Davutoğlu: 'türk Pilotların Kaçırılması Açık Bir Terör Faaliyeti'
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türk pilotların Beyrut'ta kaçırılmasıyla ilgili olarak, bunun "açık bir terör faaliyeti" olduğunu, pilotların serbest bırakılmasına yönelik birçok kanaldan girişimlerin sürdürüldüğünü söyledi.
Davutoğlu, Azerbaycan'ın Gebele şehrinde, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi 3. Zirvesi'nin dışişleri bakanları toplantısının ardından gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta, Türk pilotların kaçırılması olayında birçok kanaldan girişimlerin sürdürüldüğünü söyleyen Bakan Davutoğlu, "Bu konuda yoğun bir diplomasisi yürüttük. Birçok muhatabımla bu konuyu görüştüm, özellikle Lübnan içinde. Olay olur olmaz Lübnan'da Başbakan Sayın Necip Mikati ile ve bu konularda etkin rolünü bildiğimiz Meclis Başkanı Sayın Nebih Berri ile görüştük. Ayrıca çok sayıda diplomatik temas yaptık. Ayrıca dün de Lübnan Dışişleri Bakanı Sayın Adnan Mansur ile bir görüşme gerçekleştirdik. Bu çerçevede elimizden gelen her türlü gayret sürdürülüyor. Dün bir heyetimiz Lübnan'a gitti ve görüşmeler gerçekleştirdi. Sayın Büyükelçimiz de Lübnan'daki bütün taraflarla görüşmeler sürdürüyor. En kısa zamanda pilotlarımızın serbest bırakılması büyük önem taşıyor" dedi.
"BU AÇIK BİR TERÖR FAALİYETİ"
Davutoğlu, "Muhataplarımızı da söyledim, bu açık bir terör faaliyetidir. Lübnan'da, Beyrut Havalimanı'ndan Beyrut'a giden bir yolda, açıkça Lübnan güvenlik güçlerinin kontrolünde olan bir yolda, böyle bir terör faaliyetinin gerçekleşmiş olması, Beyrut'taki güvenlik şartlarının ya hiç ortada olmadığını gösteriyor ya da bazı destekler gördüğü anlamı çıkar. O bakımdan derhal pilotlarımızın serbest bırakılması yönünde beklentimiz her şekilde dile getiriliyor. Yoğun bir çaba sarfediyoruz bütün kurumlarımızla" şeklinde konuştu.
Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunun Suriye'deki olaylarla ilişkilendirilmesi kabul edilemez. Suriye'deki hiçbir olaydan Türkiye mesul tutulamaz. Eğer Suriye'de mesul tutulacak bir taraf varsa, Suriye rejimidir.
Biz bu yönde insani çabamızı hep gösterdik. Ama bizim vatandaşlarımıza dönük böylesi bir muameleyi herhangi bir şekilde tartışmamız dahi sözkonusu olmaz. Derhal pilotlarımızın serbest bırakılmasını bekliyoruz. Ve bu konudaki çabalarımızı da artırarak sürdüreceğiz. Aksi takdirde Lübnan'ın herhangi bir şekilde güvenli bir ülke olmadığı kanaatinin dünyada yerleşmesi, herhalde Lübnan'a verilebilecek en büyük zarardır.
Biz Lübnan'ı dost ve kardeş bir ülke olarak görüyoruz. Bütün Lübnanlılar'ı kardeş görüyoruz. Ama vatandaşlarımızın hukukunu koruma konusunda da kesin bir kararlılık içindeyiz. Bu konudaki kanaatlerimizi bütün Lübnanlı yetkililerle de paylaşıyoruz."
Kaynak: İHA
"BU AÇIK BİR TERÖR FAALİYETİ"
Davutoğlu, "Muhataplarımızı da söyledim, bu açık bir terör faaliyetidir. Lübnan'da, Beyrut Havalimanı'ndan Beyrut'a giden bir yolda, açıkça Lübnan güvenlik güçlerinin kontrolünde olan bir yolda, böyle bir terör faaliyetinin gerçekleşmiş olması, Beyrut'taki güvenlik şartlarının ya hiç ortada olmadığını gösteriyor ya da bazı destekler gördüğü anlamı çıkar. O bakımdan derhal pilotlarımızın serbest bırakılması yönünde beklentimiz her şekilde dile getiriliyor. Yoğun bir çaba sarfediyoruz bütün kurumlarımızla" şeklinde konuştu.
Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunun Suriye'deki olaylarla ilişkilendirilmesi kabul edilemez. Suriye'deki hiçbir olaydan Türkiye mesul tutulamaz. Eğer Suriye'de mesul tutulacak bir taraf varsa, Suriye rejimidir.
Biz bu yönde insani çabamızı hep gösterdik. Ama bizim vatandaşlarımıza dönük böylesi bir muameleyi herhangi bir şekilde tartışmamız dahi sözkonusu olmaz. Derhal pilotlarımızın serbest bırakılmasını bekliyoruz. Ve bu konudaki çabalarımızı da artırarak sürdüreceğiz. Aksi takdirde Lübnan'ın herhangi bir şekilde güvenli bir ülke olmadığı kanaatinin dünyada yerleşmesi, herhalde Lübnan'a verilebilecek en büyük zarardır.
Biz Lübnan'ı dost ve kardeş bir ülke olarak görüyoruz. Bütün Lübnanlılar'ı kardeş görüyoruz. Ama vatandaşlarımızın hukukunu koruma konusunda da kesin bir kararlılık içindeyiz. Bu konudaki kanaatlerimizi bütün Lübnanlı yetkililerle de paylaşıyoruz."