Darbe Girişimini Araştırma Komisyonun CHP'li Üyelerinden Ortak Açıklama
CHP'li üyeler, Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, Başbakan ve MİT Müsteşarının dinlenmesini talep ettiCHP İstanbul Milletvekili Emre:'Darbenin bütün yönleriyle araştırılması için Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, Başbakan ve MİT Müsteşarının dinlenmesi elzemdir. Bunlar dinlenmeden gerçek anlamda o gece ne olduğu, 15 Temmuz'un karanlık noktalarının aydınlanmasının imkanı yoktur''Sayın Cumhurbaşkanı'nın muhakkak komisyonu kabul edip, o geceye ilişkin bildiklerini anlatmasını beklerdik'
FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Üyesi CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, 'Darbenin bütün yönleriyle araştırılması için Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, Başbakan ve MİT Müsteşarının dinlenmesi elzemdir. Bunlar dinlenmeden gerçek anlamda o gece ne olduğu, 15 Temmuz'un karanlık noktalarının aydınlanmasının imkanı yoktur.' dedi.
TBMM FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonunun CHP'li üyeleri İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İstanbul milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Zeynel Emre ve Sezgin Tanrıkulu, düzenledikleri basın toplantısıyla komisyonun çalışmalarını yönelik eleştirilerini dile getirdi.
CHP'li Emre, darbe girişimini 'Türkiye'nin işgal projesi' olarak değerlendirdiklerini belirterek, bu girişimin araştırılması için TBMM'deki 4 siyasi partinin ortak girişimiyle kurulan komisyonun ilk bir aylık çalışmasından sonra amacından saptığını, amacı dışında çalışmalar yaptığını öne sürdü.
Eski MİT Müsteşarı Emre Taner’in dinlenmesinden sonra komisyonun çalışma şeklinde ve tavrında değişiklik yaşandığını ve bunu 'darbenin kapatılmasına yönelik AKP'nin hamlesi' olarak değerlendirdiklerini ifade eden Zeynel Emre, şöyle devam etti:
'Darbenin bütün yönleriyle araştırılması için Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, Başbakan ve MİT Müsteşarının dinlenmesi elzemdir. Bunlar dinlenmeden gerçek anlamda o gece ne olduğu, 15 Temmuz'un karanlık noktalarının aydınlanmasının imkanı yoktur.'
Emre, bir cemaatin terör örgütünü dönüşerek darbe yapacak gücü nasıl kazandığının, kimlerin destek olduğunun, nasıl kadrolaştığının ancak hayatta olan tüm eski cumhurbaşkanları, başbakanlar, genelkurmay başkanları, Milli Savunma, İçişleri ve Milli Eğitim bakanlarının dinlenmesiyle açığa kavuşacağını öne sürdü.
CHP'li Emre, şu görüşleri dile getirdi:
'Bunlar yapılırsa Yurtta Sulh Konseyinin kimlerden oluştuğu konusunda, darbenin siyasi ayağının tespitinde önemli mesafe katedilmiş olur. Ulusal, uluslararası kamuoyunda darbeye karşı duyulan kuşkular giderilmiş olur. FETÖ'nün devleti ele geçirmesine sebebiyet veren siyasilerin kimler olduğu açıkça ortaya çıkmış olur. Köprü, kule, otel ziyareti yapılarak darbenin aydınlatılmasına imkan yoktur.'
Darbeye katıldığı kesin olan bazı darbeci generallerin de dinlenmesinin olayın aydınlığa kavuşması, darbenin ne zaman planlandığı konusunda yararı olacağını vurgulayan Emre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın komisyonun çalışmasına yönelik sözlerini de eleştirerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
'2002'den bu yana, AKP'nin iktidara geldiği günden bugüne kadar AKP Genel Başkanlığı yapan hiçbir isim, başbakanlık yapan hiçbir isim, bu dönem içerisinde AKP'de siyaset yapan, daha sonra cumhurbaşkanı olan Gül dahil olmak üzere TBMM'de herhangi bir komisyonun çalışmasıyla ilgili 'Bu komisyon yeterince çalıştı. Bir an önce raporunu yazsın, sonuca bağlasın' açıklaması olmamıştır. Darbenin direkt muhattabı olmuş Sayın Erdoğan'ın TBMM'de çalışma yapan Darbe Araştırma Komisyonuna yönelik 'bir an evvel görevini tamamlasın, raporunu yapsın' beyanını hayretle karşıladığımızı ifade etmek istiyoruz.
