Fransızlar Eşcinsel Evliliğe Karşı Son Gösterileri İçin Sokağa İndi
Paris’te Fransızlar, eşcinsel evlilik yasasını protesto etmek için bugün son kez sokağa indiler.
Fransa’da Cumhurbaşkanı François Hollande tüm tepkilere rağmen eşcinsel evlilik yasasının geçmesini sağladı. 18 Mayıs 2013 tarihinde yasanın resmi gazetede yayınlanmasına karşın eşcinsel evliliğe ve eşcinsellerin evlat edinmelerine karşı olan Fransızlar, son kez bugün yasayı protesto etmek için sokağa indiler.
Ana muhalefet partisi Halk Hareketi Birliği (UMP) ve aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) gibi partilerin de destek verdiği gösteriye katılanlar kentteki dört toplanma alanında bir araya geldiler. 4 kortej halinde yapılan yürüyüş için binlerce polis mobilize edilirken, organizatörler tarafından da 5 bin kişi görevlendirildi. Gösteriye katılanlar arasında yer alan Catherine Viguelle, yasaya tepki göstererek, “İşsizlik alım gücü son yılların en büyük sorunu olduğu halde, Cumhurbaşkanı Hollande, eşcinsellerin evliliğiyle vakit geçiriyor. Çocukların bir annesi bir babası olur, eşcinsel evlilikte çocuk hangisine baba veya hangisine anne diyecek?” dedi.
Anayasa Konseyi tarafından anayasaya uygun bulunan ve Cumhurbaşkanı François Hollande tarafından da resmen onaylanan yasa Fransız toplumunu neredeyse ikiye böldü. Kamuoyu yoklamalarına göre halkın yüzde 53-55 oranında destek verdiği yasaya ise çoğunlukla Katolik inancına mensup bireyler, UMP ve FN gibi sağ partilere oy verenler karşı çıkıyor. Eşcinsel evlilik yasası tartışılmaya başladığı son 4 ayda özellikle sağ partilerin sosyalist hükümete karşı kullandığı en büyük kozlarından biri haline geldi.
Muhalefet ve yasa karşıtı dernekler, nüfusun çoğunluğu katolik kökenli olan ancak dini aidiyetin giderek zayıfladığı Fransa’da aile kurumunun yok edilmeye çalışıldığını savunuyor.
Geçtiğimiz hafta içinde yasa karşıtı ‘Fransız Baharı’ adlı aşırı sağcı oluşumun tehditler içeren bir bildiri yayımlaması İçişleri Bakanlığını nerdeyse teyakkuza geçirdi. İçişleri Bakanı Manuel Valls yaptığı açıklamada, gelişebilecek şiddet olayları nedeniyle ailelerden gösteriye çocukları ile katılmamalarını istedi.
Fransız Baharı adlı örgütün yayınladığı tehlike içeren bildiriden sonra yasaya karşı çıkan kesimler de kendi içinde tartışmalar yaşıyor. Gösterinin organizatörlerinin önde gelen ismi Frigite Barjot, kendisine yöneltilen tehditler nedeniyle son olarak düzenlenen yürüyüşe katılmayacağını duyurmuştu. Aşırı sağcı birçok siyasetçinin de katıldığı gösteriye FN lideri Marine Le Pen’in katılmayacağını açıklaması dikkat çekti. Ana muhalefet partisi UMP içinde de gösterinin anlamsızlığı tartışılıyor. UMP lideri Jean-François Copé parti üyelerini gösteriye katılmaya çağırırken, eski dışişleri bakanı ve Bordeaux Belediye Başkanı Alain Juppé resmi gazetede yayınlanan bir yasaya karşı yürümenin hiçbir anlam taşımayacağını söyledi.
Kaynak: İHA
Ana muhalefet partisi Halk Hareketi Birliği (UMP) ve aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) gibi partilerin de destek verdiği gösteriye katılanlar kentteki dört toplanma alanında bir araya geldiler. 4 kortej halinde yapılan yürüyüş için binlerce polis mobilize edilirken, organizatörler tarafından da 5 bin kişi görevlendirildi. Gösteriye katılanlar arasında yer alan Catherine Viguelle, yasaya tepki göstererek, “İşsizlik alım gücü son yılların en büyük sorunu olduğu halde, Cumhurbaşkanı Hollande, eşcinsellerin evliliğiyle vakit geçiriyor. Çocukların bir annesi bir babası olur, eşcinsel evlilikte çocuk hangisine baba veya hangisine anne diyecek?” dedi.
Anayasa Konseyi tarafından anayasaya uygun bulunan ve Cumhurbaşkanı François Hollande tarafından da resmen onaylanan yasa Fransız toplumunu neredeyse ikiye böldü. Kamuoyu yoklamalarına göre halkın yüzde 53-55 oranında destek verdiği yasaya ise çoğunlukla Katolik inancına mensup bireyler, UMP ve FN gibi sağ partilere oy verenler karşı çıkıyor. Eşcinsel evlilik yasası tartışılmaya başladığı son 4 ayda özellikle sağ partilerin sosyalist hükümete karşı kullandığı en büyük kozlarından biri haline geldi.
Muhalefet ve yasa karşıtı dernekler, nüfusun çoğunluğu katolik kökenli olan ancak dini aidiyetin giderek zayıfladığı Fransa’da aile kurumunun yok edilmeye çalışıldığını savunuyor.
Geçtiğimiz hafta içinde yasa karşıtı ‘Fransız Baharı’ adlı aşırı sağcı oluşumun tehditler içeren bir bildiri yayımlaması İçişleri Bakanlığını nerdeyse teyakkuza geçirdi. İçişleri Bakanı Manuel Valls yaptığı açıklamada, gelişebilecek şiddet olayları nedeniyle ailelerden gösteriye çocukları ile katılmamalarını istedi.
Fransız Baharı adlı örgütün yayınladığı tehlike içeren bildiriden sonra yasaya karşı çıkan kesimler de kendi içinde tartışmalar yaşıyor. Gösterinin organizatörlerinin önde gelen ismi Frigite Barjot, kendisine yöneltilen tehditler nedeniyle son olarak düzenlenen yürüyüşe katılmayacağını duyurmuştu. Aşırı sağcı birçok siyasetçinin de katıldığı gösteriye FN lideri Marine Le Pen’in katılmayacağını açıklaması dikkat çekti. Ana muhalefet partisi UMP içinde de gösterinin anlamsızlığı tartışılıyor. UMP lideri Jean-François Copé parti üyelerini gösteriye katılmaya çağırırken, eski dışişleri bakanı ve Bordeaux Belediye Başkanı Alain Juppé resmi gazetede yayınlanan bir yasaya karşı yürümenin hiçbir anlam taşımayacağını söyledi.