'Doktor Tavsiyesiyle' Dikiş Nakış Kursu
Samsun'da doktor tavsiyesi üzerine, İlkadım Belediyesinin katkıları ile Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan dikiş nakış kursuna katılan bazı kadınlar, bu sayede psikolojik sorunlarının ve ilaç kullanımının azaldığını belirtti Kursiyerlerden Perihan Kaplan: 'Psikiyatri doktorumun tavsiyesiyle kendimi bir işe vermek için nakış kursuna başladım. Kursa başladıktan sonra kendimi dinlemeyi bıraktım. Artık psikiyatri ilaçlarımı kullanmıyorum' OMÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gür: 'Psikiyatride uğraş terapisi dediğimiz ergoterapi var. Bir şeyle meşgul olan kişiler kendilerine psikolojik rahatsızlık veren sorunlarından uzaklaşır. Bunu kliniğimizde biz de hastalarımıza uyguluyoruz. Onları çeşitli kurslara yönlendiriyoruz'
FATİH KURT - Samsun'da İlkadım Belediyesi ve Halk Eğitim Merkezinin ortaklaşa gerçekleştirdikleri dikiş nakış kursu, katılan kadınlar için bir çeşit terapi görevi de görüyor.
Kursiyer kadınlardan bazıları, kursa katılmadan psikiyatri ilaçları kullandıklarını, kursun kendilerine terapi gibi geldiğini ve sorunlarından da ilaçlardan da uzaklaştıklarını ifade etti.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan kursiyerlerden Perihan Kaplan, kursa psikiyatri doktorunun tavsiyesi üzerine başladığını, 3 yıldır devam ettiğini belirterek, kurs sayesinde artık kendini daha mutlu hissettiğini söyledi.
Yaşadığı bazı sıkıntılardan dolayı psikiyatri doktorunun kendisine bir meşguliyet bulmasını tavsiye ettiğini anlatan Kaplan, kursta yeni insanlar tanıdığını, sohbet ortamı bulduğunu, bir şeylerle meşgul olurken sıkıntılarından da uzaklaştığını vurguladı.
Kursta çok mutlu ve huzurlu olduğunu dile getiren Kaplan, 'Burada bir işle meşgul oluyoruz ve sıkıntılarım aklıma gelmiyor. Cuma günleri Kur'an-ı Kerim okuyoruz. Bu, manevi açıdan bize büyük bir destek. Kur'an-ı Kerim bilmeyen arkadaşlarımız öğrenmek istiyor. Birimiz öğreniyoruz, birimiz öğretiyoruz. O da bize çok büyük moral oluyor. Nakışla uğraşırken sorunlarımızdan da uzaklaşıyoruz. Psikolojik sorunları olan arkadaşlar kurslara daha çok gelsinler. Evde oturup kendilerini bunaltmasınlar' ifadelerini kullandı.
Kursiyerlerden Havva Bilgin ise babasını kaybettikten sonra zor günler geçirdiğini kaydederek, 'Evden hiç çıkmıyordum, gezmeyi de sevmiyorum. Babamı kaybettikten sonra daha çok içime kapandım. Kursa zorla geldim ama şimdi çok seviyorum. Mutlu oluyorum. Kur'an-ı Kerim dersi alıyorum. Altı ay psikiyatri ilacı kullandım. Şu an ilacım bitti fakat yeniden içmeyi düşünmüyorum' dedi.
- 'İlaç kullanan çoğu kursiyer ya ilaçlarını azalttı ya da tamamen bıraktı'
Kurs eğitmeni Nuriye Aydın, kursiyerlerin kursa geldiklerindeki ruh halleriyle sonraki hallerinin farklı olduğunu, kursların kursiyerlerin moral ve motivasyonlarını gözle görülür derecede artırdığına dikkati çekti.
Kursiyerlerle çok samimi bir ortam yakaladıklarına işaret eden Aydın, şunları söyledi:
'Sevgi ve saygıyla yaptığımız işlerle birbirimizi çok seviyoruz. Bir öğrencim geldiği zaman bir sene değil, en az iki üç sene devam ediyor kurslara. Psikiyatri doktorları hastaları bizlere yönlendiriyorlar. Çünkü ben onlara ilaçları bıraktırıyorum. Onlara sevgimi katıyorum. Öğrencilerim o kadar kendilerini o işe veriyorlar ki 'Şu renk mi yapacağım? Bu renk mi yapacağım? Ortaya ne çıkacak?' Onu merak ettikleri için bütün sıkıntılarını burada unutuyorlar. Buraya başladığında psikiyatri ilacı kullanan kursiyerlerimin pek çoğu doktorlarının gözetiminde ya ilaçlarını azalttı ya da bıraktı.'
- 'Uğraş terapisi kliniklerde de uygulanıyor'
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Güz de psikiyatride uğraş terapisinin önemli olduğunun altını çizdi.
'Psikiyatride uğraş terapisi dediğimiz ergoterapi var. Bir şeyle meşgul olan kişiler kendilerine psikolojik rahatsızlık veren sorunlarından uzaklaşır. Bunu kliniğimizde biz de hastalarımıza uyguluyoruz. Onları çeşitli kurslara yönlendiriyoruz' ifadesini kullanan Güz, yatan hastalara ebru, nakış, dikiş gibi kurslar önerildiğini anlattı.
