Özgürel: “Demokrasi Herkese Lazım”
Akil İnsanlar Ege Bölgesi Grup Başkan Vekili Avni Özgürel, çözüm süresince hedefin; 'herkes için demokrasi' olduğunu belirtti.
Aydın'da sivil toplum örgütü temsilcileriyle çözüm sürecini konuşan Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti, görüşmelerinin ardından basınla bir araya gelerek değerlendirmede bulundu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti Grup Başkan Vekili Avni Özgürel'e, heyette yer alan Fadime Özkan ve Hasan Karakaya da eşlik etti.
Akil İnsanlar'ın çalışmalarıyla ilgili olarak, toplumda yanlış algılamaların olduğunu belirten Avni Özgürel, bu konuda kendi bildiklerini ve hükümet tarafından yapılan çalışmaları anlatmaya çalıştıklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın da iki toplantılarına iştirak ettiğini belirten Özgürel, “Bize gelen sorulara yapılan açıklamalar ve bildiklerimizle cevap veriyoruz. Siz ne kadar biliyorsanız, birçok şeyi biz de o kadar biliyoruz. Başbakan'ın konuşmalarını, yanında toplantılara katıldığımız için aktardıklarımız oluyor. Yoksa Başbakan’ın toplantıları canlı yayınlanıyor. Sır veya gizli şeyler değil” diye konuştu.
Siyasetin böylesine önemli bir konuda, 3 ay vakit kazanmak gibi bir düşünceyle risk alamayacağının altını çizen Özgürel, “Siyaset, insanlar gözünde inandırıcılığının sorgulanacağı bir şeye kapı açar mı? Rahmetli Özal’dan itibaren bu terör meselesini içinden ve yakından takip eden bir insanım. Bugüne kadar bu konuya kim elini uzattıysa, eli yandı. Buna Özal dahil, buna Türkiye’nin Jandarma Genel Komutanı dahil. Yine birçok insan dahil. Hayatlarını kaybettiler. Türkiye’nin en üst seviyesindeki insanlar, Genelkurmay Başkanı seviyesindeki insanların; ‘bizim en büyük hatamız Çekiç Güç'ü kabul etmektir’ gibi açıklamalarını biliyoruz. Onun için Türkiye çok büyük bir risk üstlendi. AK Parti hükümeti ve Recep Tayyip Erdoğan çok büyük bir siyasi bir risk üstlendi. Bu risk ‘ya 3 ay daha halkı oyalayalım’ diye göze alınabilecek bir risk değil. Bu kadar basit midir? Böyle bir şey olabileceğine ihtimal vermem. Sadece bu heyetteki insanlar değil, Türkiye’nin önemli bir çoğunluğu böyle bir şeye ihtimal vermez. Sağduyu sahibi bir insanın böyle bir şeye ihtimal vereceğini düşünmem bile” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİ HERKESE LAZIM”
Çözüm sürecinde ulaşılmak istenen sonucun demokrasi olduğunu vurgulayan Özgürel, sözlerine şöyle devam etti: “Sonuçtan memnun olunur olunmaz; bu tartışılabilir. Ama işin özü; Başbakan’ın ifadesiyle ‘demokrasi’dir. Demokrasiye Türklerin de ihtiyacı var, Kürtlerin de. Herkesin derdinin çaresi demokrasidir. Özel olarak, ‘filancaların’ derdini çözmek için yola çıkılmışlık yok. Bunun içinde Alevi meselesi var mı; var. Alevilerin derdini çözmek var mı; var. Herkesin meselesi var.”
“SİYASET OY İÇİN YAPILIR”
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan randevu istediklerini ve kendisiyle Ankara’da görüştüklerini anımsatan Özgürel, “Kendisine çözüm süreciyle ilgili açıklamasını doğru bulduğumuzu, sorunun sadece AK Parti’nin sorunu olmadığını ve bu konuda yıllardır birikimi olan CHP’nin öncülük etmesinin çok etkili olacağını ifade ettik. Dedi ki; ‘Avni Bey, biliyorsunuz Sayın Başbakan bunları oy için yapıyor.’ Siyaset zaten oy için yapılır. Başka niye yapılacak? Siz yapın size oy verelim. İlk başta açıklama yapmıştı ama sonradan ses seda çıkmadı. Sonra da partinin içerisinden sıkıntılar falan doğdu” şeklinde konuştu.
“EGE SÜRECE KARŞI DEĞİL”
Aydın’daki toplantıda 20’ye yakın sivil toplum örgütünden sürece ilişkin kaygıları ve temennilerini aldıklarını açıklayan Özgürel, sözlerini şöyle tamamladı: “Bize iletilenleri hükümete ileteceğiz. Bunlar sadece Aydın’da dillendirilen endişe veya kaygılar değil. Her yerde 'Ege bu işe karşı' deniliyor. Ya Ege en fazla yara almış yer. Milli Mücadele'den bu yana bu ülke için, bu vatan için yüreği titreyen bir bölge. Bu bölgenin insanının Türkiye’nin huzur bulmasına itirazı olduğu nasıl söylenebilir? ‘Efendim Ege karşı’ deniliyor. Karşı dediğimiz İzmir’de bütün sivil toplum örgütleri katıldı ve salon hıncahınç doldu.”
