'Doğumunun 90. Yılında Erbakan Sempozyumu' Sona Erdi
Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ), Konya Büyükşehir Belediyesi ve Selçuklu Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen “Doğumunun 90. Yılında Erbakan Sempozyumu” sona erdi.
Sekiz farklı oturumun yapıldığı sempozyumun “Mühendis ve Sanayici: Siyaset Öncesi Erbakan” başlıklı son oturumun başkanlığını Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Önder Kutlu gerçekleştirdi. Prof. Dr. Önder Kutlu, siyasette önemli başarılara imza atan kişilerin siyaset öncesindeki yaptıkları işlerde de çok başarılı olduklarına dikkat çekerek, “Erbakan Hocamız da bunlardan birisidir. Siyaseti, hizmet etmek ve amaca ulaşmak için bir araç olarak değerlendirmiştir. Siyasi hayatının öncesinde edindiği bilgi birikimi onun çok yönlü ve zengin bir kişilik olarak siyasete de zenginlik katmasına vesile olmuştur” dedi
Oturumda Sedat Özgür, “Siyaset Öncesi Erbakan: Gümüş Motor ve Sanayileşme Fikri”, Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir; Milli Görüş Hareketinin Sanayileşme Tasavvuru ve Yeni Bir Sanayileşme Okuması”, Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Necati Ataberk; “Siyasal Yaşamı Öncesinde Necmettin Erbakan”, Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu ise “Bir Dünya Lideri Erbakan” başlıklı konular hakkında sunumlar yaptılar. Sedat Özgür “Siyaset Öncesi Erbakan: Gümüş Motor ve Sanayileşme Fikri” başlıklı konuşmasında 30’lu yaşlarda genç bir mühendis olan Erbakan Hoca’yı Gümüş Motor Fabrikasını kurmaya yönelten durumlara değinerek dönemin iktisadi şartlarından bahsetti.
“HOCA’YA GÖRE İYİ BİR SANAYİLEŞME İÇİN…”
Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir ise, Necmettin Erbakan’ın sanayileşme sürecinde önemsediği hususları anlatarak, “Hoca’ya göre iyi bir sanayileşme için; ‘Sağlam bir fikri alt yapı, kararlılık, sermayeyi öz kaynaklardan çıkarmak, dış borçlanma yollarını olabildiğince kapalı tutmak ve iki dünyayı da mamur edecek bir amacın güdülmesi.’ olmazsa olmaz şartlardı” dedi.
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Necati Ataberk konuşmasında, siyasal yaşamı öncesinde Necmettin Erbakan hakkında bilgiler vererek onun akademik çalışmaları ve bu çalışmalarının siyasi hayatına yansımalarını anlattı.
“BİR DÜNYA LİDERİ ERBAKAN”
Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu ise, “Bir Dünya Lideri Erbakan” başlıklı sunumunda Erbakan Hoca’nın iyi bir işadamı, iyi bir sanayici, iyi bir yönetici ve iyi bir öğretim üyesi olarak birçok özelliğiyle ve attığı adımlarla bir dünya lideri olduğuna dikkat çekti.
Rektör Prof. Dr. Muzaffer Şeker yaptığı kapanış konuşmasında, sempozyum süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Necmettin Erbakan isminin ağırlığı altında ezilen bir sempozyum olacağı korkusuyla bugüne kadar geciktirilmiş bir çalışmayı sonlandırdıklarını ifade eden Rektör Şeker, “Zor bir sempozyumdu. Sempozyumlarda belirli kriterlerle objektif bir değerlendirme yapmak, bilimsel boyut, etik ve ahlaki çerçevelerin korunması, tebliğ sunanlar ve konuşmacıların seçimi gibi konular ciddi zorlayıcı unsurlar. Arkadaşlarımızın bu sempozyumda bunları hassasiyetle ortaya koyduklarını görüyorum. Hamasetten ve gündelik siyasetten uzak bir çalışma olarak sempozyumu yürütmek bundan sonraki süreçler için de önemli. Sempozyumun başarılı geçtiğini düşünüyorum” dedi.
