Kışanak: Geri Görüşü Olmayan Yolda Yürümek İstiyoruz

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, KCK sözde Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan’ın Kandil’de yaptığı açıklamaları önemsediklerini vurguladı.

Kışanak: Geri Görüşü Olmayan Yolda Yürümek İstiyoruz
Çözüm Süreci'nde rahat bir döneme girildiğinin altını çizen Kışanak, "Geri görüşü olmadan barışa, demokratikleşmeye ve özgülüklere doğru giden yolda yürümek istiyoruz." dedi.

PKK’lıların sınır dışına çekilmesine karşılık korucuların da silahsızlandırılmasını istedi.
Murat Karayılan’ın Kandil’de yaptığı açıklamaları düzenlediği basın toplantısında değerlendiren Kışanak, önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin 1999’da geri çekilme sürecini yaşadığını ancak gerekli şartların yerine getirilmediği için 2013 yılında geri çekilme sürecinin yeniden yaşandığını söyleyen Kışanak, şu anda Kürt sorununun barışçıl yöntemlerle çözülmeye çalışıldığını dile getirdi. Kandil’de yapılan açıklamanın ardından daha rahat bir döneme girildiğini işaret eden Kışanak, süreç açısından önemli bir adımın atılmış olduğunu vurguladı. PKK’nın silahlı unsurlarının 8 Mayıs’tan itibaren Türkiye sınırları dışına hareket etmeye başlayacağını hatırlatan Kışanak, "Bu Türkiye kamuoyunda demokratik siyaseti güçlendirmek için bir fırsat olarak değerlendirilmeli. Demokrasi, reform, anayasa tartışmalarını çok daha güçlü yürütmemiz ve bu konuda somutlar adımlar atma cesaretini göstermemiz gereken bir sürece giriyoruz. Dünkü açıklamayı tarihi buluyoruz, önemli buluyoruz." ifadelerine yer verdi.
Kandil’de açıklamayla çözüm sürecinde kritik bir aşamaya gelindiğini kaydeden Kışanak, "Bu kritik eşik aşılmış oldu. Bu konuda önemli bir karar verildi.

Kamuoyuyla paylaşıldı. Bu geri çekilme sürecini sorunsuz sıkıntısız herhangi bir operasyon, çatışma, can kaybı yaşanmadan tamamlanmasını arzu ediyoruz. Bizde BDP olarak bu konuda azami gayret göstereceğiz." dedi.

"BDP VE DTK BAŞKANLARI OLARAK ÇÖZÜM SÜRECİNİ HALKA ANLATACAĞIZ"
BDP EŞ Genel Başkanı Kışanak, çözüm sürecini halka daha iyi anlatmak için oluşturdukları 5’er kişilik komite ve BDP-DTK Eş Başkanları olarak bölgede toplantılar düzenleyeceklerini açıkladı.

