Recep Özcan, Fenerbahçe’nin Olağanüstü Genel Kurulu’nun Durdurulması İçin Dilekçe Verdi

Aziz Yıldırım ve yönetimi aleyhine çıkışlarıyla tanınan avukat Recep Özcan, 18 Mayıs'ta yapılacak olan Fenerbahçe Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nın durdurulması için İçişleri Bakanlığı’na bir dilekçe gönderdi.


Avukat Özcan, İç İşleri Bakanlığı’na gönderdiği dilekçede şu ifadelere yer verdi:
“T.C. Bakanlar Kurulu Kararı ile Kamu Yararı Statüsü almış olan Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği'nin 5935 sicil numaralı yüksek divan kurulu üyesiyim. Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği Başkanı Aziz Yıldırım, Yönetim Kurulu Üyeleri İlhan Yüksel Ekşioğlu ve M. Şekip Mosturoğlu haklarında, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nce şike ve örgüt suçlarından 2011/63 Esas, 2012/71 karar sayılı dosyasında ağır cezalara hükmedilmiş, bu karar da Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin 17.01.2014 tarih, 2013/16791 esas, 2014/516 sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir. Bu karar ile adı geçen şahısların Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği üyelikleri ve Aziz Yıldırım’ın, İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun Fenerbahçe Futbol A.Ş’deki yönetim kurulu üyelikleri düşmüştür. Yukarıda belirtilen İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay 5. Ceza Dairesi Kararları; TCK’nın 220/1, 53/1 ve 6222 Sayılı Kanunun 11. ve 18. maddelerine göre verilmiştir. TCK’nın 53/1 maddesinin (d) bendine göre anılan kişiler, dernek tüzel kişiliğinin yöneticisi olmaktan ömür boyu men edilmişlerdir. Dolayısı ile Fenerbahçe Futbol A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Yıldırım ve yönetici İlhan Yüksel Ekşioğlu şirketteki görevlerinden de men edilmişlerdir. T.C. Anayasası’nın 138. maddesine rağmen, Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği’ndeki görevlerine hükümlüler Aziz Yıldırım, İlhan Yüksel Ekşioğlu ve M. Şekip Mosturoğlu yasalar ve Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği Tüzüğü’nün 6. maddesine aykırı olarak devam etmektedirler. 17 Ocak 2014 tarihinden bu yana, Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği mevcut yönetimi kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen boşalan başkanlık ve üyelik için seçim yapmayarak Türk Ceza Kanunu, Türk Medeni Kanunu, Dernekler Kanunu ve Fenerbahçe Spor Kulübü Tüzük hükümlerini yok saymışlardır. Bütün bunlara rağmen, Fenerbahçe Yönetim Kurulu 15 Nisan 2014 tarihinde, bu toplantıya katılmaması gereken yukarıda adı geçen şahıslarla toplanarak, 11 ve 18 Mayıs 2014 tarihlerinde yapılmak üzere, Tüzük Tadil Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı kararı almışlardır. Yok hükmündeki bu çağrının 11 Mayıs tarihindeki ilk toplantısı, çoğunluk sağlanamadığı için 18 Mayıs 2014 tarihinde, katılma hakkına sahip üyelerin sadece yüzde 10’unun katılımı ile yapılmaya çalışılacaktır. Yeni tüzük tasarısı, yasalara aykırı ve demokratik değildir. Şöyle ki; mevcut tüzüğün ‘kötü şöhret’i düzenleyen 6. maddesi ile Türk Ceza Kanunu'nda tarif edilen fiilleri belirleyen 65. maddesi tamamen değiştirilmiştir. Bu değişiklik TMK, TCK ve Dernekler Kanunu hükümlerini, arkadan dolanarak yok sayma amaçlıdır. Alt kurulların zorunlu olarak üstlendikleri görev ve yetkiler, direkt yönetim kuruluna devir edilmektedir. Bu girişim de yasal ve demokratik değildir. Tüzük taslağı bir aldatma taslağıdır. Bu aldatmaca ile asıl yapılmak istenilen; hüküm giymiş eski başkan ve diğer iki yöneticiyi kurtarmak, muhtemel geri dönüşlerini kolaylaştırmak ve aylardır görevlerini kasten yapmayan disiplin ile denetim kurullarını, işlemiş oldukları suçlardan kurtarmaktır. Hukuken, değil, başkanlık ve yöneticilikleri, üyelikleri bile düşmüş adı geçen şahıslarca yönetim kurulu kararları ile Olağanüstü Tüzük Tadil Kongresi yapılamaz. Dernekler Kanunu’nun 27. maddesi, 'Kamu yararına çalışan derneklerde görev alan üyeler, hapis cezası verilmesini gerektiren suçların işlendiğinin tespit edilmesi halinde geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı’nca görevden uzaklaştırılabilir' hükmünü emir eder. Dernekler Kanunu’nun 32. maddesinin (b) fıkrası da ihlal edilmiştir. Sonuç olarak, yukarıda açıklanan olaylar ve resen tespit edilecek durumlar karşısında; yasalara aykırı olarak toplanacak olan 18 Mayıs 2014 tarihli Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği olağanüstü genel kurul toplantısının, ileride telafisi mümkün olmayacak zararların doğmaması, kamu yararı ve Dernekler Kanunu’nun 27 ve 32. maddeleri gereğince ivedilikle durdurulması için gereğini arz ederim.”
Kaynak: İHA