Darbe karşısında mağdur olan bu darbenin zararlarını gören bu darbeyle direkt muhattap olmuş herkesin, bırakın bu komisyonun çalışmasını tamamlamasını, ek süre alıp ilave çalışmasını istemesi gerekmektedir. Siyasi düşüncemizden ari şekilde, sorumluluğumuz gereği büyük bir çaba sarf ettik, çabalarımız devam decektir. Türkiye'de yaşanan gelişmeleri, gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için CHP'li üyeler olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. Darbe sonrası olağanüstü uygulamasına gidilmesi, parlamenter demokratik sistemin ortadan kaldırılmasına yönelik anayasa değişikliği teklifinin Meclise gelmesi, tüm bunlar bir arada değerlendirildiğinde halk arasında sıklıkla söylenen 'ölü evinde en çok ağlayandan, düğün evinde en çok oynayandan korkacaksın' sözünü akıllara getirmektedir.'
-'Komisyon çalışmaları dışında...'
CHP İstanbul Milletvekili Emre, AK Parti'nin FETÖ'yü iktidarı boyunca desteklediğini, özendirdiğini, katılım konusunda halkı motive ettiğini, kadrolaşmasına imkan sağladığını savunarak, CHP'nin 2007 yılında bir önerge vererek cemaat yapılanmasının araştırılmasını teklif ettiğini anımsattı.
'CHP'li üyeler olarak karanlıktaki noktaların tespiti için, komisyon çalışmaları dışında ayrı olarak çalışmaya devam edeceğiz.' diyen Emre, Adalet Bakanlığına başvurarak, cezaevindeki bazı tutuklu isimlerle görüşmek talebinde bulunduklarını, Başbakan Binali Yıldırım'dan da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile görüşmek için olanak sağlamasını isteyeceklerini bildirdi.
Türkiye'nin tüm kritik kurumlarına sızan FETÖ'nün TBMM'de olmadığını düşünmenin de saflık olacağını iddia eden Emre, şöyle dedi:
'FETÖ örgüt mensuplarının kullandığı bazı haberleşme sistemleri var; ByLock, Eagle gibi. Mecliste FETÖ'cünün olduğu yönüde haberler var. Meclis bu yükü taşımasın. Bu programların kullanılıp kullanılmadığı tespiti önemlidir. Bizim bu talebimiz, tıpkı cezaevindeki bazı isimlerle görüşme talebinde ileri sürüldüğü gibi 'yargısal alana müdahale olur' nedeniye reddedildi. Böylesine önemli bir konu yargısal alana müdahale bahanesiyle örtbas edilemez. Şayet anayasa teklifi görüşülüp karara bağlandıktan sonra Mecliste FETÖ'cülerin olduğu tespit edilirse, Türkiye'nin en kritik oylaması, FETÖ'nün katılımı, oy vermesiyle neticelendirilirse ortaya çıkacak vahim durumu ne tarih, ne millet affeder ne de AKP bunun vebalinden kurtulamaz.'
-'Milletin davetine icabet etmemiş olurlar'
Komisyonun CHP'li üyeleri olarak başbakanlara, cumhurbaşkanlarına yazılı soru sorulmasını doğru bulmadıklarını belirten Emre, 'O yüzden kimseye yazılı soru göndermeyeceğiz. Davete icabet etmeyenler milletin davetine icabet etmemiş olurlar.' ifadesini kullandı.
Emre, komisyonun İstanbul'da yaptığı ve Marmaris'te gelecek hafta yapacağı ziyaretleri, çalışma süresini geçirmeye yönelik hamleler olduğunu öne sürdü.