Bölge gezisinin 3-17 Mayıs tarihleri arasını kapsadığını belirten Kışanak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Öncelikli olarak biz örgütlü bulunduğumuz bütün illerde partimizin genel yöneticilerinin ve DTK, STK, kadın ve gençlik temsilcilerinin yer alacağı 5’er kişilik komiteler oluşturduk. Ayrıca 74 bölgede çalışma birimleri kurduk. Partimizin örgütlü olduğu bütün il ve ilçelerde bütün mahallelerde, köylerde halk toplantıları yaparak bu süreci halkımızla birlikte paylaşmak ve halkı sürece müdahil eden bir yaklaşım içinde olacağız. Biz BDP ve DTK Eş Başkanları 4 ayrı koldan bölge gezisi başlatıyoruz 3-17 Mayıs tarihler arasında bir bölge gezisi yapacağız. Bölgedeki illerin tamamını kapsayan bir program olacak bu. Bu program kapsamında da örgütlü olduğumuz bölge ilerinin tamamını ve büyük içleri ziyaret edeceğiz. Hem halkla buluşacağız hem de o kentteki STK örütleri, meslek örgütleri, kanaat önderleriyle toplantılar yaparak onların da sürece aktif olarak katılmaları konusunda bir çaba içinde olacağız."
"DÖNÜŞÜ OLMAYAN BİR YOLA GİRMEK İSTİYORUZ"
Çözüm sürecinde dönüşü olmayan bir yola girmeyi istediklerini önemle vurgulayan Kışanak, “Geri görüşü olmadan barışa demokratikleşmeye ve özgülüklere doğru giden yol yürümek istiyoruz” ifadesine yer verdi. Kent merkezlerinin silahlı ve zırhlı araçlardan arındırılmasını isteyen Kışnak, "Bizim bu süreçten bağımsız olarak sürekli söylediğimiz hükümetten de istediğimiz sivil yerleşim alanların bu kadar aşırı silahlı zırhlı araçlarla donatılmış olması başlı başına problemdir. Bu sivil yerleşim yerlerinde insanları biraz korkutma sindirme, yıldırma maksadıyla yığılmış güvenlik kuvvetlerinin yığınaklarının biraz kendi karargahlarına çekilmesi gerekiyor. Sivil alan mı askeri alan mı yoksa bir güvenlik bölgesi mi ayırt edilemeyecek düzeye gelmiş ilçeler var. Bu uygulamaların da artık son bulması gerekiyor." şeklinde konuştu.

"KORUCULAR DA SİLAHSIZLANDIRILSIN"
Koruculuğun büyük bir problem olduğunu, yapılması gerekenin ellerinden silahların alınması gerektiğini ifade eden Kışanak, "PKK’nın silahlı kuvvetlerini Türkiye sınır dışına çekmesini herkes çok önemsedi bunun üzerinde çok duruldu, çok söz söylendi ancak şu anda sivil olan fakat elinde silah olan kişiler. Bu büyük bir problemdir. Onlar gündelik hayatın içinde korucular. Köydeler, kasabadalar halkın içindeler çocukların yanındalar elerinde silahları bombalarıyla teçhizatlarıyla sivil hayatın içinde konumlandırılmış. Öncelikli olarak yapılması gereken bu kişilerden sivil normal hayata uyum sağlayabilecek silahlardan arındırmasını sağlayacak bir program yapmaktır." diye konuştu.

"BÖLÜNME KORKUSU BOŞUNA"
‘Türkiye’nin bütün farklılıkları bir zenginlik olarak kabul edilmeli ve bu yasal hukuksal bir zemine kavuşmalı.’diyen Kışanak, Türkiye’deki bölünme korkusunun da doğru bir şekilde ele alınması gerektiğini ifade ederek, "Aslında bu oluşturulmuş bir korku bunu çok açık söylüyorum Türkiye’deki bölünme korkusu oluşturulmuş bir korku. Yüksek siyasetin, devletin kendi politikları doğrultusunda kamuoyuna sürekli ajite etmesi, sürekli böyle bir korku varmış gibi bir yaklaşım içinde olması ve ‘Kürt yoktur’ demesi. Var olanları ‘varım’ diyenlere karşı şiddetle üzerine gitmesi bu korkuyu büyütmüştür. Devletin, hükümetin tutumu değişirse toplum birbirine daha aracısız tanışırsa bu bölünme korkusunun aşılacağını düşünüyorum." dedi.

PKK’nın belirttiği üç aşamanın doğru şekilde yürütülmesi durumunda her şeyin kolay bir şekilde halledileceğini savunan Kışanak, "Çünkü alsında en nihayetinde bizim Kürt sorunu dediğimiz şey aslında bir hak ve özgürlükler sorunudur. Temel hak ve özgürlüklerin önünden engeller kalkarsa, reformlar gerçekleştirilirse, Türkiye demokratik adımlarla güçlü ilerlerse ben diğer sorunların daha rahat çözüleceğini düşünüyorum." şeklinde konuştu.