Kaynak: İHA
Akil İnsanlar'ın çalışmalarıyla ilgili olarak, toplumda yanlış algılamaların olduğunu belirten Avni Özgürel, bu konuda kendi bildiklerini ve hükümet tarafından yapılan çalışmaları anlatmaya çalıştıklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın da iki toplantılarına iştirak ettiğini belirten Özgürel, “Bize gelen sorulara yapılan açıklamalar ve bildiklerimizle cevap veriyoruz. Siz ne kadar biliyorsanız, birçok şeyi biz de o kadar biliyoruz. Başbakan'ın konuşmalarını, yanında toplantılara katıldığımız için aktardıklarımız oluyor. Yoksa Başbakan’ın toplantıları canlı yayınlanıyor. Sır veya gizli şeyler değil” diye konuştu.
Siyasetin böylesine önemli bir konuda, 3 ay vakit kazanmak gibi bir düşünceyle risk alamayacağının altını çizen Özgürel, “Siyaset, insanlar gözünde inandırıcılığının sorgulanacağı bir şeye kapı açar mı? Rahmetli Özal’dan itibaren bu terör meselesini içinden ve yakından takip eden bir insanım. Bugüne kadar bu konuya kim elini uzattıysa, eli yandı. Buna Özal dahil, buna Türkiye’nin Jandarma Genel Komutanı dahil. Yine birçok insan dahil. Hayatlarını kaybettiler. Türkiye’nin en üst seviyesindeki insanlar, Genelkurmay Başkanı seviyesindeki insanların; ‘bizim en büyük hatamız Çekiç Güç'ü kabul etmektir’ gibi açıklamalarını biliyoruz. Onun için Türkiye çok büyük bir risk üstlendi. AK Parti hükümeti ve Recep Tayyip Erdoğan çok büyük bir siyasi bir risk üstlendi. Bu risk ‘ya 3 ay daha halkı oyalayalım’ diye göze alınabilecek bir risk değil. Bu kadar basit midir? Böyle bir şey olabileceğine ihtimal vermem. Sadece bu heyetteki insanlar değil, Türkiye’nin önemli bir çoğunluğu böyle bir şeye ihtimal vermez. Sağduyu sahibi bir insanın böyle bir şeye ihtimal vereceğini düşünmem bile” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİ HERKESE LAZIM”
Çözüm sürecinde ulaşılmak istenen sonucun demokrasi olduğunu vurgulayan Özgürel, sözlerine şöyle devam etti: “Sonuçtan memnun olunur olunmaz; bu tartışılabilir. Ama işin özü; Başbakan’ın ifadesiyle ‘demokrasi’dir. Demokrasiye Türklerin de ihtiyacı var, Kürtlerin de. Herkesin derdinin çaresi demokrasidir. Özel olarak, ‘filancaların’ derdini çözmek için yola çıkılmışlık yok. Bunun içinde Alevi meselesi var mı; var. Alevilerin derdini çözmek var mı; var. Herkesin meselesi var.”
“SİYASET OY İÇİN YAPILIR”
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan randevu istediklerini ve kendisiyle Ankara’da görüştüklerini anımsatan Özgürel, “Kendisine çözüm süreciyle ilgili açıklamasını doğru bulduğumuzu, sorunun sadece AK Parti’nin sorunu olmadığını ve bu konuda yıllardır birikimi olan CHP’nin öncülük etmesinin çok etkili olacağını ifade ettik. Dedi ki; ‘Avni Bey, biliyorsunuz Sayın Başbakan bunları oy için yapıyor.’ Siyaset zaten oy için yapılır. Başka niye yapılacak? Siz yapın size oy verelim. İlk başta açıklama yapmıştı ama sonradan ses seda çıkmadı. Sonra da partinin içerisinden sıkıntılar falan doğdu” şeklinde konuştu.
“EGE SÜRECE KARŞI DEĞİL”
Aydın’daki toplantıda 20’ye yakın sivil toplum örgütünden sürece ilişkin kaygıları ve temennilerini aldıklarını açıklayan Özgürel, sözlerini şöyle tamamladı: “Bize iletilenleri hükümete ileteceğiz. Bunlar sadece Aydın’da dillendirilen endişe veya kaygılar değil. Her yerde 'Ege bu işe karşı' deniliyor. Ya Ege en fazla yara almış yer. Milli Mücadele'den bu yana bu ülke için, bu vatan için yüreği titreyen bir bölge. Bu bölgenin insanının Türkiye’nin huzur bulmasına itirazı olduğu nasıl söylenebilir? ‘Efendim Ege karşı’ deniliyor. Karşı dediğimiz İzmir’de bütün sivil toplum örgütleri katıldı ve salon hıncahınç doldu.”