Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Özdemir Neonazi Soruşturmasındaki 'imha' Skandalını Değerlendirdi
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, Alman Gizli Servisi ve Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm'u istifaya zorlayan istihbarat skandalıyla ilgili olarak "cahillik" nitelemesinde bulundu.
Özdemir, aralarında 8 Türk’ün de bulunduğu 10 kişiyi öldüren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü hakkında süren soruşturmada bazı önemli belgelerin imha edilmesiyle ortaya çıkan skandal hakkında İHA'ya açıklamalarda bulundu.
Özdemir, "Mağdur ailelere bir sözümüz vardı, biz bu işin peşini bırakmayacağız. Ve o sözü yerine getirmeye çalışıyoruz. Gerek Araştırma Komisyonu'nda olsun, gerek diğer dallarda olsun, bu olay Sonuna kadar ortaya çıkacak" dedi.
"MUZ CUMHURİYETİNDE MİYİZ? KORKUNT İHMALLER, KORKUNÇ HATALAR VAR" Özdemir, "Zaten bitmeden de biz rahat vermeyeceğiz. Çok şükür diğer partiler de Araştırma Komisyonu'nda görevlerini yerine getiriyor. Bugüne kadar ortaya çıkan şeyler şok edici, Almanya dünyanın dördüncü en büyük ekonomisi, perfeksiyonizmini herkes biliyor. Fakat polisin nasıl çalıştığına, istihbaratın nasıl çalıştığına baktığımızda, bunu bir kelime ile tarif etmek gerekirse, cahillik, cahillikten başka bir şey değil. 'Muz cumhuriyetinde miyiz, yoksa gelişmiş bir ülkede miyiz' sorusunu insan sormadan edemiyor. Bunun içinde ihmal var, korkunç hatalar var" ifadelerini kullandı.
Özdemir, "16 eyalet var, 16 polis teşkilatı, 16 istihbarat teşkilatı var. Ve bunların birbirinden habersiz çalışması, aynı kişiye polisin bakması, istihbaratın bakması ve bunların bir birinden haberdar olmaması, federal düzeye yetkiyi vermek istememeleri ve federal düzeyin de uyuması, 16 insanın gereksiz yere canını aldı" diye konuştu.
"CİNAYETLER ENGELLENEBİLİRDİ" Polis ve istihbarat teşkilatlarının görevlerini yerine getirmesi halinde bu cinayetlerin engellenebileceğini vurgulayan Özdemir, "Tabii bunu da söylemeden edemeyeceğim: İstihbarat, polisler ne yazık ki tam olarak halkın aynası değil, yani yabancı sayısı düşük veya hiç yok, liberal ve sol görüşlülerin temsil oranı çok düşük. Özet olarak gerek istihbarat olsun, gerek polisin bir kısmı olsun, sağ gözleri ya iyi görmüyor ya da kör" şeklinde konuştu.
Bugün gelinen noktanın, Almanya'nın yıllardır göçmenlik olgusunu kabul etmemesinin bir Sonucu olup olmadığı sorusuna Özdemir, "Tabii bir hava oluşturuluyor. O da, yabancılar daha fazla suç işliyor havası. Sokaktaki polis de tabio hava çerçevesinde hareket ediyor" dedi.
"Balık baştan kokuyor" demenin yanlış olmayacağını ifade eden Özdemir, "Eğer bizler siyasetçi olarak sorumlu davranmazsak, sokaktaki polisin de sorumlu davranmasını beklemek biraz güç" değerlendirmesinde bulundu. "İŞİN SonUNDA TAŞ TAŞ ÜSTÜNDE KALMAMALI" İç İstihbaratın köklü bir reforma ihtiyacı olduğunu söyleyen Özdemir, "Araştırmalar daha sürüyor fakat işin Sonunda taş, taş üzerinde kalmamalı" ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı'nın istifa edip etmemesi gerektiği sorusuna ise Özdemir, "Şu anda İçişleri Bakanı'nın istifası bir şey getirmez, yeni göreve geldi ama polis müdürü şu an istifa etmek istemiyor. Bence o da istifa etmeli, İstihbarat Başkanı istifa etti, Eyalet İstihbarat Başkanı istifa etti bu Son istifa değil..." cevabını verdi.
