Haiti'deki Kolera Salgını
Uluslararası Af Örgütü'nün hazırladığı raporda, BM'nin Haiti'deki kolera salgınına yönelik gerekli önlemleri almadığı kaydedildi
Uluslararası Af Örgütü, Birleşmiş Milletler'in (BM) Haiti'deki kolera salgını kurbanlarının yaralarını sarmakta başarısız olduğunu bildirdi.
Örgütün resmi internet sayfasında yayımlanan raporda, BM'nin, ülkede beş yıl önce patlak veren ve Haiti'de görevli BM çalışanlarının neden olduğu kolera salgınının kurbanlarına yetemediği, etkili tedavi ve tazminat için bekleyen binlerce kişiyi yüzüstü bıraktığı belirtildi.
Uluslararası Af Örgütü Amerika Direktörü Erika Guevara Rosas, BM'nin sebep olduğu insanlık dramından elini eteğini çekmemesi gerektiğini ifade ederek, şu anda gerekli olan şeyin, Haiti'de kolera salgınının yol açtığı hasarların doğru tespiti, kurbanlara ve ölenlerin yakınlarına yardım etmek için detaylı bir planın hazırlaması olduğunu vurguladı.
Rosas, "Harekete geçmemek, dünya çapında insan hakları savunucusu olan BM'nin güvenilirlik ve sorumluluğunu sarsacaktır" görüşünü paylaştı.
Karayipler'de bir ada ülkesi olan Haiti'de, 2010 yılı ekim ayından bu sene ağustos ayına kadar koleradan 9 binden fazla kişinin öldüğü hatırlatılan raporda, BM'nin sağlık hizmetleri ve atıkların imhası konusunda ihmalkar davranmasının, koleranın yayılmasına neden olan başlıca faktörler arasında yer aldığı savunuldu.
Raporda, kolera mağdurlarının çoğunun, toplumun yoksul kesiminden geldiğine, bugüne kadar hastalıktan etkilenenlerin tedavi ve tazminat için yaptıkları tüm başvuruların reddedildiğine değinildi.
Uluslararası Af Örgütü yetkilileri, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a kısa süre önce gönderdikleri mektupta Haiti'de kolera salgınından etkilenenlerin iddialarının bağımsız bir şekilde değerlendirmesi, salgınla mücadele ve bölgedeki zararın tazmin edilmesi konularında adım atması çağrısında bulunmuşlardı.
Haiti'de 2010 yılındaki depremin ardından kolera salgını patlak vermiş, bilimsel raporlar, salgının, depremin ardından ülkede görevlendirilen Nepalli BM personelinden kaynaklandığını ortaya koymuştu.
BM'nin, insan hakları örgütlerinin taleplerine rağmen mağdur yakınlarına tazminat ödemeyi reddetmesi üzerine olay federal mahkemeye taşınmıştı.
Kaynak: AA
Örgütün resmi internet sayfasında yayımlanan raporda, BM'nin, ülkede beş yıl önce patlak veren ve Haiti'de görevli BM çalışanlarının neden olduğu kolera salgınının kurbanlarına yetemediği, etkili tedavi ve tazminat için bekleyen binlerce kişiyi yüzüstü bıraktığı belirtildi.
Uluslararası Af Örgütü Amerika Direktörü Erika Guevara Rosas, BM'nin sebep olduğu insanlık dramından elini eteğini çekmemesi gerektiğini ifade ederek, şu anda gerekli olan şeyin, Haiti'de kolera salgınının yol açtığı hasarların doğru tespiti, kurbanlara ve ölenlerin yakınlarına yardım etmek için detaylı bir planın hazırlaması olduğunu vurguladı.
Rosas, "Harekete geçmemek, dünya çapında insan hakları savunucusu olan BM'nin güvenilirlik ve sorumluluğunu sarsacaktır" görüşünü paylaştı.
Karayipler'de bir ada ülkesi olan Haiti'de, 2010 yılı ekim ayından bu sene ağustos ayına kadar koleradan 9 binden fazla kişinin öldüğü hatırlatılan raporda, BM'nin sağlık hizmetleri ve atıkların imhası konusunda ihmalkar davranmasının, koleranın yayılmasına neden olan başlıca faktörler arasında yer aldığı savunuldu.
Raporda, kolera mağdurlarının çoğunun, toplumun yoksul kesiminden geldiğine, bugüne kadar hastalıktan etkilenenlerin tedavi ve tazminat için yaptıkları tüm başvuruların reddedildiğine değinildi.
Uluslararası Af Örgütü yetkilileri, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a kısa süre önce gönderdikleri mektupta Haiti'de kolera salgınından etkilenenlerin iddialarının bağımsız bir şekilde değerlendirmesi, salgınla mücadele ve bölgedeki zararın tazmin edilmesi konularında adım atması çağrısında bulunmuşlardı.
Haiti'de 2010 yılındaki depremin ardından kolera salgını patlak vermiş, bilimsel raporlar, salgının, depremin ardından ülkede görevlendirilen Nepalli BM personelinden kaynaklandığını ortaya koymuştu.
BM'nin, insan hakları örgütlerinin taleplerine rağmen mağdur yakınlarına tazminat ödemeyi reddetmesi üzerine olay federal mahkemeye taşınmıştı.