Uçakların İnişi İçin Havaalanı Gerektirmeyen Proje
Anadolu Üniversitesi (AÜ) Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi, uçakların piste gereksinim duymadan, dik olarak iniş ve kalkışını sağlayacak proje geliştirildi. TÜBİTAK'ın proje onayı verdiği ve insansız hava aracında denenecek projeyle, gelecekte insanların, havaalanı olmayan her yere uçakla ulaşımının sağlanması amaçlanıyor.
Projenin koordinatörü de olan AÜ Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavsaoğlu, "Açı Verilebilir Kanal İçi Pervane Sistemine Sahip İnsansız Bir Hava Aracının Tasarımı, Üretimi ve Uçuş Deneyleri" başlıklı çalışmayla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, bilinen ama ülkemizde pratikte kullanılmayan dik iniş ve kalkış yapabilen uçak kavramının, özelliklerini daha iyi anlamak ve uçuş mekaniği problemlerinin çözümüne yönelik, insansız hava aracında deneyecekleri bir çalışma yaptıklarını anlattı.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK) projelerine onay verdiğini anımsatan Kavsaoğlu, projelerine benzer çalışmaların geçmiş yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitelerinde teorik olarak yapıldığını dile getirdi. Projelerinin yapılan çalışmalardan farklı olduğuna dikkati çeken Kavsaoğlu, "Biz bu sefer uçan model üretmek ve bunun uçuş testlerini yapmak hedefine odaklanmış bulunuyoruz. Bunun bize sağlayacağı yarar hem uçak hem helikopterin avantajlarından aynı uçakta faydalanmak. Bu uçak doğal olarak pist gerektirmeyecektir. Helikopter gibi dik bir şekilde iniş kalkış yapabilecek ama uçak gibi de yatay uçacaktır ve üzerinde bir pervane olmayacaktır" dedi.
Kanatları ve kuyruk kısmında pervanesi bulunacak uçağın teknik özellikleri hakkında da bilgi veren Kavsaoğlu "Uçağımızın en büyük özelliği pervanelerin açıkta değil, bir kanal içinde dönecek olmasıdır. Bu kanalın da düşük hızlarda pervane etkisini arttırdığını teorik çalışmalarda görmüştük, bunu uçağımızda uygulayacağız. Ayrıca pervanenin kanal içinde olması güvenlik açısından da uygundur" ifadelerini kullandı.
Uçağın geliştirilmesi sürecinin zorluklarını anlatan Kavsaoğlu, şöyle konuştu:
"Bunun getireceği bazı problemler olacaktır. Bu geçiş dönemi özellikle dikkatli incelenmesi ve başarılı bir şekilde uygulanması gereken süreçtir. Söz konusu uçağın, hem uçak hem helikopter gibi başarılı bir şekilde uçuşunu denemek için model uçak yapacağız. Bu güvenlik bakımından insansız olacak ama daha sonra yapılacak insanlı uçakların bir ön çalışması olacağını ümit ediyoruz. Bu konuda pek çok araştırmalar, tasarım çalışmaları, uçuş mekaniği analizleri yapıldı. Bundan sonraki aşama, bu yaptığımız teorik araştırmaların gerçekten başarılı olup olmadığını görmeye yönelik olacaktır. Biz uçan bir model imal edeceğiz ve bunu uçurmaya çalışacağız."
- "Her yere taksi uçaklarla gidilebilecek"
Projelerinin başarılı olması halinde insanlı uçaklarda kullanılmasıyla oluşacak, avantajları aktaran Kavsaoğlu, şöyle devam etti:
"Gelecekte bu uçaklar insanlı halde, pratik olarak kullanıldıkları takdirde havaalanına ihtiyaç kalmayacaktır. Havaalanı olmayan her yere taksi uçaklarla gidebileceğiz. Evimizin önünden bindiğimiz bir uçakla başka birisinin evinin önünde inebileceğiz. En büyük avantajı bu olacak. Tabi şu an piyasadakiler bu şartlarda değil. Özellikle havaalanı mesafelerinde oluşan zaman kaybı önlenmiş olacak. Ayrıca insansız olarak da pek çok fayda sağlayabilir, kargo taşıyabilir, kamerayla görüntü alabilir. Projemizin en önemli özelliği bir piste ihtiyaç duyulmamasıdır. Helikopter gibi olacak ancak uçak hızında ve veriminde olacak."
Kavsaoğlu, AÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Uçak Gövde, Motor, Bakım Ana Bilim Dalı öğretim elemanlarından araştırma görevlisi Zafer Öznalbant'ın doktora tezi ile eş zamanlı yürütülecek projenin 18 ayda tamamlanacağını da sözlerine ekledi.