“HOCA’NIN GELECEK NESİLLERE AKTARILMASININ BİR ZORUNLULUK OLDUĞU BİLİNCİYLE ÇALIŞMALARI SÜRDÜRECEĞİZ”
Yapılan bu sempozyumun devamının geleceğine vurgu yapan Prof. Dr. Şeker, “Üniversite olarak inşallah bir görev ve vefa adına Erbakan Hoca’nın gelecek nesillere aktarılmasının bir zorunluluk olduğu bilinciyle hareket ederek bu çalışmaları sürdüreceğiz. Bu konudaki kararımızı bu sempozyumdan çok çok önce arkadaşlarımızla istişare edip almıştık. Fakat bugüne kadar beklenmesinin altında yatan farklı sebepler vardı. Konjonktür, siyasi ortam, sürecin çok sağlıklı şekillenmemesi gibi durumlar söz konusu oldu” şeklinde konuştu.
"NECMETTİN ERBAKAN İSMİ ANILDIĞINDA AKILLARDAKİ BERRAKLIK..."
Prof. Dr. Muzaffer Şeker, bundan sonraki çalışmalarda tematik konu başlıklarını seçmenin önemine de değinerek, “Hocamızın akademisyenliği ve şahsiyetinin yanı sıra çalıştığı konu başlıkları ve siyasal hareketinin dünyaya ve Türkiye’ye yansımaları ve katkıları göz önüne alındığında devasa çalışma alanları çıkmaktadır. Bu çalışmalar devam edecektir. Herkesin Necmettin Erbakan ismi anıldığında akıllardaki berraklık ve kalplerdeki olumlu hissiyatla bizlere destek verdiklerini ve bu durumun çalışmalarımıza yansıdığını görüyoruz. Bunun için müteşekkiriz. Hocamızın bize bıraktığı bu mirasa özen gösteriyor ve elimizden geldiğince layık olmaya çalışıyoruz. Hem üniversite, hem de şehir olarak onun yaptıklarının ve bize bıraktığı mirasın gelecek kuşaklara sağlıklı aktarılması anlamında yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve Erbakan Vakfı ile iletişim halinde bunları sürdüreceğiz” dedi.
Yapılacak çalışmalarla bu tür sempozyumları, daha ileri noktalara taşımayı amaçladıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Muzaffer Şeker; sempozyumda emeği geçen yerel yönetimlere, Erbakan Vakfına ve sivil toplum kuruluşlarına şükranlarını arz ederek konuşmasını sonlandırdı.
Kaynak: İHA
Oturumda Sedat Özgür, “Siyaset Öncesi Erbakan: Gümüş Motor ve Sanayileşme Fikri”, Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir; Milli Görüş Hareketinin Sanayileşme Tasavvuru ve Yeni Bir Sanayileşme Okuması”, Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Necati Ataberk; “Siyasal Yaşamı Öncesinde Necmettin Erbakan”, Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu ise “Bir Dünya Lideri Erbakan” başlıklı konular hakkında sunumlar yaptılar. Sedat Özgür “Siyaset Öncesi Erbakan: Gümüş Motor ve Sanayileşme Fikri” başlıklı konuşmasında 30’lu yaşlarda genç bir mühendis olan Erbakan Hoca’yı Gümüş Motor Fabrikasını kurmaya yönelten durumlara değinerek dönemin iktisadi şartlarından bahsetti.
“HOCA’YA GÖRE İYİ BİR SANAYİLEŞME İÇİN…”
Yrd. Doç. Dr. Abdullah Demir ise, Necmettin Erbakan’ın sanayileşme sürecinde önemsediği hususları anlatarak, “Hoca’ya göre iyi bir sanayileşme için; ‘Sağlam bir fikri alt yapı, kararlılık, sermayeyi öz kaynaklardan çıkarmak, dış borçlanma yollarını olabildiğince kapalı tutmak ve iki dünyayı da mamur edecek bir amacın güdülmesi.’ olmazsa olmaz şartlardı” dedi.
