Almanya'da Hükümet Fakirliği Kağıt Üzerinde Yendi
Almanya Çalışma Bakanı Ursula von der Leyen dün hükümetin dördüncü Yoksulluk ve Zenginlik Raporunu basına tanıttı.
Bakan von der Leyen, Almanya'nın uluslararası kıyaslamada durumunun iyi olduğunu söyledi.
Hükümetin hangi alanlarda iyileştirme ihtiyacı gördüğü yönündeki bir soruya ise "Üç alanda iyileştirme ihtiyacı var. Birincisi yan işlerde çalışan kadınları tekrar tam işlere kavuşturmalıyız; ikinci olarak 25 ile 35 yaşları arasında olup da meslek eğitimi olmayan kişilere ikinci bir şans tanım alıyız ve üçüncü olarak da insanların yaşlılıkta yoksulluk yaşamaması için gerekli tedbirleri almalıyız." dedi.
Bakan von der Leyen Almanya'da Son iki üç yıl içinde gelir dağılımında varlıklılar ile yoksullar arasında bir uzaklaşma olmadığını da sözlerine ekledi.Ancak Bakan von der Leyen'in açıklamaları tatmin edici bulunmadı. Zira geçen eylül ayında hazırlanan ve kamuoyuna yansıyan raporun içeriği ile dün yayınlanan raporun içeriği arasında önemli noktalarda farklılıklar bulunuyor. Eylül ayında yayınlanan raporda Almanya'da zengin ile fakir arasında gelir dağılımındaki makasın büyüdüğü tespit edilmiş ve bunun toplumsal bütünlük ve dayanışma için dramatik Sonuçları olabileceğine dikkat çekilmişti. Kamu harcamalarında zenginlerinin ödeyeceği payın artırılması, düşük gelirlerin ise daha fazla düşmemesi için tedbirlerin alınması gündeme getirilmişti. Ancak bu rapora özellikler FDP partisinden Ekonomi Bakanı Philipp Rösler itiraz etmiş ve raporun yanlış olduğunu ve hükümetin görüşünü yansıtmadığını söylemişti.Şimdi yayınlanan raporda ise Almanya'da özel mülkiyetin dağılımının oldukça eşitsiz olduğu yönündeki tespit tamamen silinmiş durumda. Ayrıca şu ifade de silinmiş durumda: "Almanya'da üst düzeylerde ortalama gelir artarken düşük gelirlerde ise Son 10 yılda net olarak bir düşüş gözlendi. Yüksek ve düşük gelirler arasındaki makas büyüdü. Bu halkın adalet duygusunu zedelemekte ve toplumsal bütünlüğü tehlikeye atmaktadır." Yine raporda Almanya'da 2010 yılında 4 milyonun üzerinde kişinin brüt olarak 7 Euro'nun altında bir gelire sahip olduğu yünündeki tespit de kaldırılmış. Bunun yerine ise şimdi açıklanan yeni raporda halkın net gelirinde gözlenen düşüşün piyasadaki yapısal iyileştirmelerin bir Sonucu olduğu ifade edilirken düşük ücretli işler noktasında yeni istihdam alanlarının oluştuğu belirtiliyor.Muhalefet ise açıklanan raporu sansüre maruz kalma ve pembe bir tablo çizdiği şeklindeki gerekçelerle eleştiriyor. Sol Parti'den Katja Kipping hükümetin raporu düzeltmek yerine gerçek hayattaki çarpıklıkları düzeltmesi gerektiğini söyledi.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir ise hükümetlerin raporlarının kendi renklerini taşımasının normal olduğunu, ama bu raporun bir manipülasyon eseri olduğunu söyleyerek gelecekte bu konudaki raporların bağımsız uzmanlarca hazırlanmasını teklif etti. Tagesschau.de isimli haber sitesi ise raporla ilgili şu ifadelere yer verdi: "Kabul edilen bu yoksulluk ve zenginlik raporunun ne değeri kalmıştır? Ülkenin yoksulluk ve zenginlik durumu ile ilgili bir rapor olarak kabul edilmesi zordur. Onun yerine siyaset için kötü bir karne niteliğini taşımaktadır. Söz konusu rapor, hükümetlerin seçim dönemlerinde çalışmalarını nasıl pembe gösterdiklerinin bir dokümanıdır. "
Hükümetin hangi alanlarda iyileştirme ihtiyacı gördüğü yönündeki bir soruya ise "Üç alanda iyileştirme ihtiyacı var. Birincisi yan işlerde çalışan kadınları tekrar tam işlere kavuşturmalıyız; ikinci olarak 25 ile 35 yaşları arasında olup da meslek eğitimi olmayan kişilere ikinci bir şans tanım alıyız ve üçüncü olarak da insanların yaşlılıkta yoksulluk yaşamaması için gerekli tedbirleri almalıyız." dedi.
