Ak Parti Kars Milletvekili Adayı Mehmet Uçum Basın Mensupları İle Buluştu
AK Parti Kars Milletvekili adayı Avukat Mehmet Uçum, Türkiye’nin başkanlık sistemine ihtiyacı olduğunu söyledi.

“HEM HUKUKİ SORUMLULUĞU OLAN HEM DE YETKİLERİ OLAN BİR POZİSYONA DÖNÜŞTÜRMEK İÇİN BİZİM BAŞKANLIK SİSTEMİNE İHTİYACIMIZ VAR”
“Bundan geri dönüş yok. Elbette başka bir boyutu daha var” diyen Uçum, “Belki bazı insanların farkında olmadığı, belki bazılarının farkında olarak dile getirmediği mevcut sistemde aslında bizim Cumhurbaşkanımız hukuki anlamda sorumlu olmayan ama son derece yetkileri güçlü olan bir Cumhurbaşkanı. Cumhurbaşkanlığı pozisyonunda hukuk tek bir sorumluluk vardır. O da vatana ihanet suçuyla Meclis’in 4’te 3’ü ile yargılanmasıdır. Onun dışında Cumhurbaşkanlığı pozisyonu, her türlü yetkiyi kullanabilir. Hatta bizim anayasanın 104’ncü maddesinin son cümlesi var; ‘Meclis Cumhurbaşkanına anayasada yazılı olamayan yetki ve görevleri vermek için kanunda çıkarabilir.’ Bizim Cumhurbaşkanımız bunları kullanmadı. Bizim Cumhurbaşkanımızda sistemdeki bu uyumsuzluğu biliyor. Dolayısıyla gerçekten başkanlık sistemi hem hukuki sorumluluğu olan hem de yetkileri olan bir pozisyona dönüştürmek için de bizim başkanlık sistemine ihtiyacımız var. Başkanlık sisteminin son derece önemli bir gerekçesi daha var. Başkanlık sisteminde halkın devlet üzerinde etkisi çok daha yüksek seviyededir. Parlamenter sistemde halk, sadece parlamentoyu belirler. Parlamentoyu seçer. Oysa başkanlık sisteminde halk hem parlamentoyu seçer, hem başkanı seçer. Dolayısıyla halkın iradesinin devlet üzerinde etkisini artırmak için de bizim başkanlık sistemine geçmemiz gerekir” diye konuştu.
Avukat Mehmet Uçum, “Gerçek anlamda parlamentonun yürütmeyi denetleyebilmesi içinde başkanlık sistemine geçmemiz gerekir. Nedir o? Şu anda yasama çoğunluğu kimde? AK Parti’de hükümet kimden çıkıyor. AK Parti’den. O hükümeti bu yasama çoğunluğu kendinden çıkmış hükümeti, istenilen seviyede denetlemek ister mi? İstemez, yeri geldiğinde dolayısıyla gerçek anlamda yasama ile yürütme arasındaki ilişkiyi bir zemine oturtabilmek için buna ihtiyacımız var. Biliyorsunuz başkan sekreterleri ya da bakanları milletvekili olmayanlardan görevlendirecektir. Bu milletvekili olmayanlardan görevlendirdiklerini tek tek parlamento onaylayacaktır. Sonra bu parlamento bu hükümeti istediği biçimde denetleyebilecektir. Ayrıca başkan parlamentoyu fesih etme yetkisini sahip. Parlamentonun da başkanı görevden alma yetkisi var. Başkan parlamentoyu fesih ettiğinde kendisinin de görev süresi de doluyor. Kendisinin de görevi düşüyor. Dolayısıyla eş zamanlı seçimde var. Dolayısıyla demokratik işleyiş açısından halkın iradesini etkili olması açısından başkanlık sistemine ihtiyacımız var. Bir de devletin işleyişi açısından bakalım meseleye. Bizim şu anda 13 yıldır hizmetler bakımından, değerlerin paylaşımı bakımından karşımızdaki en büyük direnç bürokratik dirençtir biliyor musunuz? Bu bürokrasi ya ideolojik nedenlerle ya illegal sebeplerle, ya sadece sahip olduğu kapalılık kültürü sebebiyle bizim hizmetler sürecinde inanılmaz engeller çıkarmıştır. İşgücü kaybına da sebep olmuştur. Kaynak israfına da sebep olmuştur. Dolayısıyla bizim bu bürokratik neden çünkü bu bürokrasi bizde idari bürokrasi olarak değil. Siyasi bürokrasi gibi çalışmıştır. Bir yandan demokratik siyasetle belirlenmiş halkın temsilcileri var. Bir yandan atanmış bürokrasi var. O bürokrasi yeri geldiğinde sanki bir siyasi fonksiyonmuş gibi iş yapmıştır. Bu bürokrasiyi değiştirmek için de daha hızlı, daha etkin, daha verimli idari pratikleri ortaya koymak içinde bizim bu sisteme ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
