Mersin'de Hemzemin Geçitteki Kazaya İlişkin Dava

Tren ile servis minibüsünün çarpışması sonucu 12 kişinin öldüğü kazaya ilişkin açılan davada mahkeme heyeti, kazanın olduğu hemzemin geçitte yeniden inceleme yapılmasını istedi.


İçel 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasında, tutuklu sanıklar bariyer görevlisi Erhan Kılıç ve minibüs sürücüsü Fahri Kaya ile kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve tarafların avukatları hazır bulundu.

Sanık Kılıç savunmasında, minibüsün durmayacağını anlayınca bariyeri indirmek için düğmeye bastığını, aracın da bariyerlerin altından geçtiğini iddia etti.

Minibüs sürücüsü Fahri Kaya ise kazada suçunun olmadığını savunarak, "Bariyer açıktı, ben de geçmek durumunda kaldım. Diğer sanığın avukatı, 'Üç yıldır bu işi yaptığımı, bariyeri ve tren saatlerini nasıl bilmediğimi' sormuş. Benim çalışma saatlerim her zaman aynı olmuyor. Sabahları tren nadiren denk geliyordu. Burada ben mağdurum, ailem zor durumda. Yeni çocuğum oldu, bakacak kimseleri yok. Tahliyemi istiyorum" dedi.

- "Korna sesi ile kaza anlık oldu"

Salona çağrılan tanıklardan Şuayip Toprak da ekmek dağıtıcılığı yaptığını, iş yerine dönerken kazaya tanık olduğunu ifade ederek, "İş yerime doğru giderken tren yoluna yaklaşık 50 metre kala trenin korna sesini duydum. Benim bulunduğum yer itibariyle İçel'den Tarsus istikametine doğru giden tren, kenarda bulunan vagonlardan dolayı gözükmez. Trenin korna sesi ile minibüse çarpması anlık oldu" diye konuştu.

Kaza sırasında bariyerin açık olup olmadığını hatırlamadığını söyleyen Toprak, kaza yerine ulaştığında bariyerin inik olduğunu gördüğünü, yaralılara yardım ettiğini anlattı.

Müdafi avukatlarının, kenarlardaki vagonların, sürücülerin görüş açısını kapatıp kapatmadığına ilişkin sorusu üzerine Toprak, "Olay günü Reysaş firmasına ait bir vagon 15 metre kadar ötede bulunuyordu. Bu vagon trenin geldiği tarafta duruyordu. Orada aracın raylara çıkmadan treni görmesi mümkün değil" dedi.

Tanık Bekir Gözüsarı ise kaza yerine yakın atölyede çalıştığını, kazayı gürültü sonucu fark ettiğini ve havada uçuşan minibüs parçaları gördüğünü belirtti.

Kaza yerine gittiğinde bariyerin açık olduğunu gördüğünü iddia eden Gözüsarı, "Kaza yerine geldiğimde bir araç da hemzemin geçitten geçti. Geçtikten sonra bariyerlerin yarıya kadar inip kalktığını gördüm" diye konuştu.

Gözüsarı, raylardaki vagonların sürücülerin görüş açısını engelleyip, engellemediğine ilişkin soruya, "Vagonların bulunduğu yer itibariyle gelen treni ancak yola 2 ya da 2,5 metre kala görebilirsiniz. Gördükten sonra yapabileceğiniz tek şey de gaza basıp karşıya geçmektir. Bariyer kapalı ise zaten tren yoluna giremezsiniz" ifadelerini kullandı.

Kazadan sağ kurtulan minibüsteki işçilerden Servet Çelik de bariyerin kapanma sesini ve trenin korna sesini duymadığını ileri sürdü.

- "Bariyer görevlisi tüm eğitimleri aldı"

Mahkemede, davanın 11 Temmuz'da görülen ilk duruşmasında müdafi avukatlarının isteği üzerine, bariyer görevlisi Erhan Kılıç'ın eğitimi ve çalışma saatlerinin açıklanmasına yönelik Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'na gönderilen yazının cevabı da okundu.

Cevapta, Kılıç'ın tüm eğitimlerini aldığı ve stajını tamamladığı bildirilirken, 12 saat çalışma, 24 saat dinlenme prensibine uygun çalıştırıldığı belirtildi. Yazıda ayrıca, hemzemin geçit yakınındaki vagonların karayolundaki araçları engellediğine yönelik bir başvurunun TCDD'ye yapılmadığı vurgulandı.

Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme heyeti, vagonların, sürücülerin görüş açısını engelleyip, engellemediğinin tespiti amacıyla bilirkişilerin, tanıklarla kaza yerinde yeniden inceleme yapmasına için duruşmayı erteledi.

Merkez Akdeniz ilçesinde 20 Mart'ta, yolcu treni ile servis minibüsünün hemzemin geçitte çarpışması sonucu 12 kişi ölmüş, 3 kişi yaralanmış, bariyer görevlisi ile minibüs sürücüsü tutuklanmıştı.

Kaynak: AA