Orman Ve Su İşleri Bakanı Eroğlu Açıklaması
"Orman teşkilatını bütün Türkiye’ye hizmet eder hale getirdik. Bu gerçekten büyük bir inkılaptır"
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, orman teşkilatını bütün Türkiye’ye hizmet eder hale getirdiklerini belirterek, bunun bir inkılap olduğunu söyledi.
Afyonkarahisar'daki bir termal otelde Orman Genel Müdürlüğünce düzenlenen "2016 Yılı Döner Sermaye Bütçe Görüşmeleri" toplantısında konuşan Eroğlu, mevzuatın işleri güzel yapmak için var olduğunu söyledi.
"Yoksa mevzuat işleri yokuşa sürmek için değildir" diyen Eroğlu, "Bunu unutmayın. Yapılacak doğru bir şey varsa, gerekiyorsa mevzuat, yönetmelik, kanun değiştirilir, gereği neyse yapılır" ifadesini kullandı.
Eroğlu, yanlışların arkasından gitmeyeceklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Doğrusu neyse onu yapacağız. İşleri kolay kılacağız. Vatandaşla kucaklaşacağız. Artık ormancılar, orman köylüsünün hasmı değil, hısmı olacak. Böyle bir slogan başlattık. Vatandaş da memnun. Bundan böyle 'aman ormancı, canım ormancı' türküleri söylenmeyecek. Çünkü millet bizim milletimiz, insanı yaşat ki devlet yaşasın, onlar yaşarsa devlet yaşar, bunun farkında olalım. Mevzuatı iyi bilmeyen yönetici olamayacak. Sizlerin çok önemli rolü var, o da şu; şimdi kırsaldan şehirlere göç ediyor. Bazı bölgelerde insan kalmıyor. Orada kim yaşayacak? Ormancılar özellikle oradaki vatandaşların geçimini sağlayacak imkanları sağlayacak. O insanları orada yaşatacağız. Bunun bu ülkenin geleceği açısından çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Ormancılık mevzuatı çok karışıktı, bazen yapılan ağaçlandırmaların hangi kurum tarafından yapıldığı bile bulunamazdı. Vali bile bilemezdi bunu. Bazen eleman oluyordu, para olmuyordu bir kurumda. Neticede havanda su dövülüyordu. Bugün bunları Allah'a şükür tek bir çatı altında topladık."
"Orman teşkilatını bütün Türkiye’ye hizmet eder hale getirdik. Bu gerçekten büyük bir inkılaptır" diyen Eroğlu, fiziki imkanlar ve özlük hakları konusunda büyük mücadele verdiklerini anlattı. Eroğlu, "Özlük hakları, fiziki imkanlar, lojmanlar gibi imkanları vermek için çalışmalara devam ediyoruz. Yeter ki siz çalışın, üretin" ifadelerini kullandı.
Eroğlu, ağaçlandırma açısından önemli bir dönemde olunduğunu belirterek, "Sizden ricam; ağaçlandırma çok önemli. Nereden baksanız Türkiye’nin yüzde 49’u bozuk orman alanı" dedi.
- "Türk ormancılığı kabuğunu kırdı"
Seyrekleştirme çalışmaları yapılmazsa ormanların büyüyemeyeceğine işaret eden Eroğlu, şunları kaydetti:
"Ormanların gelişmesi lazım. Bu konuda sizlere teşekkürü borç biliyorum. Türk ormancılığı kabuğunu kırdı. Bütün dünyayı kapsayacak hale geldi. Hatırlarsanız 2013 yılında Dünya Ormancılık Forumu ve Zirvesi'ni Türkiye’de yaptık. Daha geçtiğimiz ay 12 Ekim'de başlayan Çölleşmeyle Mücadele 12. Taraflar Konferansı’nı Türkiye’de yaptık ve 105 ülke katıldı. Bunlar Türkiye’de ormancılığın nereden nereye geldiğinin göstergesi. Artık sadece Türkiye’de değil, zaten COP 12'nin dönem başkanıyız. Allah nasip ederse fakir, garip ülkelere Afrika’ya Orta Asya’ya, Balkanlara Kafkaslar'a Ortadoğu’ya ne gerekiyorsa, ellerinden tutacağız ve oralarda fırtına gibi eseceğiz."
