Mersin'deki 'Paralel Yapı' Operasyonu

İçel'de aralarında vali, emniyet mensupları, siyasetçi ve iş adamlarının da bulunduğu 123 kişinin yasa dışı yollarla dinlenmesi iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturmada gözaltına alınarak, çıkarıldıkları mahkemece serbest bırakılan eski emniyet mensupları, adliye binası önünde açıklama yaptı.

Mersin'deki 'Paralel Yapı' Operasyonu

İçel Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, 28 Ekim tarihindeki operasyonda 27 kişi ile birlikte gözaltına alınarak, çıkarıldığı mahkemece serbest bırakılan eski İstihbarat Şube Müdürü Ali İhsan Kaya ile komiserler İlyas Avcı ve Yavuz Efe'nin de aralarında bulunduğu eski emniyetçiler, avukatlarıyla birlikte geldikleri İçel Adliyesi'nde, hukuksuz uygulamalarla karşılaştıklarını ileri sürerek suç duyurusunda bulundular.

Eski istihbaratçı Kaya, adliye binası önünde yaptığı açıklamada, 28 Ekim tarihinde, kendisi ve çalışma arkadaşlarına yönelik düzenlenen operasyonun, bir algı, iftira ve şov operasyonu olduğunu ileri sürdü. Bu süreçte yaşadıkları hukuksuzluklarla ilgili gerekli şikayetleri yaptıklarını kaydeden Kaya, ama özellikle kamuoyu ile paylaşmak istedikleri bir konunun kendilerini çok üzdüğünü söyledi.

Gözaltında oldukları süreçte, hakkında işlem yapılan tüm polislerin kimlik bilgileri ve adreslerinin bir basın kuruluşunda açık bir şekilde yayınlanmış olduğunu gördüklerini ifade eden Kaya, "Geçmişte devlet görevi yapmış bizler için bunun ne anlama geldiğini herkes az çok bilmektedir. Bu şekilde çok aleni bir şeklide hedef gösterilmiş olduk. Bizi yaşadığımız olumsuzluklar içinde hayretler içinde bırakan, şok eden, üzen olay budur. Bununla ilgili gerekli suç duyurularını yaptık. Bu gerçekten çok vahim bir olay. Gözaltında iken adreslerimizin yayınlanması, aleni bir şekilde hedef gösterilmiş olmamız demektir. Bizler bu alçaklığı yapan kişilerin tespit edilmesini ve bu işte sorumluluğu olan insanların tespit edilerek haklarında gerekli işlemlerin yapılmasını bekliyoruz. Buradan açık ve net söylüyorum; bu tarihten itibaren bu adresleri ve isimleri verilen kişilerle ilgili bir olay vuku bulması halinde, bunun açık ve net birinci dereceden sorumlusu İçel Emniyet Müdürlüğü'dür" dedi.

"YENİ BİR KUMPAS HAZIRLIĞI YAPILIYOR"
Bir başka konunun ise, burada bulunan avukatların, müvekkilleriyle ilgili hazırlık aşamasında olan bir soruşturma dosyasını incelemeleri sırasında ilginç bir olayla karşılaşmaları olduğunu aktaran Kaya, "Geçmiş tarihlerde burada önemli bir birimlerde görev yapmış, önemli operasyonlara imza atmış emniyet mensuplarıyla ilgili bir soruşturma dosyası hazırlandığını gördük. Avukatlarımız bunu incelediğinde, ben ve o süreçte istihbarat biriminde birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın da bir şekilde bu dosya ile ilişkilendirilmeye çalışıldığını fark ettik. Buradan çıkardığımız sonuç şu; muhtemelen bizlere yapılmış olan önceki operasyondan birileri her halde tatmin olmadı, çok istedikleri sonuçları elde edemediler. Zaten o dosyanın birçok yönü ile eksikleri ve hukuksuzlukları var. O dosyadaki suç işleyen şüpheliler ve suç unsurları incelenmeden, bunlarla detaylı bir çalışma yapılmadan, soruşturmayı yapan, yürüten personelle ilgili bir soruşturma başlatılmaktadır. Bu dosya nereden bakılırsa bakılsın çok ciddi hukuksuzluklar içermektedir. Normalde o birimin operasyon yapması gereken veya ifadesi alınması gereken şüpheli şahıslar, maalesef çeşitli şekillerde bu birime gitmekte, orada bulunmaktalar. Ne hikmetse bu şahıslarla ilgili herhangi bir işlem yapılmamakta, bu operasyonu hazırlayan emniyet personeli ile ilgili bir soruşturma hazırlanmaktadır. Bazı şahıslar şüpheli olarak emniyetin bu biriminde ifadeleri alınırken, İçel İl Emniyet Müdürü de bu şahısları ziyaret etmiştir. İl Emniyet Müdürünün böyle bir görevi mi vardır? Bunun Türkçe’deki karşılığı kumpastır. Bir kumpas hazırlığı vardır. Bununla ilgili biz savcılarımızı göreve çağırıyoruz, suç duyurusunda bulunuyoruz. Bu iddiaların ispatı da kolaydır. Emniyet Müdürlüğü ve adliyenin kamera görüntüleri muhafaza altına alınırsa, nasıl bir trafik yaşandığı ortaya çıkacaktır. Kapalı kapılar ardından yapılan pazarlıklar bir gün mutlaka gün yüzüne çıkacaktır. Biz herkesi hukuka saygılı olmaya çağırıyoruz. Sözün özü şudur; İçel'de önümüzdeki günlerde bir algı, bir iftira, bir şov operasyonu daha yapılması planlanmaktadır. Biz cumhuriyet savcılarının bu işe alet olmayacağı inancındayız" diye konuştu.

