Ak Parti Genel Başkanı, Başbakan Erdoğan Açıklaması

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Denizli'de bir şehit annesinin kendisini ziyaret edenlere, "Keşke bu süreç 6 ay önce başlasaydı da Vedat'ım da şehit olmasaydı, yanımda olsaydı" dediğini belirterek, "Şehit Vedat'ı geri getiremeyiz ama başka Vedat'ların, başka ana kuzularının zamansız toprağa düşmesini engelleyebiliriz" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nun, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel birleşiminde konuşan Erdoğan, kürsüye, ikisi Anadolu Ajansı'nın yayınladığı ''Kurtuluş Savaşı'nın Çocuk Kahramanları'' fotoğraflarından olmak üzere 3 fotoğrafla geldi.

TBMM'nin 93. kuruluş yıl dönümünü, Türkiye'nin ve dünyanın tüm çocuklarının Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutlayan Erdoğan, "TBMM'nin ilk Başkanı olan Gazi Mustafa Kemal'i, Kurtuluş Savaşımızı sevk ve idare eden ilk Meclis'teki tüm milletvekillerini bu vesileyle bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ediyorum. 23 Nisan 1920'den bugüne kadar, TBMM çatısı altında millet için hizmet üretmiş tüm parlamenterlerimize ülkemiz ve milletimiz adına şükranlarımızı sunuyorum. Hayatta olanlara sağlık ve afiyet temenni ediyor, ahirete irtihal etmiş olanlara Allah'tan özellikle rahmet niyaz ediyorum" dedi.

Erdoğan, TBMM'nin 23 Nisan 1920 Cuma Günü, Ankara'da Hacı Bayram Veli Camisi'nde kılınan Cuma namazının ardından Kur'an tilavetleriyle, salavat-ı şerifelerle, dualarla, buhari-i şerif'lerle açıldığını ifada ederek, Türkiye'nin her yerinden gelen; bütün renkleriyle, bütün farklılıklarıyla aynı ortak gaye etrafında toplanan mebuslar, derin bir huşu ve büyük bir heyecan içinde Meclis'te ilk toplantılarını gerçekleştirdiler'' diye konuştu.

Bu anlamlı gün dolayısıyla, kısa bir süre önce bazıları ilk kez olarak yayınlanan birkaç fotoğrafı göstermek istediğini belirten Erdoğan, gösterdiği 3 fotoğrafla ilgili şunları söyledi:

"Bu ilk fotoğrafta Gazi Mustafa Kemal, silah arkadaşları ve Latife Hanım, Cumhuriyetimizin kuruluşunun hemen öncesinde çocuklarla sohbet ediyorlar ve bu çocuklarımızın kuruluştaki yerine göstermesi bakımından çok büyük öneme haiz. Onun için bu fotoğrafı getirmeyi ve göstermeyi görev telaki ettim. Bir başka fotoğraf; o da yine Kurtuluş Savaşı yıllarında bir grup çocuk, umutla Gazi Mustafa Kemal'i bekliyorlar. Fakat bu çocukların giyimi, kuşamı, şöyle yalın ayak tablolarına baktığımız zaman nereden nereye geldiğimizi göstermesi bakımından da çok büyük öneme haiz. Evet bu da işte Meclisimizin açıldığı gün....Ve yine o gün Gazi Mustafa Kemal'i ve gelecek heyeti karşılamak üzere bekleyen çocuklar, sancakla beraber TBMM'nin önünde o kutlu anı yaşamak üzere bekliyorlar."

-"Çocuklarımız için daha yaşanabilir Türkiye inşa etmek"-

Erdoğan, TBMM'nin, çocuklarla birlikte ve en çok da çocuklar için açıldığını belirterek, Kurtuluş Savaşı'nın çocuklar için verildiğini, Cumhuriyet'in, 29 Ekim 1923'te en çok da çocuklar için ilan edildiğini söyledi.

"Bakınız değerli milletvekilleri... Türkiye, 23 Nisan 1920'ye ve 29 Ekim 1923'e gerçekten çok zor şartlar altında ulaşmıştı" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Balkan Savaşları'ndan başlayarak, Mağrip'te, Çanakkale'de, Hicaz'da, Kanal'da, Kafkas Cephesi'nde yüzbinlerce Mehmet şehitlik mertebesine yücelmişti. Şehit olan askerlerimizin önemli bir bölümü, evli ve çocuk sahibiydi. Şuna hiç şüphe yok ki 'tertemiz alnından vurulmuş, uzanmış yatan' o Mehmetler, girecekleri gül bahçesini, kendilerine gülümseyen melekleri gördükleri kadar; köylerinde, evlerinde, doya doya koklayamadıkları çocuklarının hayalini de görüyor ve tebessüm ediyorlardı. Mehmetçiği bu denli kahramanlaştıran, göğüslerindeki imanlarıyla birlikte, geride bıraktıkları çocukları, o çocuklara miras bıraktıkları şan ve şerefti. Onlar, vatanları için seve seve can verdiler. Onlar, bayrakları için kahramanca savaştılar. Ama onlar, en çok da geride bıraktıkları çocukları için Türkiye'nin tüm çocukları için adeta düğüne gider gibi savaşa gittiler, adeta sevgiliye kavuşur gibi şehadet mertebesine ulaştılar. Bizim tarih boyunca bütün şehitlerimiz; Kurtuluş Savaşı şehitlerimiz, Cumhuriyet dönemindeki şehitlerimiz, terörle mücadele şehitlerimiz, vatanın bağımsızlığı için ay yıldızlı bayrağın şerefi için bu topraklarda ezan-ı Muhammedi'nin ebediyen okunabilmesi için ama en çok da çocukları için çocuklarımız için tereddütsüz canlarından vazgeçtiler. Evet... Tıpkı 23 Nisan 1920'de olduğu gibi, bugün de TBMM her şeyden ve herkesten daha çok çocuklar için vardır, çocuklarımız için vardır. Bütün gayemiz, bütün hedefimiz, bütün çabamız, kendimizden önce çocuklarımız için daha yaşanabilir, daha müreffeh, daha huzurlu ve daha güçlü bir Türkiye inşa etmektir."