Cevizin yüzde 65'inin ithal edildiğini anımsatan Eroğlu, geçmişte ceviz ağaçlarının kereste için kesildiğini, şimdi ceviz, badem ve kestane gibi ağaçların yaygınlaştırılacağını bildirdi.
Eroğlu, Afyonkarahisar'da Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi kurduklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu da çok önemli. Yani ham maddeyi yurt dışından almak yerine bunları bir şekilde biz araştıralım, üniversitelerle birlikte, her bölge müdürünün bu konuda bir üniversiteyle çalışması suretiyle bunları geliştirelim. Bu konuda yeni bir sanayi, yeni bir teknoloji kurulursa çok isabetli olur. Biz şu anda dünyada 107 milyar dolarlık bir potansiyel olan şifalı bitki diye özetleyeceğimiz konularda adım atalım. Bunun sahibi biziz, çünkü şifalı bitkiler ormanlarda. Sizlerden bunu rica ediyorum."
- Ağaçlandırma seferberliği
Çok önemli olan ağaçlandırmada seferberlik yaptıklarını vurgulayan Eroğlu, şunları söyledi:
"2008-2012 yıllarında muhteşem seferberlik oldu. Dünyada da ses getirdi. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le attığımız tohumlar şu anda 130-140 santimetreye yükselmiş, yepyeni bir sedir ormanı oluşmuş. Boz dağlar istemiyoruz. Yemyeşil dağlar istiyoruz. Bir de 'burada orman olmaz, kayalık' diye düşünmeyin. Mesela Malatya'da Beydağı var. Arkadaşlar dedi ki 'olmaz'. 'Bal gibi olur' dedik. Nasıl olacak, iş makinesiyle kazılacak, bir metre toprak getirilecek. Neticede Beydağı yeşillendi mi, yemyeşil oldu. Fena mı oldu? Yani orman olmayacak hiçbir yer yoktur. Sadece biraz maliyeti yüksektir."
Kaynak: AA
Afyonkarahisar'daki bir termal otelde Orman Genel Müdürlüğünce düzenlenen "2016 Yılı Döner Sermaye Bütçe Görüşmeleri" toplantısında konuşan Eroğlu, mevzuatın işleri güzel yapmak için var olduğunu söyledi.
"Yoksa mevzuat işleri yokuşa sürmek için değildir" diyen Eroğlu, "Bunu unutmayın. Yapılacak doğru bir şey varsa, gerekiyorsa mevzuat, yönetmelik, kanun değiştirilir, gereği neyse yapılır" ifadesini kullandı.
Eroğlu, yanlışların arkasından gitmeyeceklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Doğrusu neyse onu yapacağız. İşleri kolay kılacağız. Vatandaşla kucaklaşacağız. Artık ormancılar, orman köylüsünün hasmı değil, hısmı olacak. Böyle bir slogan başlattık. Vatandaş da memnun. Bundan böyle 'aman ormancı, canım ormancı' türküleri söylenmeyecek. Çünkü millet bizim milletimiz, insanı yaşat ki devlet yaşasın, onlar yaşarsa devlet yaşar, bunun farkında olalım. Mevzuatı iyi bilmeyen yönetici olamayacak. Sizlerin çok önemli rolü var, o da şu; şimdi kırsaldan şehirlere göç ediyor. Bazı bölgelerde insan kalmıyor. Orada kim yaşayacak? Ormancılar özellikle oradaki vatandaşların geçimini sağlayacak imkanları sağlayacak. O insanları orada yaşatacağız. Bunun bu ülkenin geleceği açısından çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Ormancılık mevzuatı çok karışıktı, bazen yapılan ağaçlandırmaların hangi kurum tarafından yapıldığı bile bulunamazdı. Vali bile bilemezdi bunu. Bazen eleman oluyordu, para olmuyordu bir kurumda. Neticede havanda su dövülüyordu. Bugün bunları Allah'a şükür tek bir çatı altında topladık."
