Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "AK Parti olarak memurlarımıza grev hakkının da verilmesi taraftarıyız ancak bazı kritik görevlerle ilgili istisnaların konması fikrindeyiz" dedi.
Şahin, Memur-Sen Karabük İl Temsilciliği ziyaretinde yaptığı konuşmada, yeni anayasanın devlet ile değil insan ile başlayacağını, bu konuda diğer partilerle de mutabakat sağladıklarını söyledi.
Devletin ve anayasanın tek görevinin milleti memnun etmek olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Yeni bir anayasa yapma konusunda hedefimizin çok gerisindeyiz. Biz AK Parti olarak kısa ve özlü bir anayasa yapılmasını arzu ettik. Onun için bizim anayasa teklifimiz 106 maddeden oluşmaktadır. Mevcut anayasa ise 170 madde civarında. CHP ise 170 madde civarında öngörüyor. Diğer partiler onun altında olmak üzere daha fazla maddeli anayasa öngörüyorlar. Şu ana kadar 59 maddede mutabakat sağlamışız. Yani 170 madde üzerinde çalıştık. Mutabakat sağladığımız madde sayısı 59. Son bir, iki, üç haftadır maalesef herhangi bir uzlaşma sağlayamadık. Bunun sebebini daha önce ifade etmiştim. Özellikle CHP kendi içinde ikiye ayrılmış durumda komisyonda. Karşımızda sanki iki farklı CHP var. Farklı farklı tezleri, önerileri savunan bir parti var. Bunların bir tanesinin bayraktarlığını CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum yapıyor. Diğer görüşün ise bayraktarlığını CHP Konya Milletvekili Atilla Kart yapıyor. Diğerini de CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen yapıyor. Bu nedenle komisyonumuzda bir ilerleme kaydedemedik. Bu hafta komisyonda temsilen ben bulunacağım. İnşallah bu hafta bir ilerleme kaydederiz diye temenni ediyorum."
Mutabakat metni çıkmazsa vazgeçmeyeceklerini, gerekirse kendi anayasa metinlerini meclise sunacaklarını, olmazsa 2015 seçimlerinde halk ile paylaşacaklarını ifade eden Şahin, sözlerine şöyle devam etti:
"Yeni anayasa hedefi ve sevdasından asla vazgeçmiş değiliz. Bu anayasada sendikal hakların iyileştirilmesi yönünde bazı çalışmalar yapıyoruz. Şu andaki mevcut anayasamızda memurlarımız için grev hakkı yok. Toplu sözleşme imkanı getirdik. Kamu işçisinin grev hakkı vardır ama memurların yoktur. Bu konuda henüz TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda diğer siyesi partiler ile henüz bir mutabakat sağlayabilmiş değiliz. Bizim bu konuda her sektörde, her iş kolunda grev hakkının verilmesinin bir takım mahsurlarının olabileceğini düşünüyoruz. Bazı istisnalar getirilmesi kanaatindeyiz. Mesela silahlı kuvvetler mensupları grev hakkına sahip olacaklar mı? Çok kritik görevlerde bulunan bir takım kamu görevi yürüten memurlar grev hakkına sahip olabilecekler mi? Çünkü diğer demokratik bakımından ön safta bulunan ülkelere baktığımızda orada bile takım istisnaların olduğunu görüyoruz. AK Parti olarak memurlarımıza grev hakkının da verilmesi taraftarıyız ancak bazı kritik görevlerle ilgili istisnaların konması fikrindeyiz. Bu konuda diğer partiler ile mutabakat sağlama ihtimali vardır."
Komisyonda iki siyasi partinin cinsel tercih ve yönelimler konusunda insanların ayrı muameleye tabi tutulmamalarını istediklerini bildiren Şahin, şu ifadeleri kullandı:
"Eşitlik maddesi üzerine çok çalıştık. Yüzde 99 mutabakat da sağladık. Nerede anlaşamamıştık, 'cinsel yönelim' şeklindeki bir ifadeyi eşitlik maddesine konmasını istediler. Yani cinsel tercih ve cinsel yönelim sebebiyle de hiç kimse bir ayrı muameleye tabi tutulmamalıdır anlamında bir ibarenin eşitlik maddesine konmasını istediler. Biz AK Parti temsilcileri olarak bu ibarenin anayasaya girmesini doğru bulmadık. Zaten bu şekilde tercihleri bulunun kişilere bu ülkede farklı bir muamele yapılmamaktadır. Devlet memurluğuna girmede, başka bir işe girmede farklı bir muamele yapılmamaktadır. Ama bunların anayasaya konmuş olması bu tür yönelimlerin teşvik edileceği anlamına geleceğini düşünerek bir takım kaygılar taşıdık. En sonunda o düşüncelerin maddenin gerekçelerine yazılmasını ama madde içerisinde yer almaması konusunda bir mutabakat sağladık. Ama eşitlik maddesinde şu cümle çok önemlidir. 'Bu ülkede hiç kimse hiçbir nedenle ayrı bir muameleye tabi tutulamaz' aklınıza ne gelirse, kılık kıyafetten tutun inanca ve başka şeylere kadar."