TBMM'de 2012 yılında kurulan darbeleri araştırma komisyonunun çalışmaları sırasında 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, komisyon üyelerini evinde ağırlayarak, yakın tarihe ilişkin bazı gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasına katkı sağladığını hatırlatan Zeynel Emre, şunları kaydetti:
'Sayın Cumhurbaşkanı'nın muhakkak Komisyonu kabul edip, o geceye ilişkin bildiklerini anlatmasını beklerdik. Bizim sorularımızı, kamuoyunun merak ettiği detayların aydınlığa kavuşması için. Kendisinin de bu konuda istekli olmasını beklerdik. Darbe girişimine yönelik yapılacak araştırma kimi niye rahatsız etsin? Buradaki bütün detayların kamuoyuyla paylaşılması neden rahatsız edici olsun?'
Kaynak: AA
TBMM FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonunun CHP'li üyeleri İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İstanbul milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Zeynel Emre ve Sezgin Tanrıkulu, düzenledikleri basın toplantısıyla komisyonun çalışmalarını yönelik eleştirilerini dile getirdi.
CHP'li Emre, darbe girişimini 'Türkiye'nin işgal projesi' olarak değerlendirdiklerini belirterek, bu girişimin araştırılması için TBMM'deki 4 siyasi partinin ortak girişimiyle kurulan komisyonun ilk bir aylık çalışmasından sonra amacından saptığını, amacı dışında çalışmalar yaptığını öne sürdü.
Eski MİT Müsteşarı Emre Taner’in dinlenmesinden sonra komisyonun çalışma şeklinde ve tavrında değişiklik yaşandığını ve bunu 'darbenin kapatılmasına yönelik AKP'nin hamlesi' olarak değerlendirdiklerini ifade eden Zeynel Emre, şöyle devam etti:
'Darbenin bütün yönleriyle araştırılması için Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları, Başbakan ve MİT Müsteşarının dinlenmesi elzemdir. Bunlar dinlenmeden gerçek anlamda o gece ne olduğu, 15 Temmuz'un karanlık noktalarının aydınlanmasının imkanı yoktur.'
Emre, bir cemaatin terör örgütünü dönüşerek darbe yapacak gücü nasıl kazandığının, kimlerin destek olduğunun, nasıl kadrolaştığının ancak hayatta olan tüm eski cumhurbaşkanları, başbakanlar, genelkurmay başkanları, Milli Savunma, İçişleri ve Milli Eğitim bakanlarının dinlenmesiyle açığa kavuşacağını öne sürdü.
CHP'li Emre, şu görüşleri dile getirdi:
'Bunlar yapılırsa Yurtta Sulh Konseyinin kimlerden oluştuğu konusunda, darbenin siyasi ayağının tespitinde önemli mesafe katedilmiş olur. Ulusal, uluslararası kamuoyunda darbeye karşı duyulan kuşkular giderilmiş olur. FETÖ'nün devleti ele geçirmesine sebebiyet veren siyasilerin kimler olduğu açıkça ortaya çıkmış olur. Köprü, kule, otel ziyareti yapılarak darbenin aydınlatılmasına imkan yoktur.'
Darbeye katıldığı kesin olan bazı darbeci generallerin de dinlenmesinin olayın aydınlığa kavuşması, darbenin ne zaman planlandığı konusunda yararı olacağını vurgulayan Emre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın komisyonun çalışmasına yönelik sözlerini de eleştirerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
'2002'den bu yana, AKP'nin iktidara geldiği günden bugüne kadar AKP Genel Başkanlığı yapan hiçbir isim, başbakanlık yapan hiçbir isim, bu dönem içerisinde AKP'de siyaset yapan, daha sonra cumhurbaşkanı olan Gül dahil olmak üzere TBMM'de herhangi bir komisyonun çalışmasıyla ilgili 'Bu komisyon yeterince çalıştı. Bir an önce raporunu yazsın, sonuca bağlasın' açıklaması olmamıştır. Darbenin direkt muhattabı olmuş Sayın Erdoğan'ın TBMM'de çalışma yapan Darbe Araştırma Komisyonuna yönelik 'bir an evvel görevini tamamlasın, raporunu yapsın' beyanını hayretle karşıladığımızı ifade etmek istiyoruz.