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Necati Ataberk konuşmasında, siyasal yaşamı öncesinde Necmettin Erbakan hakkında bilgiler vererek onun akademik çalışmaları ve bu çalışmalarının siyasi hayatına yansımalarını anlattı.
“BİR DÜNYA LİDERİ ERBAKAN”
Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu ise, “Bir Dünya Lideri Erbakan” başlıklı sunumunda Erbakan Hoca’nın iyi bir işadamı, iyi bir sanayici, iyi bir yönetici ve iyi bir öğretim üyesi olarak birçok özelliğiyle ve attığı adımlarla bir dünya lideri olduğuna dikkat çekti.
Rektör Prof. Dr. Muzaffer Şeker yaptığı kapanış konuşmasında, sempozyum süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Necmettin Erbakan isminin ağırlığı altında ezilen bir sempozyum olacağı korkusuyla bugüne kadar geciktirilmiş bir çalışmayı sonlandırdıklarını ifade eden Rektör Şeker, “Zor bir sempozyumdu. Sempozyumlarda belirli kriterlerle objektif bir değerlendirme yapmak, bilimsel boyut, etik ve ahlaki çerçevelerin korunması, tebliğ sunanlar ve konuşmacıların seçimi gibi konular ciddi zorlayıcı unsurlar. Arkadaşlarımızın bu sempozyumda bunları hassasiyetle ortaya koyduklarını görüyorum. Hamasetten ve gündelik siyasetten uzak bir çalışma olarak sempozyumu yürütmek bundan sonraki süreçler için de önemli. Sempozyumun başarılı geçtiğini düşünüyorum” dedi.
“HOCA’NIN GELECEK NESİLLERE AKTARILMASININ BİR ZORUNLULUK OLDUĞU BİLİNCİYLE ÇALIŞMALARI SÜRDÜRECEĞİZ”
Yapılan bu sempozyumun devamının geleceğine vurgu yapan Prof. Dr. Şeker, “Üniversite olarak inşallah bir görev ve vefa adına Erbakan Hoca’nın gelecek nesillere aktarılmasının bir zorunluluk olduğu bilinciyle hareket ederek bu çalışmaları sürdüreceğiz. Bu konudaki kararımızı bu sempozyumdan çok çok önce arkadaşlarımızla istişare edip almıştık. Fakat bugüne kadar beklenmesinin altında yatan farklı sebepler vardı. Konjonktür, siyasi ortam, sürecin çok sağlıklı şekillenmemesi gibi durumlar söz konusu oldu” şeklinde konuştu.
"NECMETTİN ERBAKAN İSMİ ANILDIĞINDA AKILLARDAKİ BERRAKLIK..."
Prof. Dr. Muzaffer Şeker, bundan sonraki çalışmalarda tematik konu başlıklarını seçmenin önemine de değinerek, “Hocamızın akademisyenliği ve şahsiyetinin yanı sıra çalıştığı konu başlıkları ve siyasal hareketinin dünyaya ve Türkiye’ye yansımaları ve katkıları göz önüne alındığında devasa çalışma alanları çıkmaktadır. Bu çalışmalar devam edecektir. Herkesin Necmettin Erbakan ismi anıldığında akıllardaki berraklık ve kalplerdeki olumlu hissiyatla bizlere destek verdiklerini ve bu durumun çalışmalarımıza yansıdığını görüyoruz. Bunun için müteşekkiriz. Hocamızın bize bıraktığı bu mirasa özen gösteriyor ve elimizden geldiğince layık olmaya çalışıyoruz. Hem üniversite, hem de şehir olarak onun yaptıklarının ve bize bıraktığı mirasın gelecek kuşaklara sağlıklı aktarılması anlamında yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve Erbakan Vakfı ile iletişim halinde bunları sürdüreceğiz” dedi.
Yapılacak çalışmalarla bu tür sempozyumları, daha ileri noktalara taşımayı amaçladıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Muzaffer Şeker; sempozyumda emeği geçen yerel yönetimlere, Erbakan Vakfına ve sivil toplum kuruluşlarına şükranlarını arz ederek konuşmasını sonlandırdı.