Bakan von der Leyen Almanya'da Son iki üç yıl içinde gelir dağılımında varlıklılar ile yoksullar arasında bir uzaklaşma olmadığını da sözlerine ekledi.Ancak Bakan von der Leyen'in açıklamaları tatmin edici bulunmadı. Zira geçen eylül ayında hazırlanan ve kamuoyuna yansıyan raporun içeriği ile dün yayınlanan raporun içeriği arasında önemli noktalarda farklılıklar bulunuyor. Eylül ayında yayınlanan raporda Almanya'da zengin ile fakir arasında gelir dağılımındaki makasın büyüdüğü tespit edilmiş ve bunun toplumsal bütünlük ve dayanışma için dramatik Sonuçları olabileceğine dikkat çekilmişti. Kamu harcamalarında zenginlerinin ödeyeceği payın artırılması, düşük gelirlerin ise daha fazla düşmemesi için tedbirlerin alınması gündeme getirilmişti. Ancak bu rapora özellikler FDP partisinden Ekonomi Bakanı Philipp Rösler itiraz etmiş ve raporun yanlış olduğunu ve hükümetin görüşünü yansıtmadığını söylemişti.Şimdi yayınlanan raporda ise Almanya'da özel mülkiyetin dağılımının oldukça eşitsiz olduğu yönündeki tespit tamamen silinmiş durumda. Ayrıca şu ifade de silinmiş durumda: "Almanya'da üst düzeylerde ortalama gelir artarken düşük gelirlerde ise Son 10 yılda net olarak bir düşüş gözlendi. Yüksek ve düşük gelirler arasındaki makas büyüdü. Bu halkın adalet duygusunu zedelemekte ve toplumsal bütünlüğü tehlikeye atmaktadır." Yine raporda Almanya'da 2010 yılında 4 milyonun üzerinde kişinin brüt olarak 7 Euro'nun altında bir gelire sahip olduğu yünündeki tespit de kaldırılmış. Bunun yerine ise şimdi açıklanan yeni raporda halkın net gelirinde gözlenen düşüşün piyasadaki yapısal iyileştirmelerin bir Sonucu olduğu ifade edilirken düşük ücretli işler noktasında yeni istihdam alanlarının oluştuğu belirtiliyor.Muhalefet ise açıklanan raporu sansüre maruz kalma ve pembe bir tablo çizdiği şeklindeki gerekçelerle eleştiriyor. Sol Parti'den Katja Kipping hükümetin raporu düzeltmek yerine gerçek hayattaki çarpıklıkları düzeltmesi gerektiğini söyledi.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir ise hükümetlerin raporlarının kendi renklerini taşımasının normal olduğunu, ama bu raporun bir manipülasyon eseri olduğunu söyleyerek gelecekte bu konudaki raporların bağımsız uzmanlarca hazırlanmasını teklif etti. Tagesschau.de isimli haber sitesi ise raporla ilgili şu ifadelere yer verdi: "Kabul edilen bu yoksulluk ve zenginlik raporunun ne değeri kalmıştır? Ülkenin yoksulluk ve zenginlik durumu ile ilgili bir rapor olarak kabul edilmesi zordur. Onun yerine siyaset için kötü bir karne niteliğini taşımaktadır. Söz konusu rapor, hükümetlerin seçim dönemlerinde çalışmalarını nasıl pembe gösterdiklerinin bir dokümanıdır. "