Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal Açıklama Yaptı
Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal, tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık'ın 1990'lı yıllardan bu yana ortaya attığı ''Osmanlı'nın Yalova'da devlet niteliğini kazandığı'' tezinin artık görülmesi, devlet düzeyinde de kabul edilmesi; Osmanlı devletinin kuruluşuna ilişkin 1299 tarihinin, kitaplar düzeyinde de 1302 şeklinde değiştirilmesi gerektiğine inandığını söyledi.
Yalova Belediyesi ve Halil İnalcık Osmanlı Tarihi Araştırma Enstitüsü'nce düzenlenen ''Osmanlı ve Balkanlar Sempozyumu'', Raif Dinçkök Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Vali Esengül Civelek, sempozyumun açılışında, 6 asır boyunca dünyaya yön veren cihan imparatorluğunun, kuruluşu, gelişimi, fetih yöntemleri çalışmalarının yanı sıra yeni belgelerin gün ışığına çıkarılmasında, arşivlerin oluşturulmasında bilimsel çalışmalarıyla önemli katkılar sağlayan Prof. Dr. İnalcık'a teşekkür etti.
Bilimsel çalışmalara göre Osmanlı'nın, dünyanın en büyük ve en uzun ömürlü devleti olduğunu belirten Civelek, ''Aynı zamanda da Balkan İmparatorluğu olduğunu biliyoruz. Günümüzde Balkanlar'ın her yerinde Osmanlı kültürü, yaşam biçimi, gelenek, görenek, sanat ve mimarisinden izler görebiliyoruz. Bu da Osmanlı ile Balkanlar'ın ne kadar iç içe geçtiğinin en güzel kanıtıdır'' dedi.
Yakup Koçal ise Prof. Dr. Halil İnalcık'ın akademik dünyada kabul gören bilimsel makalesine göre Osmanlı'nın 27 Temmuz 1302'de yapılan Bafeus Savaşı sonrasında devlet niteliğini kazandığını ifade ederek, Osmanlı'nın devlet olarak kuruluş nişanının 1302 yılında alındığını iddia etti.
Söğüt'ün varlığını asla inkar etmediklerini, bu savaşın önemini ortaya çıkarmak istediklerini vurgulayan Koçal, şöyle devam etti:
''Burada sadece savaşın cereyan ettiği bir coğrafya var. Biz bu coğrafyanın varlığını öne çıkarıyoruz. Bu coğrafyayı, savaşı yok saymak, bizim tarihimiz için büyük eksiklik. Malazgirt ne ise, Türklerin Anadolu'ya girmesinde tarihte savaş olarak yerini bulmuşsa, Yalova da savaş olarak tarihte yerini bulmalı. Söğüt'ü inkar edelim, yok sayalım diye bir şey olması mümkün değil. Orası başkent sayılabilecek bir kuruluş yeri ama bu savaş varsa ki bu savaş var, Yalova Savaşı, Osmanlı'nın devlet olma nişanını kazandığı savaştır. Malazgirt'i nasıl görüyorsak bunu da göreceğiz.''
Koçal, Osmanlı'nın kuruluş tarihinin devlet düzeyinde de kabul edilmesi gerektiğini dile getirerek, ''Hocamızın 1990'lı yıllardan beri ortaya attığı bu tezin artık görülmesini, devlet düzeyinde de kabul edilmesini, 1299 tarihinin kitaplar düzeyinde de 1302 şeklinde değiştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bence bu hocamıza verilecek en büyük ödüllerden biri olacaktır. Çok önemli bir iddia'' ifadelerini kullandı.
Buna bugüne kadar hiçbir bilim camiasından ''Hayır, bu böyledir'' diyenin çıkmadığını belirten Koçal, ''Şu ana kadar 1299'da ne olduğunu anlatan biri çıkmadı. 100 yıl evvel bir tarihçi 1299 demiş. 500 yıl önce değil 100 yıl önce biri söylemiş. Bu 100 yıldır böyle gidiyor. Hocamız, bilimsel bir iddia ile bunun 1302 olduğunu söylüyor. Bu artık kitaplara geçsin. Büyük dönüşümler yapan Türk milleti, Türk devleti, ezberleri bozan ülkemiz bu ezberi de bozsun diye düşünüyorum'' diye konuştu.
