Samsun'da Şehre İnen Yaban Domuzunun Telef Olması
Samsun Müftüsü Hayrettin Öztürk, geçen hafta sonu Canik ilçe merkezine inen ve vatandaşlarca taşlanarak telef olan yavru yaban domuzuyla ilgili, "Hangi hayvan olursa olsun, ister eti yasak, ister başka bir hayvan olsun, eziyet edilmesi kesinlikle yasaktır. İslam'a göre caiz değildir" dedi.
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Allah'ın yeryüzünde yarattığı hiçbir varlığın sebepsiz yaratılmadığını, insanoğluna hizmet ettiğini söyledi.
Allah'ın yarattığı bir varlığın neslinin tüketilmesinin başka sorunlara yol açacağını ifade eden Öztürk, Afrika'da çiftçilerin zehirli yılanları öldürdüğünü, o yıl çiftçilerin çok güzel ekin aldıklarını ancak ekinlerin hepsinin zehirli çıktığını, sebebinin ise öldürülen yılanların toprağın zehrini alamamasından kaynaklandığını anlattı.
Domuzun, Kuran'ı Kerim'de etinin yenmesi haram olan hayvanlar arasında olduğunu ancak hayvanın etinin haram olmasının ona eziyeti gerektirmeyeceğini, o hayvanların da mutlaka bir işe yaradığını vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:
"O bir pislik temizleyicisidir aynı zamanda. Eğer onu halkadan çekip çıkarırsanız başka hayvanların çoğalmasına vesile olursunuz. Doğanın dengesi bozulur. Allah doğayı dengeli bir şekilde yaratmıştır. Onlar birbirlerini dengeliyorlar. Yeter ki insanlar buna müdahale etmemiş olsun. İslam, hayvanlara merhamet konusunda çok hassastır. Peygamber Efendimizin bu konuyla ilgili çok hadisi vardır."
Öztürk, Osmanlı döneminde ecdadın hayvanlara özel ilgi gösterdiğini, onlar için yurtlar ve hanlar kurduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Fatih Sultan Mehmet Han vakfiyesinde, 'Bu vakıftan elde edilecek gelirden, mallardan, kışın sert geçtiği, yeryüzünün karla kaplı olduğu günlerde Belgrad ormanlarındaki vahşi hayvanlar için, ayılar, domuzlar, kurtlar için et alınıp dağıtıla' demiştir. Bizim ecdadımız vahşi hayvanlar için 'et alınıp dağıtıla' derken, açlıktan dolayı şehre düşmüş bir hayvanı öldürmenin ne dinimizde ne Peygamberimizin sünnetinde ne de insanlıkta yeri vardır."
Hayvanlara acımayanın Allah'ın yarattığı insanlara da acımayacağını, dolayısıyla Allah'ın da böyle insanlara acımayacağını ifade eden Öztürk, hayvanlara şefkat ve merhamet eden ecdadın çocuklarının bugün hayvanları öldürmemesi gerektiğini anlattı.
Öztürk, şunları kaydetti:
"Biz hayvanlara şefkatle muamelede Peygamberimizin yolunu izleyen bir toplumuz. Ecdadın izini takip eden bir millet, açlıktan şehre düşmüş bir hayvana şefkatle muamele etmeli ve eziyet etmemelidir. Hangi hayvan olursa olsun, ister eti yasak, ister başka bir hayvan olsun, eziyet edilmesi kesinlikle yasaktır. İslam'a göre caiz değildir. Hayvanlara eziyet edenlere Allah'ın eziyeti söz konusu olacaktır. İnsanlarımız belki bilinçsizce bu işi yapıyorlar ama bu konuda hassas davranmalarını tavsiye ediyorum. Allah'ın yarattıklarına merhamet ediniz ki Allah da size merhamet etsin."
Kaynak: AA
Allah'ın yarattığı bir varlığın neslinin tüketilmesinin başka sorunlara yol açacağını ifade eden Öztürk, Afrika'da çiftçilerin zehirli yılanları öldürdüğünü, o yıl çiftçilerin çok güzel ekin aldıklarını ancak ekinlerin hepsinin zehirli çıktığını, sebebinin ise öldürülen yılanların toprağın zehrini alamamasından kaynaklandığını anlattı.
Domuzun, Kuran'ı Kerim'de etinin yenmesi haram olan hayvanlar arasında olduğunu ancak hayvanın etinin haram olmasının ona eziyeti gerektirmeyeceğini, o hayvanların da mutlaka bir işe yaradığını vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:
"O bir pislik temizleyicisidir aynı zamanda. Eğer onu halkadan çekip çıkarırsanız başka hayvanların çoğalmasına vesile olursunuz. Doğanın dengesi bozulur. Allah doğayı dengeli bir şekilde yaratmıştır. Onlar birbirlerini dengeliyorlar. Yeter ki insanlar buna müdahale etmemiş olsun. İslam, hayvanlara merhamet konusunda çok hassastır. Peygamber Efendimizin bu konuyla ilgili çok hadisi vardır."
Öztürk, Osmanlı döneminde ecdadın hayvanlara özel ilgi gösterdiğini, onlar için yurtlar ve hanlar kurduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Fatih Sultan Mehmet Han vakfiyesinde, 'Bu vakıftan elde edilecek gelirden, mallardan, kışın sert geçtiği, yeryüzünün karla kaplı olduğu günlerde Belgrad ormanlarındaki vahşi hayvanlar için, ayılar, domuzlar, kurtlar için et alınıp dağıtıla' demiştir. Bizim ecdadımız vahşi hayvanlar için 'et alınıp dağıtıla' derken, açlıktan dolayı şehre düşmüş bir hayvanı öldürmenin ne dinimizde ne Peygamberimizin sünnetinde ne de insanlıkta yeri vardır."
Hayvanlara acımayanın Allah'ın yarattığı insanlara da acımayacağını, dolayısıyla Allah'ın da böyle insanlara acımayacağını ifade eden Öztürk, hayvanlara şefkat ve merhamet eden ecdadın çocuklarının bugün hayvanları öldürmemesi gerektiğini anlattı.
Öztürk, şunları kaydetti:
"Biz hayvanlara şefkatle muamelede Peygamberimizin yolunu izleyen bir toplumuz. Ecdadın izini takip eden bir millet, açlıktan şehre düşmüş bir hayvana şefkatle muamele etmeli ve eziyet etmemelidir. Hangi hayvan olursa olsun, ister eti yasak, ister başka bir hayvan olsun, eziyet edilmesi kesinlikle yasaktır. İslam'a göre caiz değildir. Hayvanlara eziyet edenlere Allah'ın eziyeti söz konusu olacaktır. İnsanlarımız belki bilinçsizce bu işi yapıyorlar ama bu konuda hassas davranmalarını tavsiye ediyorum. Allah'ın yarattıklarına merhamet ediniz ki Allah da size merhamet etsin."