-"Bu Meclis yeni bir ufuk çizmek zorundadır"-

Maziyi değiştirme gücüne sahip olmadıklarını ama istikbali şekillendirme gücüne sahip olduklarını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Yetim kalmış çocuklara babalarını iade edecek bir kudretimiz yok ancak daha fazla çocuğun yetim kalmasını engelleyecek iradeye sahibiz. Bizim yaşadıklarımızı çocuklarımızın da torunlarımızın da yaşamasını önleyecek birikime, tecrübeye, imkana ziyadesiyle sahibiz. Şehitlerimiz, çocuklar için canlarını hiç tereddüt etmeden ortaya koydular. İşte bu Meclis, kuruluş yıl dönümü çocuk bayramı olarak kutlanan bu Gazi Meclis, milletin tüm fertleriyle birlikte özellikle Türkiye'nin çocuklarına, yani istikbale dair yine ve yeni bir ufuk çizmek zorundadır. Bu Meclis'in, bugün de Türkiye'nin çocuklarına söyleyecek sözü, onlara gösterecek hedefi, onlara verecek umudu olmalıdır.

Bu güzel ülkenin güzel çocukları inanın her şeyin en iyisini ziyadesiyle hak ediyorlar. Bu ülkenin çocukları, en kaliteli, en yaygın, en modern eğitimi hak ediyorlar. Bu güzel ülkenin çocukları, cıvıl cıvıl oynayacakları şehirleri, güvenli sokakları, huzurlu evleri fazlasıyla hak ediyorlar. Türkiye'nin tüm çocukları, refah ve istikrar içinde büyüyecekleri, dayanışma ve kardeşlik içinde büyütecekleri bir vatanı çok ama çok fazlasıyla hak ediyorlar. İnanın bu ülkenin tüm çocukları, anne ve babalarıyla büyümeyi, her akşam anne, babaları ve kardeşleriyle sofraya oturmayı, her akşam babalarını doyasıya kucaklamayı hak ediyorlar. Her biri şehit evladı olan, her biri şehit torunu olan bu ülkenin çocukları; onurla, gururla, şerefle yaşamayı, ülkesiyle, vatanıyla, bayrağıyla, milletinin büyüklüğüyle gururlanmayı elbette hak ediyorlar."

-"Müdahale Anayasalarıyla büyüdük"-

Başbakan Erdoğan, ilk Meclis'in 23 Nisan 1920'de milli egemenliği tesis ederek çocuklara hediye ettiğini söyledi.

İlk Meclis'in tüm renkleriyle, tüm farklılıklarıyla, tek bir Türkiye fotoğrafı teşkil ederek, çocuklara yeni bir millet kavramını, onunla birlikte güçlenmiş bir kardeşliği hediye ettiklerini belirten Erdoğan, "Biz sorunlar içinde büyüdük ama çocuklarımıza sorunlarını çözmüş ya da çözüm yoluna koymuş bir Türkiye emanet etmek boynumuzun borcudur" dedi.

"Biz, müdahale anayasalarıyla büyüdük ama çocuklarımıza, demokratik, katılımcı, özgürlükçü, herkesi kucaklayan bir Anayasa teslim etmek, bizim de bu Meclisimizin de boynumuzun borcudur" diyen Erdoğan, "Biz acılarla büyüdük. Biz, terörün kararttığı hayatlara, terörün söndürdüğü ocaklara gözyaşı dökerek büyüdük. Ama şimdi, çocuklarımıza, güvenle yaşayacakları, kardeşçe yaşayacakları, birbirlerine silah doğrultarak değil, birbirleriyle kucaklaşarak yaşayacakları bir vatan teslim etmek hepimizin boynumuzun borcudur" diye konuştu.

-"Yeni Vedat'lar şehit olmasın diye"-

Başbakan Erdoğan, Denizli'de bir şehit annesinin kendisini ziyaret edenlere, "Keşke bu süreç 6 ay önce başlasaydı da Vedat'ım da şehit olmasaydı, yanımda olsaydı" dediğini kaydederek, "Şehit Vedat'ı geri getiremeyiz ama şunu biliniz ki başka Vedat'ların, başka fidanların, başka ana kuzularının zamansız toprağa düşmesini engelleyebiliriz" dedi.

"Tek başımıza da kalsak, yalnız da bırakılsak, daha aydınlık bir Türkiye imar etmek için biz bu mücadeleye devam edeceğiz, yeni Vedat'lar şehit olmasın diye" ifadesini kullanan Erdoğan, şehitlerin muazzez ruhunu incitmeden, şehit analarını rencide etmeden, birliği, bütünlüğü, kardeşliği tıpkı şehitler gibi muhafaza etmeye ve yüceltmeye devam edeceklerini vurguladı.

Erdoğan, "23 Nisan 1920 ruhuyla, o anlayışla, o kardeşlikle ilerlemeyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bütün istiklal kahramanlarımızı, şehit ve gazilerimizi, bu Meclis'te görev yapmış bütün siyasetçilerimizi şükranla yad ediyorum. Tüm çocuklarımızın, tüm dünya çocuklarının bayramını kutluyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyor, teşekkür ediyorum" dedi.

Muhabir: Coşkun Ergül - Melda Çetiner

Yayıncı: Kudret Topçu
Kaynak: AA