Konuşmaların ardından ilk oturuma geçildi. İlk oturumda ''Balkanlar'da Türk Kültürü'' adlı konu başlığında çeşitli üniversitelerin öğretim üyeleri sunumlarını gerçekleştirdi.
Sempozyuma Prof. Dr. Halil İnalcık'ın rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı bildirildi.
Muhabir: Erhan Erdoğan / Zafer Akpınar
Yayıncı: Kamuran Akkuş
Kaynak: AA
Vali Esengül Civelek, sempozyumun açılışında, 6 asır boyunca dünyaya yön veren cihan imparatorluğunun, kuruluşu, gelişimi, fetih yöntemleri çalışmalarının yanı sıra yeni belgelerin gün ışığına çıkarılmasında, arşivlerin oluşturulmasında bilimsel çalışmalarıyla önemli katkılar sağlayan Prof. Dr. İnalcık'a teşekkür etti.
Bilimsel çalışmalara göre Osmanlı'nın, dünyanın en büyük ve en uzun ömürlü devleti olduğunu belirten Civelek, ''Aynı zamanda da Balkan İmparatorluğu olduğunu biliyoruz. Günümüzde Balkanlar'ın her yerinde Osmanlı kültürü, yaşam biçimi, gelenek, görenek, sanat ve mimarisinden izler görebiliyoruz. Bu da Osmanlı ile Balkanlar'ın ne kadar iç içe geçtiğinin en güzel kanıtıdır'' dedi.
Yakup Koçal ise Prof. Dr. Halil İnalcık'ın akademik dünyada kabul gören bilimsel makalesine göre Osmanlı'nın 27 Temmuz 1302'de yapılan Bafeus Savaşı sonrasında devlet niteliğini kazandığını ifade ederek, Osmanlı'nın devlet olarak kuruluş nişanının 1302 yılında alındığını iddia etti.
Söğüt'ün varlığını asla inkar etmediklerini, bu savaşın önemini ortaya çıkarmak istediklerini vurgulayan Koçal, şöyle devam etti:
''Burada sadece savaşın cereyan ettiği bir coğrafya var. Biz bu coğrafyanın varlığını öne çıkarıyoruz. Bu coğrafyayı, savaşı yok saymak, bizim tarihimiz için büyük eksiklik. Malazgirt ne ise, Türklerin Anadolu'ya girmesinde tarihte savaş olarak yerini bulmuşsa, Yalova da savaş olarak tarihte yerini bulmalı. Söğüt'ü inkar edelim, yok sayalım diye bir şey olması mümkün değil. Orası başkent sayılabilecek bir kuruluş yeri ama bu savaş varsa ki bu savaş var, Yalova Savaşı, Osmanlı'nın devlet olma nişanını kazandığı savaştır. Malazgirt'i nasıl görüyorsak bunu da göreceğiz.''
Koçal, Osmanlı'nın kuruluş tarihinin devlet düzeyinde de kabul edilmesi gerektiğini dile getirerek, ''Hocamızın 1990'lı yıllardan beri ortaya attığı bu tezin artık görülmesini, devlet düzeyinde de kabul edilmesini, 1299 tarihinin kitaplar düzeyinde de 1302 şeklinde değiştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bence bu hocamıza verilecek en büyük ödüllerden biri olacaktır. Çok önemli bir iddia'' ifadelerini kullandı.
Buna bugüne kadar hiçbir bilim camiasından ''Hayır, bu böyledir'' diyenin çıkmadığını belirten Koçal, ''Şu ana kadar 1299'da ne olduğunu anlatan biri çıkmadı. 100 yıl evvel bir tarihçi 1299 demiş. 500 yıl önce değil 100 yıl önce biri söylemiş. Bu 100 yıldır böyle gidiyor. Hocamız, bilimsel bir iddia ile bunun 1302 olduğunu söylüyor. Bu artık kitaplara geçsin. Büyük dönüşümler yapan Türk milleti, Türk devleti, ezberleri bozan ülkemiz bu ezberi de bozsun diye düşünüyorum'' diye konuştu.
Konuşmaların ardından ilk oturuma geçildi. İlk oturumda ''Balkanlar'da Türk Kültürü'' adlı konu başlığında çeşitli üniversitelerin öğretim üyeleri sunumlarını gerçekleştirdi.
Sempozyuma Prof. Dr. Halil İnalcık'ın rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı bildirildi.
Muhabir: Erhan Erdoğan / Zafer Akpınar
Yayıncı: Kamuran Akkuş