Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Gültekin Açıklaması
Bu sene 15’incisi düzenlenen "Yükseköğretim Tanıtım ve Eğitim Günleri", Antalya'da Cam Piramit’te devam ediyor.
İstanbul Esenyurt Üniversitesi de stant açan üniversiteler arasında yer aldı. Lise öğrencilerine Cam Piramit içerisinde bulunan düden salonu’nda seminer veren İstanbul Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, kısa sürede Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) sınav sisteminde değişiklik olacağını iddia etti.
Öğrencilerin Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) açıklandıktan sonra mutsuzluğa kapıldıklarını söyleyen İstanbul Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, Lisans Yerleştirme Sınav’nda (LYS) başarılı olan öğrencilerin YGS’den sonra çalışmayı bırakmayan öğrencilerin olduğunu söyledi.
Gültekin, “Öğrenciler YGS açıklandıktan sonra her öğrencide hemen hemen aynı şey olur. Mutsuzluk olur, beklentilerinin altında bir puan almışlardır. YGS’yi bir kazanma ya da kaybetme sınavı olarak görüyorlar. Böyle düşünerek yanlış düşünüyorlar. Halbuki YGS kazanma ya da kaybetme sınavı değildir. Sadece LYS öncesi avantaj sağlayacak puanları almayı hedefleyen bir sınavdır. Kaybedilen bir şey yok. Öğrencilerin önlerinde koskocaman 3 aylık bir süre var. Bu süre çalışmak için çok uzun bir süre. Bu 3 ay ahlar, oflar arasında geçerse kısa sürede tüketilecek bir süre olur. Seviniyorsa bir gün sevinsin, üzülecekse de birgün üzülsün ama ikinci gün dersin başına otursun. Kendine iyi bir plan program yapsın. Önlerinde puan olarak daha yüzde 70’lik bir dilim var. Yüzde 30’luk kısın YGS’den geliyor. dolayısıyla şuanki kazanç abartıldığı kadar değil. Önlerindeki kazanç çok büyük bunu kaybetmek mi istiyorlar. Bütün mesele bu. Onun için. LYS’de başarılı olan adaylar YGS’den sonra çalışmayı bırakmayıp devam eden öğrencilerdir. Sonradan pişman oluyorlar. Beklediklerinden iyi geçiyor LYS. Sınavdan sonra şuna yanıyorlar biz YGS’den sonra 2-3 haftayı neden boşa geçirmişiz. Bunu dememeleri lazım. Sorumluluklarını bilip önlerine bakmaları gerekiyor. Beklentinin altında bile kalsa seçenekler o kadar çok ki her geçişi var. Çift anadalı var, yan dalı var, yüksek lisansı var dolayısıyla şuanda bir tek noktaya doğrudan gidilmiyor. Bir noktaya giden o kadar çok doğru var ki. Herşeyin sınavdan olacak diye bir kural da yok. Bu üniversite de okurken de, bitirirken de olabilir. bu mücadeleyi istiyor musun? Bu mücadeleye var mısın önemli olan bu” dedi.
“ÖSYM’Yİ BİR KAÇ NOKTA DA TEBRİK EDİYORUM”
Sınav sistemi açısından Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’ni (ÖSYM) birkaç noktada tebrik ettiğini ifade eden Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sınav sonuçlarını 4 gün gibi kısa bir sürede açıkladılar. Belki de ilk defa böyle bir şey oldu. Herhalde önümüzdeki sene sınavdan çıktıktan bir saat sonra sonuçları açıklayacaklar. ÖSYM iyi gidiyor. Şu açından da iyi gidiyor. Yeni sınav sisteminin hazırlıkları ve araştırmaları son sürat devam ediyor. Kısa sürede sınav sisteminde değişiklikler olacak. Ne gibi açık uçlu sorular, mülakatlar gibi. Bunlar ne kadar sürede olur. 4-5 seneye ihtiyaç var. Şuan ki sınav sistemi yeterli değil. Bunu herkes biliyor.”
“ADAYLAR DAHA FAZLA NET YAPIP YAPMADIKLARINA BAKMALI”
Sınavlarda her sene başarının düşmesi ile ilgili olarak ise Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, öğrencilerin sınavın kolaylığı ya da zorluğundan ziyade diğer adaylardan daha fazla net yapıp yapmadıklarına bakmaları gerektiğini söyledi.
