Ergenekon’da Karar Duruşması Öncesi “ayakkabı” Krizi
Ergenekon davası öncesi içeriye girerken X-ray cihazında sinyal verdiği için ayakkabılarını çıkarması istenen avukat Celal Ülgen, duruma tepki gösterdi.
Ülgen’in ayakkabılarının çıkarılmasına sinirlenen bazı avukatlar ise duruşmaya girmeyeceklerini söyledi.
Ergenekon davasında karar duruşması öncesi sabah saat 07.30’dan itibaren duruşma salonunun bulunduğu binanın kapıları açıldı. İçeri girmek için bekleyen basın mensuplarından sarı basın kartı istendi. Sarı basın kartını gösteren gazetecilere yaka kartı verilmeden önce Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünden kartlar kontrol edildi. İçeriye girişlerde ise X-ray cihazı önünde tripota kurulu olan kamerayla kayıt yapıldığı görüldü.
Önceki duruşmalarda avukatlar ve basın mensupları laptop ile içeri alınırken, bugün ise izin verilmedi.
Öğle yemeği için binanın yemekhanesinde 500 kişilik yemek hazırlandığı belirtildi. Sabah saatlerinde ise içeriye girenlere çorba satışı yapıldı.
Duruşma salonunun her iki giriş kapısında jandarma beklerken, robokoplar da duruşma salonu önünde önlem aldı. Duruşma nedeniyle yoğun güvenlik önlemleri alındı, duruşma salonunun çevresinde de köpekle arama yapıldı.
CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce ve eski MHP Milletvekili Deniz Bölükbaşı duruşmaya ilk gelen isimler arasında yer aldı.
Duruşma salonuna girmek için arama noktasına gelen Tuncay Özkan dahil çok sayıda sanığın avukatı Celal Ülgen’in ayakkabısı X-ray cihazında sinyal verdi. Bunun üzerine Ülgen’den ayakkabılarını çıkarması istendi. Buna tepki gösteren Ülgen ise ayağından çıkardığı ayakkabısını eline alarak dolaştı. “Ayakkabımı giymeyeceğim” diyen Celal Ülgen, daha sonra Baro odasına girdi. Burada rahatsızlanan Ülgen’i sağlık görevlileri muayene etti. Ülgen’in, astımı olduğunu ve nefes almakta güçlük çektiğini söylediği görüldü.
Ülgen’in ayakkabılarının çıkarılmasına sinirlenen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, duruşma salonunun önünde bekleyen avukatlara, “Avukatlar, hakim ve savcılar ile aynı haklara sahip. Kimse ayakkabılarını çıkarttırarak avukatları arayamaz. Tutanak tutturup içeri girmeyelim” dedi.
Bunun üzerine bazı avukatların, “Salona girmeyelim. Bırakın boş koltuklara kararı okusunlar” dedikleri görüldü.
Kaynak: İHA
Ergenekon davasında karar duruşması öncesi sabah saat 07.30’dan itibaren duruşma salonunun bulunduğu binanın kapıları açıldı. İçeri girmek için bekleyen basın mensuplarından sarı basın kartı istendi. Sarı basın kartını gösteren gazetecilere yaka kartı verilmeden önce Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünden kartlar kontrol edildi. İçeriye girişlerde ise X-ray cihazı önünde tripota kurulu olan kamerayla kayıt yapıldığı görüldü.
Önceki duruşmalarda avukatlar ve basın mensupları laptop ile içeri alınırken, bugün ise izin verilmedi.
Öğle yemeği için binanın yemekhanesinde 500 kişilik yemek hazırlandığı belirtildi. Sabah saatlerinde ise içeriye girenlere çorba satışı yapıldı.
Duruşma salonunun her iki giriş kapısında jandarma beklerken, robokoplar da duruşma salonu önünde önlem aldı. Duruşma nedeniyle yoğun güvenlik önlemleri alındı, duruşma salonunun çevresinde de köpekle arama yapıldı.
CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce ve eski MHP Milletvekili Deniz Bölükbaşı duruşmaya ilk gelen isimler arasında yer aldı.
Duruşma salonuna girmek için arama noktasına gelen Tuncay Özkan dahil çok sayıda sanığın avukatı Celal Ülgen’in ayakkabısı X-ray cihazında sinyal verdi. Bunun üzerine Ülgen’den ayakkabılarını çıkarması istendi. Buna tepki gösteren Ülgen ise ayağından çıkardığı ayakkabısını eline alarak dolaştı. “Ayakkabımı giymeyeceğim” diyen Celal Ülgen, daha sonra Baro odasına girdi. Burada rahatsızlanan Ülgen’i sağlık görevlileri muayene etti. Ülgen’in, astımı olduğunu ve nefes almakta güçlük çektiğini söylediği görüldü.
Ülgen’in ayakkabılarının çıkarılmasına sinirlenen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, duruşma salonunun önünde bekleyen avukatlara, “Avukatlar, hakim ve savcılar ile aynı haklara sahip. Kimse ayakkabılarını çıkarttırarak avukatları arayamaz. Tutanak tutturup içeri girmeyelim” dedi.
Bunun üzerine bazı avukatların, “Salona girmeyelim. Bırakın boş koltuklara kararı okusunlar” dedikleri görüldü.