mücadelenin ikinci kısmının, 1940'larda Apartehid rejimine karşı mücadele verdikleri yıllar olduğunu kaydeden Collier, rejime karşı hem ırk hem de dini kimlik üzerinden yapılan ayrımcılığa karşı mücadele ettiklerini, bu dönemin de Mandela'nın devlet başkanlığına kadar sürdüğünü aktardı.
En son mücadelenin demokratikleşme döneminde gerçekleştirdiklerini ifade eden Collier, bu dönemin başında da Müslümanların ne yapacağını bilmez halde olduğunu, buna rağmen devlet kadrolarında yer edinmeye başladığını vurguladı.
Collier, ülke içinde 2,5 milyonluk bir azınlık olmalarına rağmen ön saflarda olmayı başardıklarını kaydederek, birçok dernek ve heyet kurduklarını belirtti.
Dünyanın değişik yerlerindeki Müslümanlara destek olduklarını dile getiren Collier, 'Bosna, Filistin, Suriye gibi. Bugün kabinenin yüzde 10'luk gibi bir kısmında temsil ediliyoruz. Bu saydıklarım kaydettiğimiz aşamaların somut göstergesidir. 'Sakın yılmayın, üzüntüye kapılmayın. Eğer iman ediyorsanız, mutlaka üstün gelirsiniz' ayetinde anlatıldığı gibi mücadelemizi sürdüreceğiz.' ifadelerini kullandı.
Siirt Valisi Mustafa Tutulmaz, Collier'e üzerinde ismi yazılı Siirt tiftik battaniyesi hediye etti.