Gültekin, “Adaylar Türkçe ile matematiğe zor dediler. Şöyle bir tabloyla karşılaştık. 40 Türkçe sorusundan geçen yıl ki ortalaması 18 netti. Bu bile düşük. Türkçe’den bahsediyoruz. Bu yıl 15 net oluştu. Yani geçen seneye göre 3 net azalma var. Adaylar tedirgin olmasınlar. Bu düşüş başka bir sorunun puanını yükseltecektir. Matematiğe baktığımızda geçen sene ortalaması 6 netti. Bu sene 5 net. Bu da biraz düştü ama türkçe kadar değil. Onda da katsayı biraz yükselir. Sosyal ve Fen bilimlerinde fazla bir değişiklik olmadı. sorular kolay olsaydı değişen bir şey olmayacaktı. Bu sefer de puanlar düşecekti. Sorular zor dediler Türkiye ortalaması düştü. bu sefer de katsayılar yükselecek. Sınavın zor ya da kolay olması adayları çok ilgilendiren bir durum değil. Esas önemli olan sen diğer adaylardan daha fazla net yaptın mı? bir net fazla yapabildin mi? işte dengeyi bozan soruların zor ya da kolay olması değil. Bir net daha fazla yapabildin mi? bütün mesele bu. Türkiye ortalaması her sene düşüyor. Bu eğitim kalitesinin göstergesi. Sınav olarak baktığımızda iyi işliyor ama eğitim olarak baktığımızda çok büyük sorunlar var” şeklinde konuştu.
“İYİ BİR EĞİTİM KALİTESİ”
Üniversiteye gelen öğrencilere her şeyden önce iyi bir eğitim kalitesi vaat ettiklerini dile getiren Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bizde diğer üniversiteler gibi öğrencileri teşvik ediyoruz. Sadece ücretli girilen burslar değil. Öğrenci üniversite de başarılı olur, o demeden biz zaten bursu veririz. Burslarımız kesilmiyor öğrenciler bundan da emin olsunlar. Bursun kesilmemesini sağlamak büyük bir başarı. Bizim öğrencilerimize verdiğimiz değerlere sahip çıkması, kendi branşıyla ilgili iyi bir akademik bilginin verilmesi. Kültür sanat, insan ilişkileri, staj, sosyal sorumluluk projeleri var bizim üniversitemizde biz öğrencilere bunları veriyoruz. Biz bunlara çok önem veriyoruz.”
Kaynak: İHA
Öğrencilerin Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) açıklandıktan sonra mutsuzluğa kapıldıklarını söyleyen İstanbul Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, Lisans Yerleştirme Sınav’nda (LYS) başarılı olan öğrencilerin YGS’den sonra çalışmayı bırakmayan öğrencilerin olduğunu söyledi.
Gültekin, “Öğrenciler YGS açıklandıktan sonra her öğrencide hemen hemen aynı şey olur. Mutsuzluk olur, beklentilerinin altında bir puan almışlardır. YGS’yi bir kazanma ya da kaybetme sınavı olarak görüyorlar. Böyle düşünerek yanlış düşünüyorlar. Halbuki YGS kazanma ya da kaybetme sınavı değildir. Sadece LYS öncesi avantaj sağlayacak puanları almayı hedefleyen bir sınavdır. Kaybedilen bir şey yok. Öğrencilerin önlerinde koskocaman 3 aylık bir süre var. Bu süre çalışmak için çok uzun bir süre. Bu 3 ay ahlar, oflar arasında geçerse kısa sürede tüketilecek bir süre olur. Seviniyorsa bir gün sevinsin, üzülecekse de birgün üzülsün ama ikinci gün dersin başına otursun. Kendine iyi bir plan program yapsın. Önlerinde puan olarak daha yüzde 70’lik bir dilim var. Yüzde 30’luk kısın YGS’den geliyor. dolayısıyla şuanki kazanç abartıldığı kadar değil. Önlerindeki kazanç çok büyük bunu kaybetmek mi istiyorlar. Bütün mesele bu. Onun için. LYS’de başarılı olan adaylar YGS’den sonra çalışmayı bırakmayıp devam eden öğrencilerdir. Sonradan pişman oluyorlar. Beklediklerinden iyi geçiyor LYS. Sınavdan sonra şuna yanıyorlar biz YGS’den sonra 2-3 haftayı neden boşa geçirmişiz. Bunu dememeleri lazım. Sorumluluklarını bilip önlerine bakmaları gerekiyor. Beklentinin altında bile kalsa seçenekler o kadar çok ki her geçişi var. Çift anadalı var, yan dalı var, yüksek lisansı var dolayısıyla şuanda bir tek noktaya doğrudan gidilmiyor. Bir noktaya giden o kadar çok doğru var ki. Herşeyin sınavdan olacak diye bir kural da yok. Bu üniversite de okurken de, bitirirken de olabilir. bu mücadeleyi istiyor musun? Bu mücadeleye var mısın önemli olan bu” dedi.