Kaynak: AA
Devletin ve anayasanın tek görevinin milleti memnun etmek olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Yeni bir anayasa yapma konusunda hedefimizin çok gerisindeyiz. Biz AK Parti olarak kısa ve özlü bir anayasa yapılmasını arzu ettik. Onun için bizim anayasa teklifimiz 106 maddeden oluşmaktadır. Mevcut anayasa ise 170 madde civarında. CHP ise 170 madde civarında öngörüyor. Diğer partiler onun altında olmak üzere daha fazla maddeli anayasa öngörüyorlar. Şu ana kadar 59 maddede mutabakat sağlamışız. Yani 170 madde üzerinde çalıştık. Mutabakat sağladığımız madde sayısı 59. Son bir, iki, üç haftadır maalesef herhangi bir uzlaşma sağlayamadık. Bunun sebebini daha önce ifade etmiştim. Özellikle CHP kendi içinde ikiye ayrılmış durumda komisyonda. Karşımızda sanki iki farklı CHP var. Farklı farklı tezleri, önerileri savunan bir parti var. Bunların bir tanesinin bayraktarlığını CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum yapıyor. Diğer görüşün ise bayraktarlığını CHP Konya Milletvekili Atilla Kart yapıyor. Diğerini de CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen yapıyor. Bu nedenle komisyonumuzda bir ilerleme kaydedemedik. Bu hafta komisyonda temsilen ben bulunacağım. İnşallah bu hafta bir ilerleme kaydederiz diye temenni ediyorum."
Mutabakat metni çıkmazsa vazgeçmeyeceklerini, gerekirse kendi anayasa metinlerini meclise sunacaklarını, olmazsa 2015 seçimlerinde halk ile paylaşacaklarını ifade eden Şahin, sözlerine şöyle devam etti:
"Yeni anayasa hedefi ve sevdasından asla vazgeçmiş değiliz. Bu anayasada sendikal hakların iyileştirilmesi yönünde bazı çalışmalar yapıyoruz. Şu andaki mevcut anayasamızda memurlarımız için grev hakkı yok. Toplu sözleşme imkanı getirdik. Kamu işçisinin grev hakkı vardır ama memurların yoktur. Bu konuda henüz TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda diğer siyesi partiler ile henüz bir mutabakat sağlayabilmiş değiliz. Bizim bu konuda her sektörde, her iş kolunda grev hakkının verilmesinin bir takım mahsurlarının olabileceğini düşünüyoruz. Bazı istisnalar getirilmesi kanaatindeyiz. Mesela silahlı kuvvetler mensupları grev hakkına sahip olacaklar mı? Çok kritik görevlerde bulunan bir takım kamu görevi yürüten memurlar grev hakkına sahip olabilecekler mi? Çünkü diğer demokratik bakımından ön safta bulunan ülkelere baktığımızda orada bile takım istisnaların olduğunu görüyoruz. AK Parti olarak memurlarımıza grev hakkının da verilmesi taraftarıyız ancak bazı kritik görevlerle ilgili istisnaların konması fikrindeyiz. Bu konuda diğer partiler ile mutabakat sağlama ihtimali vardır."
Komisyonda iki siyasi partinin cinsel tercih ve yönelimler konusunda insanların ayrı muameleye tabi tutulmamalarını istediklerini bildiren Şahin, şu ifadeleri kullandı:
"Eşitlik maddesi üzerine çok çalıştık. Yüzde 99 mutabakat da sağladık. Nerede anlaşamamıştık, 'cinsel yönelim' şeklindeki bir ifadeyi eşitlik maddesine konmasını istediler. Yani cinsel tercih ve cinsel yönelim sebebiyle de hiç kimse bir ayrı muameleye tabi tutulmamalıdır anlamında bir ibarenin eşitlik maddesine konmasını istediler. Biz AK Parti temsilcileri olarak bu ibarenin anayasaya girmesini doğru bulmadık. Zaten bu şekilde tercihleri bulunun kişilere bu ülkede farklı bir muamele yapılmamaktadır. Devlet memurluğuna girmede, başka bir işe girmede farklı bir muamele yapılmamaktadır. Ama bunların anayasaya konmuş olması bu tür yönelimlerin teşvik edileceği anlamına geleceğini düşünerek bir takım kaygılar taşıdık. En sonunda o düşüncelerin maddenin gerekçelerine yazılmasını ama madde içerisinde yer almaması konusunda bir mutabakat sağladık. Ama eşitlik maddesinde şu cümle çok önemlidir. 'Bu ülkede hiç kimse hiçbir nedenle ayrı bir muameleye tabi tutulamaz' aklınıza ne gelirse, kılık kıyafetten tutun inanca ve başka şeylere kadar."