"GDO OPERASYONLARININ İNTİKAMI MI ALINIYOR?"
Ali İhsan Kaya, bir gazetecinin, daha önceki açıklamasında 'GDO'nun intikamı alınıyor' şeklindeki sözlerini hatırlatması üzerine, şöyle devam etti:
"Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) konusunu sadece İçel'de yapılan küçük operasyonla değerlendirmemek gerekir. GDO konusunun çok farklı boyutları var. GDO'lu ürünler günlük hayatımızda bebek mamasından tutun, en kaliteli markaların en lüks tüketim ürünlerine kadar birçok ürünün içerisinde yer almaktadır. GDO'ya bu şekilde bakmak lazım. GDO sadece bir tek ürünle Türkiye'ye girmiş değildir. GDO, Türkiye'nin bize göre en büyük sağlık sorunudur aslında. GDO konusunun daha vahim boyutu, Türkiye'de GDO konusunu araştıracak herhangi bir birimin olmamasıdır. Bu konuyu araştıran sadece bizler değil, akademisyenler, üniversiteler, bilim insanlarının da çok fazla çalışamamasıdır. Çünkü bu konuya eğilen herkes bir şekilde susturulmuştur. GDO konusunda araştırma yapan, analiz yapan bazı bilim insanları şu an burada yargılanmaktadır. GDO konusu hepimizin sorunudur. Fakat ne yazık ki Türkiye'de bu konuyla ilgili ciddi bir araştırma yapılmamıştır. Ancak uluslararası alanda yapılan çalışmalarda, GDO'lu ürünlerin özellikle gelişme çağındaki çocukları ciddi şekilde etkileyeceği belirtilmiştir. Hepimizin çocuğu bu tehlikeye maruz kalmaktadır. Biz şunu gördük ki, yasal olarak GDO'nun Türkiye'ye girmesi yasaktır. Burada karşılaştığımız sıkıntı şu; GDO'lu ürün olarak sokulmuyor bu ürünler ülkemize. Sahte raporlarla Türkiye'ye sokulup insanların tüketimine sunuluyor. Bizim gördüğümüz konu bu. Mesleki olarak ömrümüz yetmedi, bu konuyu pek detaylandıramadık ama Türkiye'ye çok fazla miktarda GDO'lu ürün sokulmaktadır. Biz bunları gördük, belli bir oranda ilgililere, yetkililere bunları seslendirdik, geldiğimiz nokta ortada. Asıl sebep bu. Ne yapsaydık yani, siz o kadar ürünü sahte raporlarla insanlara yedireceksiniz biz de bunu görmeyip sessiz mi kalacaktık? Bu konuda ciddi tedbirler alınmalıdır."

"HUKUKSUZ HİÇBİR İŞLEMİMİZ YOK"
Kaya, İçel'de aralarında vali, emniyet mensupları, siyasi parti yöneticileri ve iş adamlarının bulunduğu kişilerin hangi gerekçelerle dinlendiği şeklindeki bir başka soruya ise, şu yanıtı verdi:
"Dinleme nedenlerini açıklayamayız, bu bilgiler istihbari mahiyettedir. Bunların hepsinin kanuni gerekçeleri vardır ki, bu bahsedilen isimlerin büyük kısmı yalan çıkmıştır. Bunlar müfettiş raporlarında mevcuttur. Şöyle bir algı oluşturulmaya çalışıldı, sanki seçime yakın bir süreçte bahsedilen isimlerle ilgili bir dinleme faaliyeti yapılmış, bunlarla ilgili bir çalışma yapılmış ve bu farklı amaçlarla kullanılmış gibi. 2012 Ağustos ayında İçel'de İstihbarat Müdürü olarak göreve başladım ve 2013 Aralık ayında görevden alındım. Bu süreçte bahsedilen siyasiler, belediye başkanları hepsi yalan çıktı. Bunların hiçbiriyle ilgili benim dönemimde bir çalışma yapılmadı. Sadece bu algıyı oluşturmak için, 2010 yılı ile 2013 yılı sonuna kadar farklı birimlerin, farklı gerekçelerle yaptığı çalışmaları bir araya getirilip sunularak böyle bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Bunların hepsi yanlış çıktı. Benimle ilgili soruşturmaya konu olan sadece bazı emniyet mensuplarıyla ilgilidir. Bunlar açığa çıkacaktır. Biz kendimizden eminiz, yaptığımız her şey yasal ve kanunidir. Verilemeyecek bir hesabımız yok."
Avukat Musa Bire ise yaptığı açıklamada, İçel'de bir iş adamının başını çektiği bir suç örgütüyle ilgili yürütülen soruşturma dosyasının gizliliğinin ihlal edildiğini ve soruşturmayı yürüten polislerin şüpheli konumuna getirilmeye çalışıldığını, GDO ile bağlantılı olan dosyaların üstünün kapatılmaya çalışıldığını ileri sürdü.
Kaynak: İHA