Doktora öğrencisi Öznalbant ise projenin onay süreci ve aşamaları hakkında bilgi vererek, "Uçuş mekaniği kavramının tam olarak oturtulması, kontrol algoritmasının geliştirilmesi, bu bağlamda dünyadaki çalışmaların takip edilmesi, tasarım yenileme süreci, literatürün araştırılması, bu konseptin ortaya konulması, ön prototipin oluşturulması, yapılacak testlerin netleştirilmesi, nihai tasarımın oluşturulması, buna yönelik malzemenin tedariği, gerekli prototip ve üretimin yapılması yönündeki aşamaları içeren projemizi TÜBİTAK'a sunduk. Birinci onayımız geldi, bütçe onayını bekliyoruz" diye konuştu.
Daha sonra Kavsaoğlu ve Öznalbant, hazırladıkları test düzeneğini ve uçak prototipini tanıttı.
Kaynak: AA
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK) projelerine onay verdiğini anımsatan Kavsaoğlu, projelerine benzer çalışmaların geçmiş yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitelerinde teorik olarak yapıldığını dile getirdi. Projelerinin yapılan çalışmalardan farklı olduğuna dikkati çeken Kavsaoğlu, "Biz bu sefer uçan model üretmek ve bunun uçuş testlerini yapmak hedefine odaklanmış bulunuyoruz. Bunun bize sağlayacağı yarar hem uçak hem helikopterin avantajlarından aynı uçakta faydalanmak. Bu uçak doğal olarak pist gerektirmeyecektir. Helikopter gibi dik bir şekilde iniş kalkış yapabilecek ama uçak gibi de yatay uçacaktır ve üzerinde bir pervane olmayacaktır" dedi.
Kanatları ve kuyruk kısmında pervanesi bulunacak uçağın teknik özellikleri hakkında da bilgi veren Kavsaoğlu "Uçağımızın en büyük özelliği pervanelerin açıkta değil, bir kanal içinde dönecek olmasıdır. Bu kanalın da düşük hızlarda pervane etkisini arttırdığını teorik çalışmalarda görmüştük, bunu uçağımızda uygulayacağız. Ayrıca pervanenin kanal içinde olması güvenlik açısından da uygundur" ifadelerini kullandı.
Uçağın geliştirilmesi sürecinin zorluklarını anlatan Kavsaoğlu, şöyle konuştu:
"Bunun getireceği bazı problemler olacaktır. Bu geçiş dönemi özellikle dikkatli incelenmesi ve başarılı bir şekilde uygulanması gereken süreçtir. Söz konusu uçağın, hem uçak hem helikopter gibi başarılı bir şekilde uçuşunu denemek için model uçak yapacağız. Bu güvenlik bakımından insansız olacak ama daha sonra yapılacak insanlı uçakların bir ön çalışması olacağını ümit ediyoruz. Bu konuda pek çok araştırmalar, tasarım çalışmaları, uçuş mekaniği analizleri yapıldı. Bundan sonraki aşama, bu yaptığımız teorik araştırmaların gerçekten başarılı olup olmadığını görmeye yönelik olacaktır. Biz uçan bir model imal edeceğiz ve bunu uçurmaya çalışacağız."
- "Her yere taksi uçaklarla gidilebilecek"
Projelerinin başarılı olması halinde insanlı uçaklarda kullanılmasıyla oluşacak, avantajları aktaran Kavsaoğlu, şöyle devam etti:
"Gelecekte bu uçaklar insanlı halde, pratik olarak kullanıldıkları takdirde havaalanına ihtiyaç kalmayacaktır. Havaalanı olmayan her yere taksi uçaklarla gidebileceğiz. Evimizin önünden bindiğimiz bir uçakla başka birisinin evinin önünde inebileceğiz. En büyük avantajı bu olacak. Tabi şu an piyasadakiler bu şartlarda değil. Özellikle havaalanı mesafelerinde oluşan zaman kaybı önlenmiş olacak. Ayrıca insansız olarak da pek çok fayda sağlayabilir, kargo taşıyabilir, kamerayla görüntü alabilir. Projemizin en önemli özelliği bir piste ihtiyaç duyulmamasıdır. Helikopter gibi olacak ancak uçak hızında ve veriminde olacak."
Kavsaoğlu, AÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Uçak Gövde, Motor, Bakım Ana Bilim Dalı öğretim elemanlarından araştırma görevlisi Zafer Öznalbant'ın doktora tezi ile eş zamanlı yürütülecek projenin 18 ayda tamamlanacağını da sözlerine ekledi.
Doktora öğrencisi Öznalbant ise projenin onay süreci ve aşamaları hakkında bilgi vererek, "Uçuş mekaniği kavramının tam olarak oturtulması, kontrol algoritmasının geliştirilmesi, bu bağlamda dünyadaki çalışmaların takip edilmesi, tasarım yenileme süreci, literatürün araştırılması, bu konseptin ortaya konulması, ön prototipin oluşturulması, yapılacak testlerin netleştirilmesi, nihai tasarımın oluşturulması, buna yönelik malzemenin tedariği, gerekli prototip ve üretimin yapılması yönündeki aşamaları içeren projemizi TÜBİTAK'a sunduk. Birinci onayımız geldi, bütçe onayını bekliyoruz" diye konuştu.
Daha sonra Kavsaoğlu ve Öznalbant, hazırladıkları test düzeneğini ve uçak prototipini tanıttı.