Darbe karşısında mağdur olan bu darbenin zararlarını gören bu darbeyle direkt muhattap olmuş herkesin, bırakın bu komisyonun çalışmasını tamamlamasını, ek süre alıp ilave çalışmasını istemesi gerekmektedir. Siyasi düşüncemizden ari şekilde, sorumluluğumuz gereği büyük bir çaba sarf ettik, çabalarımız devam decektir. Türkiye'de yaşanan gelişmeleri, gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için CHP'li üyeler olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. Darbe sonrası olağanüstü uygulamasına gidilmesi, parlamenter demokratik sistemin ortadan kaldırılmasına yönelik anayasa değişikliği teklifinin Meclise gelmesi, tüm bunlar bir arada değerlendirildiğinde halk arasında sıklıkla söylenen 'ölü evinde en çok ağlayandan, düğün evinde en çok oynayandan korkacaksın' sözünü akıllara getirmektedir.'
-'Komisyon çalışmaları dışında...'
CHP İstanbul Milletvekili Emre, AK Parti'nin FETÖ'yü iktidarı boyunca desteklediğini, özendirdiğini, katılım konusunda halkı motive ettiğini, kadrolaşmasına imkan sağladığını savunarak, CHP'nin 2007 yılında bir önerge vererek cemaat yapılanmasının araştırılmasını teklif ettiğini anımsattı.
'CHP'li üyeler olarak karanlıktaki noktaların tespiti için, komisyon çalışmaları dışında ayrı olarak çalışmaya devam edeceğiz.' diyen Emre, Adalet Bakanlığına başvurarak, cezaevindeki bazı tutuklu isimlerle görüşmek talebinde bulunduklarını, Başbakan Binali Yıldırım'dan da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile görüşmek için olanak sağlamasını isteyeceklerini bildirdi.
Türkiye'nin tüm kritik kurumlarına sızan FETÖ'nün TBMM'de olmadığını düşünmenin de saflık olacağını iddia eden Emre, şöyle dedi:
'FETÖ örgüt mensuplarının kullandığı bazı haberleşme sistemleri var; ByLock, Eagle gibi. Mecliste FETÖ'cünün olduğu yönüde haberler var. Meclis bu yükü taşımasın. Bu programların kullanılıp kullanılmadığı tespiti önemlidir. Bizim bu talebimiz, tıpkı cezaevindeki bazı isimlerle görüşme talebinde ileri sürüldüğü gibi 'yargısal alana müdahale olur' nedeniye reddedildi. Böylesine önemli bir konu yargısal alana müdahale bahanesiyle örtbas edilemez. Şayet anayasa teklifi görüşülüp karara bağlandıktan sonra Mecliste FETÖ'cülerin olduğu tespit edilirse, Türkiye'nin en kritik oylaması, FETÖ'nün katılımı, oy vermesiyle neticelendirilirse ortaya çıkacak vahim durumu ne tarih, ne millet affeder ne de AKP bunun vebalinden kurtulamaz.'
-'Milletin davetine icabet etmemiş olurlar'
Komisyonun CHP'li üyeleri olarak başbakanlara, cumhurbaşkanlarına yazılı soru sorulmasını doğru bulmadıklarını belirten Emre, 'O yüzden kimseye yazılı soru göndermeyeceğiz. Davete icabet etmeyenler milletin davetine icabet etmemiş olurlar.' ifadesini kullandı.
Emre, komisyonun İstanbul'da yaptığı ve Marmaris'te gelecek hafta yapacağı ziyaretleri, çalışma süresini geçirmeye yönelik hamleler olduğunu öne sürdü.
TBMM'de 2012 yılında kurulan darbeleri araştırma komisyonunun çalışmaları sırasında 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, komisyon üyelerini evinde ağırlayarak, yakın tarihe ilişkin bazı gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasına katkı sağladığını hatırlatan Zeynel Emre, şunları kaydetti:
'Sayın Cumhurbaşkanı'nın muhakkak Komisyonu kabul edip, o geceye ilişkin bildiklerini anlatmasını beklerdik. Bizim sorularımızı, kamuoyunun merak ettiği detayların aydınlığa kavuşması için. Kendisinin de bu konuda istekli olmasını beklerdik. Darbe girişimine yönelik yapılacak araştırma kimi niye rahatsız etsin? Buradaki bütün detayların kamuoyuyla paylaşılması neden rahatsız edici olsun?'