BDP Genel Başkanı Demirtaş Mardin'de

MARDİN - Barış ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Dün daha Mısır'da gerçekleşen katliam, Suriye'de kimyasal silahla gerçekleşen katliam bizi öldürmüştür. Orada ölen bebekler, çocuklar bizim çocuklarımızdır. Arasına ayırım koyamayız" dedi.

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Mardin'e gelen Demirtaş, beraberinde BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ve parti yöneticileri ile Nusaybin ilçesine geçti.

İlçede Belediye Başkanı Ayşe Gökkan ve BDP İlçe Başkanı Abdulbari Eren tarafından karşılanan Demirtaş ve beraberindekiler, belediyeyi ziyaret ederek Belediye Başkanı Gökkan ile bir süre görüştü.

Daha sonra BDP ilçe binasına geçen Demirtaş, ilçe binası önünde toplanan partililere seslendi. 2 yıldan bu yana Suriye'de iç çatışma yaşandığını belirten Demirtaş, Rojava'da katliam yapıldığını savundu.

"Bölgede bazıları gençlerimizi aldatarak, kandırarak 'cihada gidiyorsunuz, orada şehit olacaksınız' diyerek kardeşi kardeşe kırdırıyorlar. Bu konuda bütün ailelerin dikkatli olması gerekir. Orada Kürt'e ve Kürdistan'a karşı bir cihat olmaz. İslam'da böyle bir anlayış olmaz" diyen Demirtaş, kendileri için Nusaybin ne ise Kamışlı'nın da aynı olduğunu vurguladı. Demirtaş, şöyle dedi:

"Kamışlı ile Nusaybin arasına çekilen tel örgüler kardeşi kardeşten bugüne kadar ayırmamıştır, ayıramaz. Biz şunu istiyoruz. Bugün Rojava halkı kendi geçici yönetimini oluşturuyor. Türkiye'nin burası ile 800 kilometre sınırı vardır. Bu sınır bir barış sınırına dönüştürülebilir. Biz bunun için uğraşıyoruz."

-Suriye ve Mısır

Türkiye'nin sınırın diğer yanında PYD yetkilileri ve yüksek konsey ile diyalog içerisinde sorunları çözmek istediğini ifade eden Demirtaş, hükümetten bu diyaloğu daha da geliştirmesini beklediklerini dile getirdi.

Demirtaş, en kısa zamanda Nusaybin'deki sınırın hem ticarete hem insan geçişine açılmasını beklediklerine dikkati çekerek, "Bu konuda girişmlerimiz sürüyor. Umut ediyorum sınırın öbür tarafında da, yani sınırı kontrolünde bulunduran Esed güçleri bu konuda artık işlerin böyle yürümediğini, yürümeyeceğini görecekler ve o sınırı teslim etmeleri gereken kim ise ona en kısa zamanda teslim edecekler" diye konuştu.

Suriye ve Mısır'daki katliamlara da değinen Demirtaş, şunları kaydetti:

"Katliam ve zulüm hepimize yapılıyor. Bu Mısır'da, Şam'da, Halep'te, Libya'da, Lübnan'da Filistin ve Irak'a kadar zulum gören halkların mazlumların kendisidir. Hiçbirisinin arasına fark ve ayırım koyamayız. Mısır'da gerçekleşen katliam, Suriye'de kimyasal silahla gerçekleşen katliam bizi öldürmüştür. Orada ölen bebekler, çocuklar bizim çocuklarımızdır. Arasına ayırım koyamayız."

Demirtaş, daha sonra kaymakamlığa geçerek Kaymakam Abdulhalim Can ile bir süre basına kapalı şekilde görüştü.

Ardından Nusaybin Sınır Kapısı'na giderek yetkililerden bilgi alan Demirtaş, burada şunları söyledi:

"Uzun süredir yardım faaliyetlerini koordine ediyorduk. İnsani yardım çerçevesinde ulaştırabildiğimiz kadar insani yardımı biz de parti olarak orada çoluk çocuk ve kadın yani mağdur olmuş herkese ulaştırmaya çalışıyoruz. Tabii ciddi zorluklar var. Daha önce kullanılan Nusaybin Sınır Kapısı şu anda Esed güçlerinin kapatmış olması nedeniyle tek taraflı olarak kapalı. Alternatif olarak Kızıltepe'nin Şenyurt kapısı var. Orada da sınır faaliyetleri, insani koridor Türkiye'de hükümet tarafından resmen açılmadığı için bürokratik zorluklarla karşılaşıyoruz. Tüm bunları aşmaya çalışıyoruz. Gerek Dışişleri Bakanlığı gerek İçişleri Bakanlığı ve Mardin Valiliği bu görüşmeleri yaptılar. Orada PYD ile süren temaslar, görüşmeler Türkiye'deki özellikle iç ve dış politikaya yansımalı diye düşünüyoruz. Sınırın hemen birkaç yüz metre ilerisinde yardıma muhtaç insanlar yardım beklerken burada halihazırda onlarca toplanmış kamyonlar için bu bürokrasiyi aşamıyorsak ve görüşmeler, müzakereler sonuç doğurmuyorsa bu herkes açısından sıkıntı olur. Bugün yarın birkaç gün içerisinde toplanan tüm bu yardımların Şenyurt Sınır Kapısı'ndan geçişi mümkün olacak gibi görünüyor. Umarım başka bir aksilik, sorun çıkmaz. Halihazırda burada bekleyen iki ambulans var ve o ambulansların da Şenyurt Sınır Kapısı'ndan geçişini bekliyoruz."

-Çözüm süreci

Demirtaş, Türkiye'de Kürt sorununun çözümü çabalarında sonuç alındıkça bunların somut adımlara dönüşeceğini ve bunun bölgeye de etkisinin olacağını belirtti.

Herkesin bu işe iyi niyetle yaklaşmasını temenni ettiklerine işaret eden Demirtaş, Bu, hem Türkiye'nin dış politikada etki gücünü artırır hem de özellikle barışın sağlanması konusunda etkili olmasını sağlar. Diğer tarafta Kürtlerin kendi yaşadıkları bölgede o ülkeyle birlikte sorunlarını çözmesi diğer halklara bir umut olur, bir heyecan yaratır. Bu nedenle yürüttüğümüz çalışmalar sıradan çalışmalar değil. İsrail'den Filistin'e, Tahran'dan Bağdat'a kadar etkisi olabilecek görüşmelerdir" diye konuştu.

Daha sonra Kızıltepe ilçesine bağlı Şenyurt beldesindeki sınır hattına geçen Demirtaş, burada yaptığı açıklamada, sınır hattının resmi bir sınır kapısından çok zaman zaman günlük giriş çıkışların olduğu insani yardımların gerçekleştiği bir yer olduğunu belirtti.

Toplanan insani yardımların buraya getirilerek sınırın diğer yanında yardım bekleyen insanlara ulaştırılması için çaba sarf ettiklerini ifade eden Demirtaş, "İnaniyorumki artık bu sınırlar kalkmış olacak. Gönlümüz bu sınırların kalkmasından yana. Ülkelerin bölünmesi, parçalanması açısından ifade etmiyorum. Altını çizerek belirtiyorum. Bu sınırlar yapay sınırlardır. Bu sınırların tel örgülerden, mayınlardan ve silahlardan arındırılması lazım. Bu Türkiye'nin de karşı taraftaki insanların da yararına olur."

Kaynak: AA