“ÖSYM’Yİ BİR KAÇ NOKTA DA TEBRİK EDİYORUM”
Sınav sistemi açısından Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’ni (ÖSYM) birkaç noktada tebrik ettiğini ifade eden Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sınav sonuçlarını 4 gün gibi kısa bir sürede açıkladılar. Belki de ilk defa böyle bir şey oldu. Herhalde önümüzdeki sene sınavdan çıktıktan bir saat sonra sonuçları açıklayacaklar. ÖSYM iyi gidiyor. Şu açından da iyi gidiyor. Yeni sınav sisteminin hazırlıkları ve araştırmaları son sürat devam ediyor. Kısa sürede sınav sisteminde değişiklikler olacak. Ne gibi açık uçlu sorular, mülakatlar gibi. Bunlar ne kadar sürede olur. 4-5 seneye ihtiyaç var. Şuan ki sınav sistemi yeterli değil. Bunu herkes biliyor.”
“ADAYLAR DAHA FAZLA NET YAPIP YAPMADIKLARINA BAKMALI”
Sınavlarda her sene başarının düşmesi ile ilgili olarak ise Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, öğrencilerin sınavın kolaylığı ya da zorluğundan ziyade diğer adaylardan daha fazla net yapıp yapmadıklarına bakmaları gerektiğini söyledi.
Gültekin, “Adaylar Türkçe ile matematiğe zor dediler. Şöyle bir tabloyla karşılaştık. 40 Türkçe sorusundan geçen yıl ki ortalaması 18 netti. Bu bile düşük. Türkçe’den bahsediyoruz. Bu yıl 15 net oluştu. Yani geçen seneye göre 3 net azalma var. Adaylar tedirgin olmasınlar. Bu düşüş başka bir sorunun puanını yükseltecektir. Matematiğe baktığımızda geçen sene ortalaması 6 netti. Bu sene 5 net. Bu da biraz düştü ama türkçe kadar değil. Onda da katsayı biraz yükselir. Sosyal ve Fen bilimlerinde fazla bir değişiklik olmadı. sorular kolay olsaydı değişen bir şey olmayacaktı. Bu sefer de puanlar düşecekti. Sorular zor dediler Türkiye ortalaması düştü. bu sefer de katsayılar yükselecek. Sınavın zor ya da kolay olması adayları çok ilgilendiren bir durum değil. Esas önemli olan sen diğer adaylardan daha fazla net yaptın mı? bir net fazla yapabildin mi? işte dengeyi bozan soruların zor ya da kolay olması değil. Bir net daha fazla yapabildin mi? bütün mesele bu. Türkiye ortalaması her sene düşüyor. Bu eğitim kalitesinin göstergesi. Sınav olarak baktığımızda iyi işliyor ama eğitim olarak baktığımızda çok büyük sorunlar var” şeklinde konuştu.
“İYİ BİR EĞİTİM KALİTESİ”
Üniversiteye gelen öğrencilere her şeyden önce iyi bir eğitim kalitesi vaat ettiklerini dile getiren Esenyurt Üniversitesi Eğitim Danışmanı Sadık Gültekin, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bizde diğer üniversiteler gibi öğrencileri teşvik ediyoruz. Sadece ücretli girilen burslar değil. Öğrenci üniversite de başarılı olur, o demeden biz zaten bursu veririz. Burslarımız kesilmiyor öğrenciler bundan da emin olsunlar. Bursun kesilmemesini sağlamak büyük bir başarı. Bizim öğrencilerimize verdiğimiz değerlere sahip çıkması, kendi branşıyla ilgili iyi bir akademik bilginin verilmesi. Kültür sanat, insan ilişkileri, staj, sosyal sorumluluk projeleri var bizim üniversitemizde biz öğrencilere bunları veriyoruz. Biz bunlara çok önem veriyoruz.”