Bazı Ülkelerin Mültecilere Yönelik Uygulamaları

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Uslu:'Külfet paylaşımı öngörülürken insan hakları ihlalleri yapmamaları konusunda Avrupa'yı uyarıyoruz'.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde oluşturulan mülteci hakları alt komisyonu başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Avrupa'da bazı ülkelerin mültecilere yönelik ayrımcı uygulamalar yaptığını belirterek, 'Külfet paylaşımı öngörülürken insan hakları ihlalleri yapmamaları konusunda Avrupa'yı uyarıyoruz' dedi.

Uslu, Komisyon Üyesi ve AK Parti Isparta Milletvekili Sait Yüce ile düzenlediği basın toplantısında, alt komisyon olarak birkaç haftadan beri çalıştıklarını, öncelikle mülteciler ve Suriye'den gelen sığınmacılar için neler yapıldığı konusunda kamu kurumlarından bilgi aldıklarını, gelecek haftalarda ise uluslararası kuruluşlar, STK temsilcileri ve akademisyenleri dinleyeceklerini, ayrıca kamp içinde ve dışında yerinde incelemeler yapacaklarını anlattı.

Dünyada sığınmacılarla ilgili neler yapıldığına da bakacaklarını ifade eden Uslu, Avrupa'da yabancı düşmanlığının had safhada olduğunu, Almanya'da geçen yıl bine yakın sığınmacı evine saldırı olduğunu, Hollanda'da benzeri olayların ortaya çıktığını bildirdi. Son günlerde ise hükümetler nezdinde de insan hakları ve sığınmacı hakları ihlallerinin ortaya çıkmaya başladığına dikkati çeken Uslu, Galler'de yaşayan sığınmacılara renkli bilezik takma zorunluluğu getirildiğini, bilezik takmayanların yemek alamadığını söyledi. Uygulamanın sığınmacıları ötekileştirmek ve ayrımcılık olduğunu vurgulayan Uslu, Galler'in karardan vazgeçme noktasına geldiğini belirtti.

Uslu, şöyle konuştu:

'İngiltere'nin belli bölgelerinde Suriyeli sığınmacılar, kırmızı kapılı evlere yerleştirilmeye başlandı. Bu da ayrımcılıktır. İtalya'da bu konu ticari hale getirildi; karnaval elbisesi olarak mülteci çocuk kostümleri satılmaya başlandı. Akdeniz'de her gün onlarca çocuk boğulurken, ölürken bunu ticari meta haline getirdiler. Bu utanılacak bir durum. Daha ağırı Danimarka'da dün bir kanun kabul edildi. Danimarka'ya gelen sığınmacıların değerli eşyalarına artık el konuluyor, bakım masrafları için... Türkiye'ye her zaman insan hakları dersleri vermek isteyen bu hükümetleri biz kınıyoruz. Onları, yaptıkları bu uygulamalar konusunda daha dikkatli olmaya davet ediyoruz. Yapılan, hem insan hakları hem de mülteci hakları ihlalleridir. 1951 yılında yazılan Cenevre Sözleşmesi'ni okumalarını ve uygulamalarını istiyoruz.

Biz tabii ki sığınmacılar konusunda önemli noktadayız; yaklaşık 2,5 milyon Suriyeli Türkiye'de ikamet ediyor. Türkiye'nin merhameti, komşuluğu sonucunda onlara hem kapımızı hem gönlümüzü açtık. Geçen hafta çıkartılan yönetmelikle, bazı sektörlerde belli sayıda çalışma izni getirildi. Suriyeliler için yaklaşık 10 milyar dolar harcamamız oldu. Şimdi Avrupa 3 milyar avroyu Suriyelilere hibe edecek. Onların da artık bu külfet paylaşımına gitmeleri gerekiyor. Külfet paylaşımı öngörülürken, insan hakları ihlalleri yapmamaları konusunda Avrupa'yı uyarıyoruz.'

Uslu, uygulamaların ağır ve insan haklarına aykırı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

'Bunların olmaması, konuşulmaması gerekiyor. Avrupa'da sürekli bize insan hakları konusunda uyarıda bulunan ülkelerin bunu yapması; dikkat çekilmesi, esefle kınanması gereken ve onur kırıcı durum. Bunun örnekleri Nazi döneminde de ortaya çıkmıştır. Daha sonra farklı ülkelerde diktatör ve otoriter ülkelerde benzer uygulamalar ortaya çıkmıştı. Bu da onun örneğidir.'

Sait Yüce de konuya yaklaşımlarının İslam medeniyetinin de esası olan ensar anlayışıyla olduğunu belirterek, hiçbir menfaat ve karşılık beklemeden yapılan yardımlar olduğunu ifade etti.

Batı medeniyetinde insan hak ve hukukuna uymayan yanlış ve kötü uygulamalar yapıldığını savunan Yüce, bunları yapan ülke ve kuruluşları şiddetle kınadıklarını bildirdi.

Yüce, 'Danimarka'da çıkartılan kanun feci bir insan hakkı ihlalidir. Yine Avrupa'nın çeşitli kentlerinde yapılan uygulamalar bu insanlara yapılan büyük haksızlıktır. Avrupa'nın ve bunu uygulayan ülke ve kurumların süratle bu uygulamalardan vazgeçmelerini istiyor ve bekliyoruz' dedi.
Kaynak: AA