Araştırma Komisyonu'nun Yeşiller Partisi üyesi Wolfgan Wieland da, "Araştırma Komisyonu'na güvenebilirsiniz. Hiçbir tabu tanımaz ve hiçbir korkusu yok. Fakat her konuyu aydınlığa çıkarabilir miyiz bunu tam bilemem“ yorumunda bulundu .
Kaynak: İHA
Özdemir, "Mağdur ailelere bir sözümüz vardı, biz bu işin peşini bırakmayacağız. Ve o sözü yerine getirmeye çalışıyoruz. Gerek Araştırma Komisyonu'nda olsun, gerek diğer dallarda olsun, bu olay Sonuna kadar ortaya çıkacak" dedi.
"MUZ CUMHURİYETİNDE MİYİZ? KORKUNT İHMALLER, KORKUNÇ HATALAR VAR" Özdemir, "Zaten bitmeden de biz rahat vermeyeceğiz. Çok şükür diğer partiler de Araştırma Komisyonu'nda görevlerini yerine getiriyor. Bugüne kadar ortaya çıkan şeyler şok edici, Almanya dünyanın dördüncü en büyük ekonomisi, perfeksiyonizmini herkes biliyor. Fakat polisin nasıl çalıştığına, istihbaratın nasıl çalıştığına baktığımızda, bunu bir kelime ile tarif etmek gerekirse, cahillik, cahillikten başka bir şey değil. 'Muz cumhuriyetinde miyiz, yoksa gelişmiş bir ülkede miyiz' sorusunu insan sormadan edemiyor. Bunun içinde ihmal var, korkunç hatalar var" ifadelerini kullandı.
Özdemir, "16 eyalet var, 16 polis teşkilatı, 16 istihbarat teşkilatı var. Ve bunların birbirinden habersiz çalışması, aynı kişiye polisin bakması, istihbaratın bakması ve bunların bir birinden haberdar olmaması, federal düzeye yetkiyi vermek istememeleri ve federal düzeyin de uyuması, 16 insanın gereksiz yere canını aldı" diye konuştu.
"CİNAYETLER ENGELLENEBİLİRDİ" Polis ve istihbarat teşkilatlarının görevlerini yerine getirmesi halinde bu cinayetlerin engellenebileceğini vurgulayan Özdemir, "Tabii bunu da söylemeden edemeyeceğim: İstihbarat, polisler ne yazık ki tam olarak halkın aynası değil, yani yabancı sayısı düşük veya hiç yok, liberal ve sol görüşlülerin temsil oranı çok düşük. Özet olarak gerek istihbarat olsun, gerek polisin bir kısmı olsun, sağ gözleri ya iyi görmüyor ya da kör" şeklinde konuştu.
Bugün gelinen noktanın, Almanya'nın yıllardır göçmenlik olgusunu kabul etmemesinin bir Sonucu olup olmadığı sorusuna Özdemir, "Tabii bir hava oluşturuluyor. O da, yabancılar daha fazla suç işliyor havası. Sokaktaki polis de tabio hava çerçevesinde hareket ediyor" dedi.
"Balık baştan kokuyor" demenin yanlış olmayacağını ifade eden Özdemir, "Eğer bizler siyasetçi olarak sorumlu davranmazsak, sokaktaki polisin de sorumlu davranmasını beklemek biraz güç" değerlendirmesinde bulundu. "İŞİN SonUNDA TAŞ TAŞ ÜSTÜNDE KALMAMALI" İç İstihbaratın köklü bir reforma ihtiyacı olduğunu söyleyen Özdemir, "Araştırmalar daha sürüyor fakat işin Sonunda taş, taş üzerinde kalmamalı" ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı'nın istifa edip etmemesi gerektiği sorusuna ise Özdemir, "Şu anda İçişleri Bakanı'nın istifası bir şey getirmez, yeni göreve geldi ama polis müdürü şu an istifa etmek istemiyor. Bence o da istifa etmeli, İstihbarat Başkanı istifa etti, Eyalet İstihbarat Başkanı istifa etti bu Son istifa değil..." cevabını verdi.
Araştırma Komisyonu'nun Yeşiller Partisi üyesi Wolfgan Wieland da, "Araştırma Komisyonu'na güvenebilirsiniz. Hiçbir tabu tanımaz ve hiçbir korkusu yok. Fakat her konuyu aydınlığa çıkarabilir miyiz bunu tam bilemem“ yorumunda bulundu .