Prof. Dr. Güz, insan zihnini meşgul eden olumsuz düşüncelerin kişiyi hasta ettiğini vurgulayarak, zihnin olumsuz düşüncelerden uzaklaştırılması için başka uğraşlarla meşgul edilmesinin psikolojik olarak yarar taşıdığını kaydetti. Güz, psikolojik sorunlar yaşayan kişilerin yanı sıra sağlıklı kişilerin de bir uğraş edinmelerinin yararlı olacağını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Kursiyer kadınlardan bazıları, kursa katılmadan psikiyatri ilaçları kullandıklarını, kursun kendilerine terapi gibi geldiğini ve sorunlarından da ilaçlardan da uzaklaştıklarını ifade etti.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan kursiyerlerden Perihan Kaplan, kursa psikiyatri doktorunun tavsiyesi üzerine başladığını, 3 yıldır devam ettiğini belirterek, kurs sayesinde artık kendini daha mutlu hissettiğini söyledi.
Yaşadığı bazı sıkıntılardan dolayı psikiyatri doktorunun kendisine bir meşguliyet bulmasını tavsiye ettiğini anlatan Kaplan, kursta yeni insanlar tanıdığını, sohbet ortamı bulduğunu, bir şeylerle meşgul olurken sıkıntılarından da uzaklaştığını vurguladı.
Kursta çok mutlu ve huzurlu olduğunu dile getiren Kaplan, 'Burada bir işle meşgul oluyoruz ve sıkıntılarım aklıma gelmiyor. Cuma günleri Kur'an-ı Kerim okuyoruz. Bu, manevi açıdan bize büyük bir destek. Kur'an-ı Kerim bilmeyen arkadaşlarımız öğrenmek istiyor. Birimiz öğreniyoruz, birimiz öğretiyoruz. O da bize çok büyük moral oluyor. Nakışla uğraşırken sorunlarımızdan da uzaklaşıyoruz. Psikolojik sorunları olan arkadaşlar kurslara daha çok gelsinler. Evde oturup kendilerini bunaltmasınlar' ifadelerini kullandı.
Kursiyerlerden Havva Bilgin ise babasını kaybettikten sonra zor günler geçirdiğini kaydederek, 'Evden hiç çıkmıyordum, gezmeyi de sevmiyorum. Babamı kaybettikten sonra daha çok içime kapandım. Kursa zorla geldim ama şimdi çok seviyorum. Mutlu oluyorum. Kur'an-ı Kerim dersi alıyorum. Altı ay psikiyatri ilacı kullandım. Şu an ilacım bitti fakat yeniden içmeyi düşünmüyorum' dedi.
- 'İlaç kullanan çoğu kursiyer ya ilaçlarını azalttı ya da tamamen bıraktı'
Kurs eğitmeni Nuriye Aydın, kursiyerlerin kursa geldiklerindeki ruh halleriyle sonraki hallerinin farklı olduğunu, kursların kursiyerlerin moral ve motivasyonlarını gözle görülür derecede artırdığına dikkati çekti.
Kursiyerlerle çok samimi bir ortam yakaladıklarına işaret eden Aydın, şunları söyledi:
'Sevgi ve saygıyla yaptığımız işlerle birbirimizi çok seviyoruz. Bir öğrencim geldiği zaman bir sene değil, en az iki üç sene devam ediyor kurslara. Psikiyatri doktorları hastaları bizlere yönlendiriyorlar. Çünkü ben onlara ilaçları bıraktırıyorum. Onlara sevgimi katıyorum. Öğrencilerim o kadar kendilerini o işe veriyorlar ki 'Şu renk mi yapacağım? Bu renk mi yapacağım? Ortaya ne çıkacak?' Onu merak ettikleri için bütün sıkıntılarını burada unutuyorlar. Buraya başladığında psikiyatri ilacı kullanan kursiyerlerimin pek çoğu doktorlarının gözetiminde ya ilaçlarını azalttı ya da bıraktı.'
- 'Uğraş terapisi kliniklerde de uygulanıyor'
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Güz de psikiyatride uğraş terapisinin önemli olduğunun altını çizdi.
'Psikiyatride uğraş terapisi dediğimiz ergoterapi var. Bir şeyle meşgul olan kişiler kendilerine psikolojik rahatsızlık veren sorunlarından uzaklaşır. Bunu kliniğimizde biz de hastalarımıza uyguluyoruz. Onları çeşitli kurslara yönlendiriyoruz' ifadesini kullanan Güz, yatan hastalara ebru, nakış, dikiş gibi kurslar önerildiğini anlattı.
Prof. Dr. Güz, insan zihnini meşgul eden olumsuz düşüncelerin kişiyi hasta ettiğini vurgulayarak, zihnin olumsuz düşüncelerden uzaklaştırılması için başka uğraşlarla meşgul edilmesinin psikolojik olarak yarar taşıdığını kaydetti. Güz, psikolojik sorunlar yaşayan kişilerin yanı sıra sağlıklı kişilerin de bir uğraş edinmelerinin yararlı olacağını sözlerine ekledi.