"Orman teşkilatını bütün Türkiye’ye hizmet eder hale getirdik. Bu gerçekten büyük bir inkılaptır" diyen Eroğlu, fiziki imkanlar ve özlük hakları konusunda büyük mücadele verdiklerini anlattı. Eroğlu, "Özlük hakları, fiziki imkanlar, lojmanlar gibi imkanları vermek için çalışmalara devam ediyoruz. Yeter ki siz çalışın, üretin" ifadelerini kullandı.
Eroğlu, ağaçlandırma açısından önemli bir dönemde olunduğunu belirterek, "Sizden ricam; ağaçlandırma çok önemli. Nereden baksanız Türkiye’nin yüzde 49’u bozuk orman alanı" dedi.
- "Türk ormancılığı kabuğunu kırdı"
Seyrekleştirme çalışmaları yapılmazsa ormanların büyüyemeyeceğine işaret eden Eroğlu, şunları kaydetti:
"Ormanların gelişmesi lazım. Bu konuda sizlere teşekkürü borç biliyorum. Türk ormancılığı kabuğunu kırdı. Bütün dünyayı kapsayacak hale geldi. Hatırlarsanız 2013 yılında Dünya Ormancılık Forumu ve Zirvesi'ni Türkiye’de yaptık. Daha geçtiğimiz ay 12 Ekim'de başlayan Çölleşmeyle Mücadele 12. Taraflar Konferansı’nı Türkiye’de yaptık ve 105 ülke katıldı. Bunlar Türkiye’de ormancılığın nereden nereye geldiğinin göstergesi. Artık sadece Türkiye’de değil, zaten COP 12'nin dönem başkanıyız. Allah nasip ederse fakir, garip ülkelere Afrika’ya Orta Asya’ya, Balkanlara Kafkaslar'a Ortadoğu’ya ne gerekiyorsa, ellerinden tutacağız ve oralarda fırtına gibi eseceğiz."
Cevizin yüzde 65'inin ithal edildiğini anımsatan Eroğlu, geçmişte ceviz ağaçlarının kereste için kesildiğini, şimdi ceviz, badem ve kestane gibi ağaçların yaygınlaştırılacağını bildirdi.
Eroğlu, Afyonkarahisar'da Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi kurduklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu da çok önemli. Yani ham maddeyi yurt dışından almak yerine bunları bir şekilde biz araştıralım, üniversitelerle birlikte, her bölge müdürünün bu konuda bir üniversiteyle çalışması suretiyle bunları geliştirelim. Bu konuda yeni bir sanayi, yeni bir teknoloji kurulursa çok isabetli olur. Biz şu anda dünyada 107 milyar dolarlık bir potansiyel olan şifalı bitki diye özetleyeceğimiz konularda adım atalım. Bunun sahibi biziz, çünkü şifalı bitkiler ormanlarda. Sizlerden bunu rica ediyorum."
- Ağaçlandırma seferberliği
Çok önemli olan ağaçlandırmada seferberlik yaptıklarını vurgulayan Eroğlu, şunları söyledi:
"2008-2012 yıllarında muhteşem seferberlik oldu. Dünyada da ses getirdi. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le attığımız tohumlar şu anda 130-140 santimetreye yükselmiş, yepyeni bir sedir ormanı oluşmuş. Boz dağlar istemiyoruz. Yemyeşil dağlar istiyoruz. Bir de 'burada orman olmaz, kayalık' diye düşünmeyin. Mesela Malatya'da Beydağı var. Arkadaşlar dedi ki 'olmaz'. 'Bal gibi olur' dedik. Nasıl olacak, iş makinesiyle kazılacak, bir metre toprak getirilecek. Neticede Beydağı yeşillendi mi, yemyeşil oldu. Fena mı oldu? Yani orman olmayacak hiçbir yer yoktur. Sadece biraz maliyeti yüksektir."